0.1

393 15 15
                                    

"Gerçekten aldatıldığıma inanamıyorum, hah!"

Jen elindeki biradan bir yudum daha aldı. Evde iki tane lavabo olduğu için gerçekten şanslıydım, en azından bu yedi kişinin içinde, ki Taylor geldiğinden beri uyuyordu, son sırada bile olsam önümde iki kişi olacaktı. Buda beş dakika demekti. "Hey senin gibi birini, striptiz kulübündeki bir kızla aldattı. Cidden bazen erkeklerin aklları'nın penislerinde olduğunu düşünüyorum."

Herkes birden kahkaha atmaya başladığında, bu güne ne kadar ihtiyacım olduğunu düşündüm. En son beni Justin terk ettiğinde yaptığımız gibiydi. Her ne kadar o gün içtiğim içkiler gözümden aksada, geceyi kızlarla geçirdiğim için mutluydum.

Jen en azından ağlamıyordu, ağlamasına sebep olacak kadar onu etkileyen bir erkek olduğuna da, zaten inanmıyordum. Caro elindeki bira şişesini bir yana bırakıp oturduğu koltukta ayağa kalktı "Hey Jen, benimle bir düelloya var mısın?" kafamı arkaya atıp mayhoşça gülümsedim, aah gerçekten bu kadın yirmi sekiz yaşında ve iki çocuk annesiydi. Jen elini heyecanla kaldırıp "Seninle seve seve kalça sallarım bebeyim." dedi ve oturduğu tekli koltukta hevesle ayağa kalktı. Birlikte müzik olmadan dans edip kıvrımlı vücutlarını oynatıyorlardı, bu gerçekten de çok azdırıcıydı. İleri ve geri sallanan kalçalar, alev alan bir ortam ve yok olan erkekler. Ah kızım şu an cidden tehlikedeydim.

Kalkmayan sadece ben kaldığımda, pes edip kafamı sağa sola salladım, bu gün ne çok sallamıştım kafamı. Müzik olmadan beynimdeki notalar ile dans etmek, kafamızın normal olmadığı'nın kesin kanıtıydı. Ve şarkı çok ateşliydi.

En sonunda herkes kendini bir koltuğa attığında masanın üstünde tek dans eden bendim. Ellerimi kalçalarımda gezdirirken arkadan Caro'nun sesi geldi .

"Ben iki yüz dolar koyuyorum."

Hafifçe tebessüm ettim. Ardından Camila ki o bir ispanyoldu ve Latin amerikalı zengin bir ailenin kızıydı "Üç yüz dolar arttırıyorum." kendimi kafamdaki müziğin eşliğinde büyük bir kahkahaya bıraktım. Gülmekten gözümün yaşardığı sırada, ellerimle onları yatıştırmaya çalıştım. Duruldum ve oturmak için hareketlendim.

"Peki peki kendimi satmak istediğimde size haber veririm."

Jen biradan bir yudum daha alıp benim yanıma, masaya çıktığında kafasını bana yaklaştırıp elini belimle kalçamı ayıran ince ve tehlikeli çizgiye attı, bu yaptığına karşı sırıtıp ellerini boynuma doladım ve sessizce sallanmaya başladık "Ben daha fiyat söylemedim kızım." dediğinde ellerini kelimenin tam anlamıyla kalçalarıma indirip sıktı, kafamı geri atıp seslice kahkaha attım. Biraz tedirgin olmaya başlasamda, sorun yoktu. Kafam güzelken yaptığım şeylerden tanrı beni sorumlu tutamazdı.

Sabahtan beri ağzını bıçak açmayan Raquella "Hey evde 4 tane yatak odası var, pornonuzu gidip orada çekin." Bu sefer sızmış olan Taylor dışında herkes gülmeye başlamıştı. Onun bile içten içe sırıttığını hissediyordum.

Sonunda masadan el ele indiğimizde Caro'nun oturduğu tek kişilik koltuğa atladık. Nerdeyse sızmak üzere olan sevgili arkadaşım, bu hareketimiz karşısında sadece domuzlar diyerek hayıflandı.

Herkes sızdığı sırada beni her zaman ki gibi uyku tutmamıştı. Raquella ikili koltuğu tek başına boydan boya kaplamış, tekli koltukta üst üste uyuyan Jen ve caro ve üçlü koltukta dik bir şekilde uyuyan Camila onu solunda da geldiğinden beri sızan Taylor.

Şu anda uyaymıyorsam bu gece asla uyuyamazdım, sanırım. Çok içmesemde aklıma uçuk fikirler geliyordu. Sanırım en uçuğu onun Californiadaki evinin camlarını kırmaktı ama bunu tek başıma yaparsam kızlar beni öldürürdü heralde. Dolaptan çikolatamı çıkarıp masaya yayıldım.

Bir yandan çikolata yiyip bir yandanda telefonla uğraşıyorum. Her zamanki gibi ya da her gece olduğu gibi o, yine beynimin tam güvertesindeydi. Aklımdaki cümlelerden kurtulmak imkansız olduğu için onlarla yaşamaya alışmış gibiydim.

"hadi ama selena sana gerçekten aşık olduğumu mu düşünüyordun? "

"hah kızım gerçekten komiksin."

"gerçekten ağlayacak mısın? "

"hadi ama."

Hah kafamı sağa çevirip dolan gözlerimi sildim. Gerçekten onu sevmiş olamama karşın, beni bir çöp gibi buruşturup atmıştı.

Ya da ben zaten atacağını bildiğim halde orda, onun yanındaydım. Aptallığıma bir kere daha lanet ettim. Sikik beynim sana lanet olsun. Nefret ediyorum.

Senden nefret ediyorum. Etmeliyim de. Ama bunun canımı yakmasından daha çok nefret ediyorum.

Kafam deli gibi dönüyordu. Artık onun için ağlamayı bir kenara bırakıp, her gece düşündüğüm planı uygulamanın eğlencesini yaşamalıyım diye düşündüm. Bu gece her şey uçmuştu zaten, her zaman ki'nden çok hem de.

Dolaptan yumurta kabını çıkarıp üstüme bir ceket aldım ve salona doğru yürüdüm "KIZLAAAR. HEY. UYANIN EĞLENCE VAR." ilk gözünü açan Taylor, ki zaten geldiğinden beri tek yaptığı şey uyumaktı. Ardından Jen hafif araladığı gözleriyle "Kızım gece gece geldiler mi?" dedi ve gözlerini ovuşturdu. Onun hareketlerinden huylanan Caro kafasını sola çevirip gözlerini araladı "Selena beni uyandırmana yarayan mantıklı bir sebebin yoksa elindeki yumurtaları kafanda kırarım." ardından Camila parmağını kaldırdı ama gözleri kapalıydı.

"Artı bir."

Geldiğimden beri hiç bir konuya katılmayan ve sadece bizimle kalça sallayan Tamire ki Raquelladan sonra, aramızdaki en mantıklı olan ve götü en güzel olan kişide oydu.

"Kızım gece gece elinde bir yumurta kabı ile bizi nereye götüreceksin."

Aslında ilk başta onun evi derdim. Ama sonra aramızdaki yeni aldatılan Jen'e dönüp keyifle saçımı geri attım. "Elimde bir kutu yumurta ve Ed'in kafası var bebeğim, sadece biraz eğlenmek istiyorum." Jen dediklerime karşın sinsice ve sesli bir kahkaha attı. "O zaman ne bekliyoruz."

Herkes ayaklanıp ceketlerini sanki savaşa gidermiş gibi aldığında gecenin yeni başladığı barizdi.

Ve ben gecenin sonunda en eğlenmeye kişi olacağımın farkında olmadan kahkahalar eşliğinde kapıyı kapattım.

good luck justin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin