Kahvelerimizi bitirip tekrar kendimizi dışarının soğuna bırakmıştık. Sanırım artık eve gidiyorduk...
"Hey Jimin-ah bu taraftan markete gitmeyecek miydik?" Demek ki eve gitmeyecekmişiz.
"Ah... evet bir an aklım karışmışta." Masum masum gülümseyip onu takip ettim.
"Jimin-ah sana bir soru sorabilir miyim?"
"Elbette hyung."
"Yonginin erkeklerden hoşlandığını biliyorsun değil mi?" Kafam karışık bir şekil cevapladım neden böyle bir şey sordu ki?
"Evet biliyorum hyung." Soru soran gözlerimle ona baktığımda hızlı bir şekilde markete girip konuşmaya başladı.
"Aslında sadece senden yardım isteyecektim. Biliyorsun Yoongi erkeklerden hoşlanıyor ve uzun zamandır hoşlandığı birisi var... Artık onun mutlu olmasını istiyorum bu yüzden bana yardım edebilir misin?" Şaşkın bir şekilde namjoon hyunga baktım. Bizim Yoongi hyung birisinden mi hoşlanıyordu hem de bizden saklıyordu...
"Nasıl ya ciddi ciddi Yoongi hyung birisinden mi hoşlanıyor hem de uzun zamandır. Peki niye bize söylemedi ki?"
"Yoongi Taehyungdan hoşlanıyor Jimin-ah sence bunu size ya da Taehyunga söyleyebilir miydi? Hiç sanmıyorum."
"Taehyung... Yoongi hyung gerçekten taehyungdan mı hoşlanıyor. Bu çok tuhaf."
"Evet evet Yoongi hyungun Taehyunga aşık onları ne yapıp edip sevgili olmasını sağlamalıyız..." dedi Namjoon hyung kasaya doğru ilerlerken. Şaşkındım... Namjoon hyungun arkasından ilerleyip konuşmaya başladım diğer yandan ise marketten çıkıyorduk.
"Ama hyung taehyung kızlardan hoşlanıyor..."
"Belki de öyle zannediyordur Jimin-ah. Farkettiysen Taehyungun Yoongiye karşı olan ilgisi bize olan ilgisinden hep farklı..."
"Aaa... evet öyle ama bu arkadaşça bir şey olabilir."
"Benimde senden isteyeceğim şey bu Taehyungun Yoongiye karşı ilgisi arkadaşça mı yoksa duygusal bir şey mi onu öğrenmeni istiyorum."
"Bunu öğrenmek kolay aslında..."
"Taehyungun en yakın arkadaşı olduğun için tabi ki de senin için kolay olmalı eminim ki sana karşı dürüst olacaktır."
"Haklısın hyung..." sözlerim bittiğinde evimin önüne gelmiştik Namjoon hyung ise elinde ki telefona bakıp bir şeyler yazdıktan sonra bana bakmış ve konuşmaya başlamıştı.
"Seokjin yazdı da onun yanına gelmemi istiyor bu yüzden gitmeliyim." Hafifçe başımı salladım her ne kadar gitmesini istemesem de.
"Ah... Taehyung ile konuşmayı unutma"
"Unutmam hyung."
"O zaman iyi geceler."
"Iyi geceler..." sessizce mırıldanıp kapıya doğru ilerledim ve anahtarı takıp eve girdim. Taehyung ile konuşma vaktim gelmişti.
Kitabı beğenirseniz oy kullanmayı unutmayın :) Ve yorum atıp fikirleriniz belirtirseniz çok mutlu olurum...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
