Medya: Azra Özaydın (Keenan Kampa)
Evet , merhaba saat 00:14.
Yeni bir başlangıç yapmak istedim ve yazmaya başladım. Ben hep sustum ve kağıtları kalemleri konuşturdum. Yine öyle yapıp size güzel şeyler sunmaya geldim.
Hep mutlu olun^^
Karanlık bir odaya geçin. Ve müziği açın.
Teoman: Serseri🖤
***
"Acaba kimdi bu hikayenin kahramanı? Ya da başroldeki ben yalnızlıkla solup gider miydim susuz bir çiçek gibi?"Kafamı yastığa koyduğum anda uyumak isterdim hep ama bu kadar derdim varken bu mümkün değil. Ne olursa olsun kendime bir söz verdim ve bunu tutmakta kararlıyım. Artık daha güçlü biri olacağım, kendimi seveceğim, eskiden yaşadığım şeyleri pek kafama takmayacağım. Ve hep gülümseyeceğim. Aslında hepsini Ege için yapacağım, canımdan çok sevdiğim kardeşim için. Her zaman yanımda olan insan için. Ona çok şey borçluydum. Tabi son zamanlarda ondan habersiz yaptığım bir şeyler vardı ama eminim her şey güzel olacak.
Telefonuma gelen bildirimle irkildim. Telefonun ekranına baktığımda gördüğüm bildirimi tekrarladım içimde.
"sahildebekleyenadam sizi takip etmeye başladı."
Bloğumu biri takip etmeye başlamıştı. Pek takipçim yoktu ama yine de yazmak hoşuma gidiyordu önceden. Her gün yaşadığım şeyler hakkında en az bir iki cümle yazardım. Ama daha sonra bırakmıştım. Uzun zamandır girmiyordum bile. Hayatım alt üst olmuştu. Aslında hayatım bir boşluğa düşmüş ve ben de o boşlukta kaybolmuştum. Sonra Ege ellerimden tutup çekip kurtarmıştı beni oradan, bir anda hayatımı düzene sokmuştu. Ona çok şey borçluyum. Şimdi kaldığım yerden devam etmeliyim sırf onun için.
Elimdeki telefonu açtım ve bloğa girdim. Sonra yeni takipçimin kullanıcı adına baktım.
"sahildedekleyenadam" Acaba neyi bekliyordu. Birini mi, veya bir haberi mi? Yada neden bekliyordu mesela? Beklemek zor iştir, önce yürek ister. Hatta beklemesinin nedeni yüreğinin içindeki şeydir, onun yaşam kaynağıdır. Belki bir insandır o yaşam kaynağı, belki de bir hatıra...Elimdeki belgelerle ağır ağır yürümeye başladım. Neden bu işe başvurdum bilmiyorum. Ama bunun bir şeyleri değiştireceğine inanıyorum. Özellikle de bu kadar bunalımın ardından değişik bir deneyim olacaktı. Kapıyı çaldım ve beklemeye başladım.
"Gir!" Sesi duyduğumda kapıdan içeriye girdim ve elimdeki belgeleri oturan orta yaşlı güzel kadına uzattım. Gülümseyerek karşıladı beni, el sıkıştıktan sonra oturmam için koltuğu işaret etti.
"Merhaba Azracım. Öncelikle ben Kardelen Karal. CV'ni okuduk ve seni bu iş için uygun bulduk. Ama bir de sen kendini anlat bakalım bana.""Ben Azra Özaydın. On sekiz yaşındayım. İzmir'de yaşıyorum. Üniversiteye hazırlanıyorum. Şimdilik ara verdim diyebilirim. Herhangi bir rahatsızlığım yok. Kan grubum 0Rh-. Boyum yüz altmış beş santimetre ve elli beş kiloyum."
"Tamam Azracım bilgilerini sisteme girdim. Pazartesi seni arayacağız. Buraya geldiğin için teşekkür ederim." Başımı salladım ve arkama döndüm. Hızla kapıdan çıktım ve arabama bindim.
"Seninle gurur duyuyorum Azra. Sen çok cesursun." Dedim aynadaki yansımama bakarak. Evet, gözünüzde çok egolu bir Azra canlandı biliyorum ama böyle olmak zorundayım. Ben Azra Özaydın'ım. Yalnızlığın dibine vurmuş, kimsesiz biriyim. Belki biri tutar ve beni bu dipten kurtarır diye ellerini uzatmış öylece bekleyen biriyim. Ama asla umudunu yitirmeyen biri.
Arabamı çalıştırmaya başladım. Bir oyuncakçının yanında durdurdum arabayı. Son ay aldığım bursla bir sürü oyuncak aldım. Paketleri arka koltuğa koydum ve sürücü koltuğuna oturdum. Beş dakika geçmeden gelmiştim. Burası benim büyüdüğüm yerdi. Burası evim, ailemdi. Burası Huzur Yetimhanesi. Beni gören güvenlik görevlisi Hasan Amca kapıyı açtı. Arabayla içeriye girdim. Çocuklar koşuşturarak arabanın etrafına toplandılar. Arabadan inip hepsiyle bir bir kucaklaştım. Daha sonra paketleri çıkardım, oyuncaklardan verdim hepsine. Gözleri parıldıyordu hepsinin. Sonra kapıdan koşarak gelen birini gördüm. Kırmızı elbiseli saçları örgülü beş yaşındaki küçük dostum Öykü. Koşarak geliyordu, bende ona doğru yürümeye başladım. Sonra kucağıma atladı. Öyle sıkı sarıldı ki bana, öyle sıkı sarıldım ki ona...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökyüzündeki Tek Yıldız (askıda)
Random"Adam ve kadın, deliler gibi aşık iki insan. İkisi de suçlu. Kadın bir yalancı. Adam ise her şeyden habersiz bir gönül hırsızı. Zamanları yok, sınırları da. Sahildeki bir bankta oturmuş geleceklerini düşünüyorlar. Kadın bile kestiremiyor ne olacağın...