21

2.5K 127 19
                                    

"Sağ ayağınızda çok ciddi olmasa da kırık var. Bacağınızı alçıya aldık. İlk ay mümkün olduğunca hareket etmeyin. Alçı 2 ya da 3 ay kalır büyük ihtimalle. 2 haftada bir lütfen yanıma uğrayın. Kemiğin doğru kaynaştığından emin olmalıyız. Ayrıca bol süt ve et ürünleri yiyin. Tekrardan geçmiş olsun." Doktor yanındaki hemşirelerle dışarı çıktı.

Atalay Egemen'e döndü.
"Egemen teşekkür ederim, Erva'ya yardım etmeye çalışmışsın." Egemen neye uğradığını şaşırmıştı.

"Önemli değil Atalay. Başka birisi olsa da yardım ederdim." Erva Egemen'in bu dediğine gülmek istese de ciddi kalmaya devam etti.

"Atalay, canım kahve istiyor. Gidip alır mısın?" Gülümseyerek ayağa kalktı Atalay.

"Hemen alıp geliyorum." Atalay odadan çıktığında Egemen ayağa kalkarak Erva'nın yanına yürüdü. Yatağının yanına oturdu.

"Bunu neden yaptın Erva?" Erva önüne gelen saçları eliyle kulağının arkasına sıkıştırdı.

"Hem Atalay için hem de..." alt dudağını dişlerinin arasına alarak dişledi ve doğru kelimeleri seçmeye çalıştı.
"Seni dinliyorum Erva." Merakla ona bakan bal rengi gözlere baktı Erva.

"Hem de senin için yaptım Egemen. Gözlerine bakınca pişmanlığı görüyorum. Ne kadar üzüldüğünü..." oturduğu yerde dikleşti Egemen.

"Bunu telafi edeceğim. Kendimi sana affettireceğim."

"Egemen buna gerek yok. Sadece nedenini öğrenmek istiyorum." Gözlerini kısarak ona baktı Egemen.

"Seninle eğlenmek istedim çakma kızıl." Kaşlarını çatarak Egemen'in eline vurdu.

"Hey! Sensin çakma kızıl!" Egemen konuşmak için ağzını açtığında içeriye ağar topar giren Atalay ve Doğa yüzünden konuşamadı.

"Doğa beni sinir etme!"

"Asıl sen beni sinir etme! Bütün dedikoduyu bozdun!" Erva bu tabloyu mutlu bir şekilde izlesede daha fazla kavga etmelerine dayanamadı.
"Çocuklar sakin olun. Ayrıca neden bu haldesiniz?"

"Doğa'yı 2 dakika yalnız bırakıyorum. Anında hastanedeki hemşirelerle dedikodu etmeye başlamış!"

"Canım sıkılmıştı!" Kötü kötü gülerek yandan Atalay'a baktı.

"Bir hemşire sana talip. Ayarlayayım mı? Hem yıkık gibi dolaşmaktan vazgeçersin!" Sinirle Doğa'ya baktı, Atalay.

"Doğa!" Erva güzel kahkahasını engelleyemeyerek dışarı yansıttı.
Atalay ve Doğa alışkın olduğu için önemsemeden sinirli bakışla onu birbirinin üstünden çekmediler. Ama Egemen hayranlık dolu bakışlarını Erva'nın üzerinden çekmedi.

Doğa fark ettiğinde yavaşça Atalay'a yaklaştı. Onu dürterek önündeki manzarayı işaret etti.

Egemen elini yanağına yaslamış bir şekilde gülmesini durdurmaya çalışan Erva'yı izliyordu.

Doğa, Atalay'ın kulağına yaklaştı.
"Havada aşk kokusu alıyorum. Çok yakışmıyorlar mı?" Gülümseyerek onayladı onu Atalay.

ERVA | YARI TEXTİNG |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin