Dışarda yağmur yağıyordu ben ise yatakta oturmuş bir elimle çikolatalı sütümü içiyor bi elimlede telefonda sosyal medyada geziniyordum.
Dünden beri sadece yatıyordum jungkook'la olan konuşmalarımızı bir türlü aklımdan çıkaramıyordum.
Zilin çaldığını duydum "gece gece kim gelmişti ki?" Yataktan kalktım ve kapıyı açmasam mı? Diye düşündüm aman ne olacak diyerek kapıyı yavaşça açtım.
"J- jungkook?" Onun burda ne işi vardı?! Saçları ıslanmış gözleri kızarmıştı. Bir anda kollarını belime sardı ve Özür dilemeye başladı.
"Jungkook ıslanmışsın neden gece gece buraya geldin ki?"
"Sana... sana ihtiyacım vardı ben çok özür dilerim hyung"
"Ne için?"
"Seni bırakıp gittiğim için ama ben inanamadım gerçekten sen beni seviyor musun? "
" Evet jungkook bana inanman için her şeyi yaparım yeter ki bana bir şans ver ben seni çok severim sadece senle ilgilenirim"
"Hyung öyle değil ben- bende seni seviyorum sadece şimdiye kadar beni böyle sevebilceğine hiç bir zaman inanamadım kimse olmadı çünkü."
"söz veriyorum jungkook seni benden başka böyle sevemez."
O anda jungkook'a baktım kafası hala göğsümde kolları sıkıca Belimi sarıyordu o anda kafasını kaldırdı gözlerini gözlerime buluşturdu.
Sadece o güzelim çikolata rengindeki kahverengi gözlerine bakıyordum ki hiç beklemediğim bir şey oldu dudaklarını dudaklarımın üstüne bastırmış bunu nasıl yaptığı hakkında daha fazla düşünmeden bende karşılık vermeye başlamıştım.
Sonunda dudaklarımızı ayırabildiğimizde jungkook "Sana güveniyorum hyung" dediğinde lütfen bana hyung deme dedim. Dayanamıyordum şimdiden o güzel dudaklarına bağımlı olmuştum
her gün her an durmadan onu öpmek sadece onla olmak istiyordum.
"Şu an o kadar mutluyum ki" diye cevapladığında tekrar dudaklarımızı birleştirdim.
...
Ne kadar öyle kaldığımızı bilmiyordum ama ayrıldığımızda kıyafetlerini çıkarmasını söylemiş kendi kıyafetlerimden seçmesini söylemiştim daha sonra onu yatağa çekmiş sadece sarılarak uykuya dalmıştık.
Onunla böyle uyumak çok güzeldi burnum saçlarında kokusunu içime çekiyordum arada sırada uyanmaması için kontrol ediyor yanağından, saçından, dudaklarından binlerce kez öpüyordum.
Neyse ki uykusu derindi onu izliyordum yanağı yastığa gömülmüş dudakları insanı çıldırtacak şekilde çok güzel duruyordu. Kirpiklerini öpmeye başladığımda gözlerini kırpıştırmaya başladı ve geri çekildim.
"Ah seni uyandırdım mı?"
"Hmm... Hayır, sen ne zaman uyandın?"
"Az önce."
"Okul! Saat kaç?"
"Sakin ol iki saat geç kaldık bile."
"Ah cidden mi?"
"Evet ne yazık ki."
"Boşver okulu sarıl bana."
"Acıktın mı?"
"Daha değil biraz sonra yeriz."
"Peki sen nasıl istersen."
Burnu boynuma değiyordu. Saçlarını okşamaya başadım. Jungkook'un saçlarıyla oynandığında mayıştığını biliyordum. Ben onun her detayını ezberlemiştim.
"taehyung."
"Hm..."
"Lütfen saçlarımı okşamaya devam et"
Gülümsedim şu an ne kadar tatlı olduğunun farkında değildi.
"Peki."
"Biliyor musun? Sesin kalın ve çok güzel sesin bence bu dünyadaki en güzel ses. "
"Dalga geçiyorsun değil mi?"
" Hayır! Taehyung, lütfen benim için bir şarkı söyle."
Yutkundum, onun için... ona olan tüm hissettiğim şeyleri nasıl bir şarkıda anlatabilirdim ki?
Aklıma o şarkı geldi çıktığından beri o şarkıyı çok seviyordum jungkook'a hissettiklerim tam olarak bu şarkıdaydı.
Avril Lavigne - ı love you(medyaya koyamadım şarkının sözlerinin yarısı yazcam sadece anlamanız için)
Boğazımı temizledim
"şarkı nasıl başlıyordu lan? "
(Şaka şaka)
"I like your smile"
"Gülüşünü seviyorum"
"I like your vibe"
"Canlılığını seviyorum"
"I like your style"
"Tarzını seviyorum"
"But that's not why ı love you"
"Ama seni sevmemin nedeni bunlar değil"
"And ı, I like The way, you're such a star"
"Ve ben, bu şekilde seviyorum yıldız gibisin"
"But that's not why ı love you,hey"
"Ama seni sevmemin nedeni bunlar, hey"
"Do you feel,do you fell me?"
"Hissediyor musun, beni
hissediyor musun?"
"Do you fell what ı fell to"
"Ben ne hissediyorsam sende hissediyor musun?"
"Do you need, do you need me?"
"İhtiyacın var mı, bana ihtiyacın var mı?"
"Do you need me?"
"Bana ihtiyacın var mı"
"You're so beautiful"
"Çok güzelsin"
"But that's not why ı love you"
Ama bunlar seni sevmemin nedeni değil"
"I'm not sure you know"
"Bildiğinden emin değilim"
"That The reason ı love you, ıs you being you"
"Seni sevme nedenimin sen olduğunu"
"Just you"
Sadece sen"
"Yea reason ı love you Is all that we've been through and that's why ı love you"
"Evet hepsinin arasınından seni sevmemin nedenim bu ve bu seni sevmemin nedenim"
şarkıyı söylemeyi kestiğimde jungkook'a baktım, gözleri dolu ve dudaklarını ısırıyordu...
Selam! Şey kitap nasıl gidiyor?
Siz Nasılsınız?
İyi taekook'lu günler 🐯 💜 🐰
