two

215 21 15
                                    

Onları izlemek gerçek bir eziyetti. Chaeyoung Jungkook'un omzuna başını koymuştu ve her zamanki gibi gülümsüyordu.

Onun o turuncu uzun saçlarından tutup yere serdiğimi hayal edebiliyordum ama hayır bunu yapmayacaktım.
Bunun yerine Jimin'e döndüm.

"Bu akşam bir bara gitsek iyi olacak. İçmeye ihtiyacım var."

"Canın yine şu aptal aşk böceklerine sıkıldı değil mi? Hadi ama Lisa! Gerçekten bunu kafana takıyor musun?"

"O ikisi umrumda değil Jimin. Sadece kafamı dağıtmaya ve biraz eğlenmeye ihtiyacım var."
Elimi bacağına koydum.
"Ve belki biraz da sana" diyip göz kırptım.

"Beni okulda tahrik etmemelisin Lisa."

Gülümsedim. Jennie'nin kantinde yankılanan sesini duymamızla başımızı çevirdik.

"Kim Jisoo, gerçekten o saç bandıyla iyi göründüğünü mü düşünüyorsun? Şeker kız Candy gibisin"

"Ah Jennie! Motorcu sevgilinin seni aldattığını ve senin bu yüzden dün gece kendini bayağı bir dağıttığını duydum. Gerçekten kalbin kırılmış olmalı tabii bir kalbin varsa."

Jennie buna gerçekten sinirlenirdi. Dün gece sevgilisinin kucağındaki bir kızla öpüştüğünü gördüğünden beri toparlanamamıştı.
Jisoo'nun üstüne atlaması an meselesiydi.

"Şeker kavanozuna düşmüş, aptal bir kız için fazla ukalasın."

Jennie Jisoo'yu ittirdiğinde yerimden kalktım. Jimin arkamdaydı.

Chaeyoung Jisoo'yu tuttu ve bana dönüp
"Bu günlük bu kadar yeter. Jennie'yi uzaklaştır buradan." Deyip arkasını döndü.
Jungkook Jimin'e bakıyordu. Gergin ve sinirliydi. O ikisi hiçbir zaman iyi anlaşamamıştı. Rose ve ben gibi.

Jennie'nin koluna girdim ve Jimin'e gitmemizin iyi olacağını söyledim.
Gerçekten daha fazla kavga kaldıracak gücüm yoktu.

———
Lütfen yeni fanfiction çalışmamıza destek olun.
Sizi seviyoruz🌺

different sides :; chaelisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin