~ A̟ŞK̟ K̟A̟T̟İL̟İ~

~4~

"Murat bana bunu yapma. "

"Ne yapmayayım?"

"Beni kendine alıştırıyorsun,yapma bunu"

"Hadise ben sana alıştım,alıştırdın. Şimdi sensiz uyuyamıyorum."

"Murat babamın yerini söylesem beni bırakır mısın?"

"Şuan baban umrumda değil. Sadece konuşalım"

"Babam size ne yaptı?"

"Bilmiyorum"

"Ne demek bilmiyorum"

"Hadise,bak ben göründüğü kadar sert bir insan değilim. Ben garsonum."

"Ya ben niye buradayım?"

O sarı saçlarını kulağının arkasına atarak;

"Çok güzelsin" dedim.

"Murat ben artık gitmek istiyorum"

"Bu mümkün değil"

"Lütfen"

"Olmaz Hadise. Uzatma"

"Murat,sana yalvarıyorum."

"Hadise!"

"Peki" deyip merdivenlerden yukarı çıktı. Dayanamıyordum ağlamasına. Yanına gittim.

"Hadise bak ben bunu yapmak zorundayım beni de anla."

"Tamam Murat"

"Sen bana trip mi atıyorsun?"

"Ne alakası var?"

"Hadise ben sana aşık oldum"

"Murat-ben bilmiyorum"

Çenesinden tutup gözlerini gözlerime sabitledim.

"Hemen cevap verme."

"............."

"Tamam Hadise seni evine bırakayım"

"Tamam"

..........................................................................................................

Evine geldiğimizde kenara çekip durdum.

"Sana bağlanmaktan korkuyorum anlasana Murat"

"Neden ?"

"Kalbimin kırılmasını istemiyorum."

"Kalbini kırmayacağım"

"Murat bana biraz zaman versen?"

"Peki Hadise"

"Teşekkür ederim"

Tam gidecekken kolundan tutup dudağına yapıştım. Ne cesaretse! Kız sevmiyor işte.

"Murat seni seviyorum"

"Seni seviyorum"

"O zaman ben gideyim"

"Yalnız mı yasıyorsun?"

"Evet"

"Tamam o zaman "

"Görüşürüz"

"Görüşürüz"

Kokusu olmadan uyuyamayacağımı biliyorum. Ne yapacağım ben? Eve doğru sürdüm. Eve geldiğimde yatağa yattım ve düşünmeye başladım. Uyumaya çalıştım. Ama olmuyordu,kokusu olmadan uyuyamıyordum. Hemen yataktan kalkıp Hadise'nin evine gittim. Kapı açıktı,içeri girdim ve kapıyı kapattım.Uzun bir süre odalarla cebelleştikten sonra Hadiseyi yatağında uyurken gördüm.

Yanına oturdum.

"Hadisem"

"Efendim" dedi uykulu sesiyle. O kadar tatlıydı ki.. öpmek istedim. Gözlerini bile açmamıştı.

"Canım ben geldim"

"Uykum var."   Tatlılığına dayanamayıp yanağını sömürdüm.

"Sana aşığım Hadise."

"Seni seviyorum"

"Bir daha söyle"

"Uykum var"

"Seni yerim"

"Yanıma yat"

"Olur"

Kokusu burnuma dolarken huzurla gözlerimi kapattım.

Sabah gözlerimi açtığımda Hadise ile burun burunaydık. Burnunu burnuma sürtüp ufak bir öpücük kondurdum. Nasıl da tatlı uyuyor insan uyandırmaya kıyamaz. Yüzüne düşen saçlarını kulağının arkasına çektim, dudağına bir öpücük kondurdum.

-Hadise uyan güzelim.

Uykulu sesiyle cevap verdi.

-Ya biraz daha uyuyalım.

Gözünü açmadan bana sarıldı hatta bacağını da üstüme attı. Beni yorgan sandı galiba yinede çok tatlı.

-Hadise hadi güzelim uyan artık.

-Ya sus Murat uyuyacağım ben.

Dedikten sonra ellerini gövdemde gezdirdi.

-Bu yorgan neden bu kadar sert ya.

-O yorgan değil güzelim.

Ben öyle deyince Hadise gözlerini açtı ne halde olduğumuzu görünce utanıp hemen arkasını döndü. Ben ise bu haline sadece güldüm. Yatakta oturur pozisyona geldim.

-Benden utanmana gerek yok güzelim.

O da yatakta oturur pozisyona geldi.

-Tamam bir an şe...

Sözünü bitirmesini beklemeden dudaklarına yapıştım.

-Utanınca o dudakların daha da dolgun gözüküyor, bal dudaklım benim.

-Daha utandım ama ya seni yorgan sanmak ne.

Ona belinden sarıldım ve yanağını sömürdüm.

-Sen yeter ki iste ben sana yorgan bile olurum.

-Ya çok tatlısın.

-Tatlıysam yesene beni.

-Çok fırsatçısın Murat.

-Ne yapabilirim yanımda böyle güzel bir kadın var yenilmez mi?

-Yemek demişken dışarı mı çıksak ne yapsak acıktım ben.

-Beni ye, bende seni yiyeyim nasıl fikir. Hem maalesef gece olmadan dışarı çıkamayız adamlar bizi bulur sonra tehlikeli.

- Bıktım evden ama kaç gündür sıkıldım artık ya.

-Ben eğlendireyim seni izin ver.

-Olmaz öyle kalk yemek yiyelim sonra düşünürüz yapacak bir şeyler.

-Ben buldum ama sen bilirsin neyse hadi yemeğimizi yiyelim.

Kahvaltı ettikten sonra salonda oturup sohbet etmeye başladık. Hadise'nin başı omzumda beraber televizyon izliyorduk.

-Hala yukarı çıkıp eğlenebiliriz biliyorsun değil mi güzelim?

-Olmaz dedim ya Murat.

-Peki neden yoksa benden emin mi değilsin?

Dedikten sonra bunun olma ihtimali bile yüzümün düşmesine yetti. Hadise kafasını kaldırdı.

-Asma suratını senden eminim.

-O zaman...

-Tamam söyleyeceğim ama utandırma ve gülme tamam mı?

-Tamam söz veriyorum gülmeyeceğim.

-Ben şey hem korkuyorum hem de utanıyorum.