Cheer Up for Club

başımı döndürüyorsun*

Jeongguk kapıya vurup geri çekilirken gerginlikten titreyen ellerini yumruk yapıp hislerini gizlemeye çalıştı.
Taehyung'un böyle bir şey söylemesi onu birazcık kırmış olabilirdi...biraz...Ama şuan onu gerçekten sevdiğini kanıtlamak için buradaydı, ne olursa olsun yanında olacağını göstermek için.

Başından beri duygularını fazla belli edememiş olması onun hatasıydı,Bogum ile yaşanan olayda oldukça belli etmişti ama Taehyung bunu farketmemişti bile.

Taehyung onu sevdiğini söylerken zihni karmaşıktı aynı şeyleri hissetmediğini söylemişti.Yalan sayılmazdı çünkü hislerinden emin değildi.Fakat tam şuanda doğruluğundan oldukça emin olduğu hisleri ile sevdiği adamın kapısında dikiliyordu.
"Hadi ama."

Kapıya bir kez daha vuracağı sırada kapı diğer taraftan açıldı.Havada kalan yumruğu ile karşısındaki bedene bakarken ciddi ifadesini korumaya özen gösteriyordu.Taehyung dağılmış saçları ve salaş kıyafetleri ile karşısında dikilirken sırıtarak boynuna atlamamak için zor duruyordu.
"Jeongguk?"Taehyung gülümseyerek kapıya yaslanıp ona baktığında Jeongguk yapmacık bir şekilde gülümsedi.

Onun yanında ciddi olmaya çalışmak fazla zordu.Ne için burada olduğunu kendine hatırlattı ve işaret parmağını Taehyung'un omzuna bastırıp onu içeri ittirdi.
Taehyung şaşkınca onu izlerken Jeongguk yavaş hareketleri ile arkasındaki kapıyı kapattı ve kendisine bakan adama döndü.
"Demek kendimi seni sevmek zorunda hissediyorum?"Taehyung sadece ona bakarak yutkundu.Az önceki neşeli hali yerini şaşkınlığa bırakmıştı.Jeongguk'un tek hamlesi ile duvara sırtını yaslarken bir saniye bile gözlerini onunkilerden ayırmadı.Jeongguk bir adım daha atıp aralarındaki mesafeyi azalttı.

"Demek çok ani oldu?"Taehyung tüm dikkati ile onu izlerken içinden kendine yaklaşan Jeongguk'un deli gibi atan kalbini duymaması için dua ediyordu.
Jeongguk dudaklarını ıslattı ve tek kaşını kaldırıp ona baktı.Taehyung aralanmış ağzı ile büyülenmiş bakışlarını onun gözlerine dikmişti.
Jeongguk ellerini karşısındaki duvara yerleştirdi ve Taehyung'un duvar ile arasında kalmasını sağladı.

Şimdi aralarındaki mesafe yok denecek kadar azdı ve Jeongguk kendisinden birkaç santimetre kısa olan Taehyung'un yüzünü tamamen görmek için kafasını eğdi.
Taehyung burnuna dolan güzel koku ve gözlerini zincirleyen bakışların hissettirdikleri ile ağlayacak kıvama gelmişti.
"Senden gerçekten hoşlanıyorum.Ani olup olmaması umrumda değil başımı döndürüyorsun."Jeongguk sözlerini tamamladığında Taehyung bir şeyler söylemek için dudaklarını araladı.

Fakat Jeongguk buna izin vermeden Taehyung'un dudakları arasındaki boşluğu kendi dudakları ile doldurdu.

Taehyung onun ani hareketiyle afallasa bile Jeon Jeongguk'un yeniden kendisini öptüğünü farkedince gülümsedi.Jeongguk kendi dudakları arasındaki dudaklarının kıvrıldığını farkedince alt dudağını ısırdı.Taehyung gülmeyi kesip ona karşılık verdiğinde bu sefer sırıtan Jeongguk oldu.

Jeongguk geri çekilip kollarının arasındaki bedene baktı.Parlak gözleri,hafif kızarmış yanakları ve ıslak,pembe dudakları ile Kim Taehyung ünlü ressamların fırçalarından doğmuş bir sanat eseri gibiydi.

Gülümsedi ve yüzünü ona tekrar yaklaştırdı.Burunları birbirine sürterken Taehyung kıkırdadı.Jeongguk onun kıkırdadığını farkettiğinde dudaklarına hızlı ve küçük bir öpücük bıraktı.
"Umarım fikirlerin değişmiştir?"
Taehyung gülerek kollarını onun boynuna dolarken kafasını salladı. "Seni seviyorum."

**
Selam düzyazı yazamıyorum görüşürüz :)