~IV.Bölüm~

160 8 2
                                    

Koşarak kapıya gittim ve kapıyı açtım.

"Bir dakika ne Emre?"

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~••~•~

"Beni özlemedin mi?Sarılmak yok mu?"

Gerizekalı.Birde hiçbir şey olmamış gibi sarılmak yok mu diyor.Hayır ben sana neden sarılayım yüzsüz.Bu arada söylemeyi unuttum!Emre,babamın en yakın arkadaşı Haluk Amca'nın oğlu,tabi arkadaşlıktan çok ticari bir ilişkileri var.Emreler buradan taşınmadan önce az kalsın beni onunla evlendireceklerdi.İnanabiliyor musunuz?Emre ve ben!İkimizin ismini peşpeşe duydukça midem bulanıyor.Emre bu hayatta en son birlikte olabileceğim kişi bile değil.Tabi onun için aynısı söylenilemez. Eğer iş ona kalsaydı çoktan evlenmiş olurduk.

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~

Herkes masadaki yerini aldıktan sonra Haluk Amca ve babam derin bir sohbete daldılar.Emre tüm yemek boyunca bana bakıp durdu ve bende önümdeki yemeğe odaklanıp onu umursamamaya çalıştım.Bir süre sonra babamın ve Haluk Amca'nın konuşması durdu ve etrafı derin bir sessizlik kapladı.Sessizliği bozan babam oldu.

"Ecem biliyorsunki Emre'ler buraya taşındı."

"Ne buraya mı taşındılar?"

"Evet,Emre sana söylemedi mi?Babasına sizin çok yakın olduğunuzu söylemiş."

Allah'ım inanmıyorum.Birde yakınmışız, hadi onu geçtim üstüne üstlük hergün konuşuyormuşuz.Cidden şu çocuğu öldürmemek için kendimi çok zor tutuyorum.Bütün bu olanlar yetmiyormuş gibi artık birde Emre var.Şimdi ben babama ne diyeceğim?Evet baba,çok yakınız hergün konuşuyoruz diyecek halim yok ya.

"Ecem,iyi misin?"

"Şeyy,üzgünüm izninizle"

Ohh,kurtuldum.Beş dakikada olsa... Hızla lavaboya girdim ve kapıyı kilitledim. Tamam,şimdi sakin olmalıyım ve iyice düşünmeliyim.Napıcam,napıcam... Buldum,en iyisi Bade'yi aramak.Çantamdan telefonumu alıp hızla Bade'yi aradım.Yaaa açmıyor.Normalde saatlerce konuştuğum kız telofonumu açmıyor,şansa bak.

"Ecem,iyi misin?"

"İyiyim geliceğim şimdi baba"

"Tamam,hızlı ol"

Off,oraya geri dönmek istemiyorum.Tamam. Aslında bir çözüm var.Bunu gerçekten yapmalı mıyım?Yapmak zorundayım.Bu konuşmanın sonunu çok iyi biliyorum.O çocukla asla sevgili olmam.

Tuvaletten çıkıp hızlıca odama gittim ve odamdaki balkona doğru ilerledim. Tamam,çokda yüksek sayılmaz aslında.En fazla bacağıma birşey olur. Cesaretli olmalısın Ecem.Bunu yapabilirsin.Hadi kızım sana güveniyorum. Bunlar son sözlerim oldu ve balkondan babamların olduğu tarafa atladım.

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~

"Günaydın Ecem"

"Bade,ne işin var senin burada"

"En yakın arkadaşım hastane köşelerine düşmüş gelmeyecek miydim?"

"Şimdi mi aklına geldim.Telefonlarıma neden bakmadın?"

"Üzgünüm sessizdeydi"

"Senin yüzünden geldi bunlar başıma.O sümsük Emre'den kurtulayım derken bacağımdan oldum.Hayır,onu geçtim başıma daha kötü şeylerde gelebilirdi.Ya havadayken takla atıp kafa üstü yere çakılsaydım ya ayağım ezilmeyip kırılsaydı.Hayır birde bayılmışım ya odama sapık girseydi...Tamam fazla ileri gittim devamını getirmek istemiyorum.Iyy gerçekten midem bulandı.Birde bu sapık Emre olsaydı ııı aklımdan çıkarmam gerek şunları.Tamam sakin ol Ecem.Derin nefes al.Tamam şimdi daha iyiyim.Sen neredeydin?"

"Şeyy...Umm.."

"Ağzında ne geveliyorsun sen?"

"Şeyy..."

"Bade benden,en iyi arkadaşından saklanmayacaksın herhalde."

"Görkem'leydim"

"Nee?Sen ciddi misin?Ohaa... İnanmıyorum. Bana nasıl söylemezsin yaa..Tamam sana daha fazla kızmayacağım."

"Daha fazla konuşmayalım.Daha sonra konuşuruz"

"Neden?Sanki biri duyacak"

"Batu"

"Batu ne alaka Bade? Çocuk yakışıklı diye kafayı onunla bozmuşsun"

"Ben çıkayım Ecem.Yakında anlarsın"

"Yaa Bade nereye?"

"Demek çok yakışıklıyım prenses"

"B-batu!Senin ne işin var burada?"

"Canım babam burada sana sahip çıkmamı istedi.Bende seve seve kabul ettim tabiki.Bu fırsatı hayatta kaçıramazdım.Sonuçta bir prensese bebek bakıcılığı yapmayı kaçıramazdım değil mi?"

"Hahaha çok komik"

Yaa bunlar nasıl benim başıma geliyor ama bir dakika babası kim?Sormalı mıyım?Sen balkondan atladın bunuda başarabilirsin, sana güveniyorum Ecem.

"Senin baban kimki?"

"Dalga mı geçiyorsun?"

"Nasıl yani?"

"Bana sakın Haluk Bozdağ'ı tanımadığını söyleme"

"H-Haluk Bozdağ senin baban mı?"

"Evet bu asalet nereden geldi sanıyorsun"

"Y-yani Emre senin kardeşin mi?"

"Evet.Sende herkes gibi şaşırdın dimi?İkizi bu kadar yakışıklıyken o nasıl böyle olabilir diyorsun.Çok ama çok haklısın"

Yaa çıldırıcam bunlar nasıl kardeş olabilir. Neden bu kadar şanssızım.Off..Aslında,belki Emre yerine Batu'yla..Hayır saçmala Ecem.

"En son çok yakışıklısın diyordun prenses"

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~

Arkadaş sizi beklettiğim için çok özür dilerim.Hikayenin yeni bölümünü genel olarak okunmaya bakarak atıyorum.Eğer kitapla ilgili sormak istediğiniz birşey veya vermek istediğiniz bir fikir varsa mesaj atabilirsiniz.Begeni ve yorumlarınızı bekliyorum.

KARANLIK DÜNYAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin