İşten yorgunlukla eve geldiğinde yavaşça ayakkabılarını çıkarttın. Sevgiline seslenirken bir yandan da elindeki poşetleri mutfağa götürüyordun.
"Sevgilim ben geldim!"
Jaebum'dan ses gelmediği için evde olmadığını düşünerek aldığın şeyleri yerlerine yerleştirmeye başladın. Ancak gözlerinin dolmasını engelleyemedin. Uzun zamandır ailevi sorunlar yaşıyordun. Ancak bunu hiçbir zaman dışa yansıtmıyordun. Bu sorunları içine atmaktan yorulmuştun.
Yalnız kaldığın çoğu zamanlar bu nedenlerden dolayı ağlıyordun. Jaebum'u kendi sorunlarından dolayı meşgul etmek istemiyordun ve onun yanında genel olarak mutlu olmaya çalışıyordun.
Artık daha fazla dayanamayarak yere oturdun ve dizlerini kendine doğru çektin. Hıçkırıklarla ağlarken mutfak kapısında sana bakan Jaebum'dan haberin yoktu.
Jaebum hızlı bir şekilde yanına gelip yüzünü dizlerinden kaldırdı.
"(Adın) ne oldu?!"
"Y-yok bir şey. Merak etme."
Jaebum'a sıkı bir şekilde sarılıp yüzünü boynuna gömdün. O ise saçlarını okşarken hemen yere oturdu.
"Dertlerini benimle paylaşmamandan ve içine atmandan nefret ediyorum bebeğim."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Mark
Arkadaşının attığı mesajı okuyarak instagramına giriş yaptın. Mesaj kutusuna bir çok mesajın geldiğini görerek mesaja tıkladın. Karşına çıkan nefret dolu mesajı gözlerin dolu bir şekilde okudun. Ardından başka bir mesaj açarak onu da okudun. Ardından başka bir mesaj daha açtın.
Mesajların ardından foroğraflarının altına yapılan yorumları şaşkınca okurken göz yaşlarının akmasını engelleyemedin. Bir sürü nefret içerilikli mesaj okumuştun ancak bu nefreti hak edecek ne yaptığını bilmiyordun.
Ağlayarak Markla olan odanıza çıktın. Kapıyı kapatıp yatağa girdin. Mark duşta olduğu için seni henüz göremezdi. Yorganı üzerine çekip sessizce ağlarken Mark'ın duştan çıktığını duydun.
"Sevgilim uyuyor musun?"
Cevap vermeyip uyuyor taklidi yaparken Mark üzerinden yorganı çekip bir yandan da konuştu.
"Uyumadığını biliyorum (Adın)"
Gözlerini açıp Mark'a baktığında o sana merak ve endişe ile bakıyordu. Bir süre sana baktıktan sonra konuştu.
"Ne olduğunu gayet iyi biliyorum. Ama şunu bil. Sen benim sevgilimsin. Ve gelecekte karım da olacaksın. Herkes ne düşünürse düşünsün. Kabul etsin etmesin. Ben seni seviyorum."
