1 aya yakın zamandır Jaebum ile konuşmamıştınız. Ne o seni aramış ne de sen onu aramıştın. Sana ayrılmak istediğini söylediği gün eve geldikten sonra eşyalarını toplamış ortak yaşadığınız evden ayrılmıştın.
Kaldığın otelin balkonuna çıktığında gökyüzüne baktın. Hava kararmış,yıldızlar tek tek çıkmaya başlamıştı. Boş olan sandalyeye oturarak etrafı izledin. Huzurlu bir şekilde yıldızları izlerken çalan kapı buna engel oldu.
Acele adımlarla gidip kapıyı aniden açtın. Jaebum karşında sana bakarken sende şaşkınlıkla ona baktın.
"Biraz konuşabilir miyiz?"
Kafanı olumlu anlamda sallarken onu içeri davet ettin. İkiniz balkona çıkıp oturdunuz ve sen konuşması için Jaebum'a baktın.
"Konuşmak istemiştin."
Jaebum kafasını salladıktan sonra bir süre daha sana baktı ve genzini temizledikten sonra konuştu.
"Ben çok düşündüm (Adın). Sensiz olduğum süre boyunca düşündüm. Özellikle evimizde. Sen olmayınca olmuyor. Ev çok sessiz. Meğer oranın ev,yuva olmasını sağlayan senmişsin. Kavga etsekte sen olmazsan olmuyor. Ben gerçekten özür dilerim. Beni affedebilir misin?"
Dikkatle dinlediğin sözler karşısında hafif bir tebessüm ettin. Ancak o sana dolu gözlerle bakıyordu.
"Sen yeteri kadar düşünüp bir sonuca varmışsın Jabeum. Benim düşünmeme izin ver. Ben pek emin değilim."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Mark
Elindeki çalan telefonu meşgüle atıp önündeki sehpaya bıraktın. Arayan Mark'tı. Senden ayrıldığı süre içinde bir çok kez aramıştı. Muhtemelen evde ve bakabileceği yerlerde olmadığın için endişelenmişti.
İşin aslı Mark bu ayrılık olayını şirket yüzünden yapmıştı. Senin yüzüne söyleyemeyeceğini bildiği için kısa bir mesajla ayrılmaya karar vermişti.
Şimdi ise seni çok fazla merak etmiş deli gibi seni bulmaya çalışıyordu.
Çalan kapı ile oturduğun koltuktan kalktın ve kapıya gittin. Delikten bakıp göz devirdikten sonra sessizce ilerlerken Mark'ın sesi ile duraksadın.
"İçeride olduğunu biliyorum (Adın). Yerini arkadaşından öğrendim."
Derin bir nefes verip kapıya doğru yaklaştın onu iyice duyabilmek için.
"Beni bir kere dinle lütfen. Sonra istediğini yaparım."
Kapıyı açıp Mark'ın yüzüne bakmadan içeri geçtin Mark kapıyı kapatıp yanına geldi ve konuşmaya başladı.
