kırmızı tablo

29 12 7
                                    

Öyle var sayalım ki kızın yerinde sensin?

Korkuyorum, bileklerimde çelik kelepçeler var. Bıçak gibi keskin ve ölüm kadar soğuklar. Gözlerimde şile bezinden bir bandana var. Çürümüş iplik kokusu burnuma geliyor. Karanlığın doğruca içine bakıyorum. Acı çeken insanlar görüyorum.İşgence görüyorlar .Uzunboylu,ağızları ve gözleri olmayan yaratıklar var. Çığlık atan insanların dillerini kesiyorlar.Gözlerini kapatanların göz kapaklarını söküyor,yüzlerine bakanların gözlerini oyuyorlar. Gözlerimi kapatmak istiyorum,artık görmek istemiyorum. Biraz çırpınınca ayaklarımdaki ipleri farkediyorum.sıkı sıkıya bağlanmışlar.Etraftan makina sesleri geliyor,kapanan kapılar, metal gıcırdıları.Çığlıklar duyuyorum.Ama bunlar karanlığın içinden gelmiyor.Ayak sesleri yaklaşıyor.Önümdeki adamın kokusunu alabiliyorum.Gözlerimi açıyor,domuz maskesi takmış.Homurdanıyor ve bana artık sonun geldiğini ve direnmemin anlamsız olduğunu söylüyor.Elindeki parlak bıçak gözümü kamaştırıyor. Işığa bakarlen öleceksin,bu herkese tanınan bir ayrıcalık değil diyişi kulaklarımda çınlıyor.Parlak ışık şahlanıyor ve boğazıma yapışıyor. Son gördüğüm şey kırmızı bir tablo gibi.Domuz suratlı adam üzerime eğiliyor ve ""En sevdiğim renk kırmızı, bunu biliyor muydun"diyor....."

SHİZOFRHEN(onlar Kimdir?)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin