⚠ unutanlar varsa diye açıklayayım majesteleri doruk ve ekin'in huysuz kedisi. final bölümünde vardı.
Her gün aynı saatte uyanırım. Güneş doğduğunda kalkarım ve balkondaki ayçiçeklerinin yanına uzanırım. Böyle güzel kalmak için biraz fedakarlık gerekir. Ancak uşağım, yakışıklı olan, her zaman diğerini benden daha çok sever.
Ona kendimi sürttüğümde sinirlenip beni kovar.
Yemeğimi ondan istediğimde beni kovar.
Ve biraz beni okşaması için kucağına atladığımda yine beni kovar.
Ama diğeri hep kucağında! O çirkin mahlukât benim gibi saygın birinin önünde nasıl bir engel olabilir! Bunu adil bulmuyorum. Acilen buna bir çözüm üretmeliyim. Diğerini sarayımdan atmak için ona zarar vermem yalnızca yakışıklı olanı sinirlendiriyor. Ve nedense tüm yaprıklarıma rağmen diğeri hep etrafımda. Çok lüzumsuz biri olduğu için çok boş vakti olduğunu varsayıyorum. Ve de gurursuz olmalı. Başka açıklaması yok. Ben sürekli beni kovan birine yaklaşmam.
Uhh...
Bu konuyu kim açtı?
Hemen kapatılmasını emrediyorum!
Ve oh Tanrı'm orayı okşama seni bücür!
“Mutlu gibi duruyor.”
“Elbette mutlu olacak Doruk. Onu iyi hissettirmek için tonla kitap okudum. Nereye dokunacağımı iyi bilirim.”
“Belki ben de biraz antrenman yapmalıyım. Nereye dokunacağımı iyi bilmek için.”
“Kitaplarımı ödünç vermemi ister misin?”
“Dudakların iş görür.”
İşte yine başlıyorlar. Hey! Gitmeyin! Beni unuttunuz!
“İzlemek mi istiyorsun?”
Eww bu iğrenç olurdu. Ama beni kapı dışarı atmamanı emrediyorum! Ve buna devam edemezsiniz.
“Ona böyle davranma. Üzgünüm majesteleri sen biraz buradan kalsan daha iyi olur.”
Asla emirlerimi dinlemiyorlar onları kovacağım. Dış kapının koluna uzanabilsem bir de.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
böyle güzel mi? || bxb ✔️
Short Story[günlük] + [mektup] "en çok seni seviyorum doruk abi." dedim. "en çok seni seviyorum ekin'im" dedi.