BİRİNCİ BÖLÜM

123 17 9
                                    

Elisa irkilerek uyandığında kendisini salondaki masanın üzerinde yatarken buldu. Yüzü sırılsıklamdı titreyen ellerini yüzünü silmeye götürüp ovuşturduktan sonra yanaklarından süzülenlerin ter değil gözyaşları olduğunu farketti. Uzun süredir Amy'nin yaşadığı kaza ile ilgili kabuslar görmüyordu.

Bunu yaşamasına sebep olan şeyin ne olduğunu anlaması fazla uzun sürmedi.

Helen....

Helen'e beslediği hislerin yanında, Amy'ye karşı duyduğu sevgi bir hiçti. Aşkın aslında ne demek olduğunu bildiğini zannediyordu. Helen onda hayal bile edemeyeceği hisleri ortaya çıkartmıştı.

Şimdi gitmişti.

Dudaklarından ise acıyla dolu bir çığlık yükseldi yenilmişti.

"Zannediyorum ki kâbuslar görmeye devam ediyoruz, ha?"

Helen olduğu yerden arkasını dönerek "Sana da merhaba, anne... İçeri nasıl girdin?"

Elmira hafifçe gülümsedi "Anahtarımla tabi ki kızım"

Elisa yerinden kalkarken aniden başı döndü ayakta durabilmek için masanın kenarına tutunmak zorunda kaldı.

"Neden kapıyı çalmadın?"

"Çaldım ama kapıyı açmadın sebebini şimdi görebiliyorum bu şişeler sayesinde"

Elisa annesinin sinirli bakışlarına ve önünde iki kişi gibi duran bulanık görüntüsüne baktı. Ona iğrenerek bakmaya kalkan bir görüntü yetmiyor gibi birde diğeri çıkmştı.

Elmira ellerini göğsünde birleştirerek beklemeye başladı
"Elisa çok sarhoşsun"

Herşeyi bilen edasıyla söylendikten sonra Elisa'nın kafası masaya düştü. Annesinin çok sarhoşsun demesine kahkahalar atarak cevap veriyordu.

Kendine geldiğinde "Anne sadece sekiz bira, iki viski içtim." Bunlarla sarhoş oldum. Sarhoş yerine kafamın biraz fazla dumanlı olduğunu söylersek fena olmaz.

"Hala mı aynı konu?" diye omuz silkti Elmira

Elisa gözlerini annesine dikerek kaşlarını çatmış bir biçimde

"Ne demek istiyorsun"

Elmira'nın yüzünde beliren öfke sesine yansımıştı ne demek istediğimi sen çok iyi biliyorsun. "Hergün burada içerek 8 yıl öncesinde ne yaptıysan şimdi de aynısını yapıyorsun"

"Seni aramamın sebebini ihyacım olduğu içinde eğer bunu da yapamayacaksan defolup gidebilirsin senden ders istemiyorum. Buraya bana akıl vermeye geldiysen senden akıl istemiyorum ne yapacağımı sen söyleyemezsin istemiyorsan defolup gidebilirsin."

Elisa'nın devamında hatırladığı tek şey, Elmira'nın onun saçlarından kavrayıp kaldırarak kendine doğru çektiğiydi.

"Bir daha benimle bu şekilde tepeden bakarak konuşma! Ben hâlâ senin annenim ve se bana saygı duyacaksın. Anladın mı?"

"Bırak beni Anne!" dedi. Elisa saçlarını annesinin elinden kutararak.

Elmira eliyle saçlarını biraz daha kavradı ve daha da sertleşti. "Peki... Tamam... Sana bir sürtükmüşsün gibi davranacağım!"

Elisa annesine karşı çıkmaya cesaret edemeden oturduğu sandalyesinden kaldırdı. Kalktığı sırada sandalye yere düştü. "Beni bu kadar sevdiğini bilmiyordum genç bir kadın olarak fazla cesaretlisin" dedi. Elisa

"Kendin için iyi olanı istiyorsan eğer çeneni kapatıp benimle gelsen iyi edersin!" diyerek sürüklemeye başladı. Elmira, Elisa'yı sıkıca tutmuyor olsa yine sızıp kalacaktı.

Koridora geldiklerinde, Elmira onu banyoya soktu. Elisa gözlerini açıp etrafa bakmaya çalışırken kapıyı kilitledi. Elmira üzerine doğru yürdüğünde Elisa kendini ona doğru bıraktı. "Lanet olsun sana anne yine beni lisede ki gibi altımı ıslattığım için dövmeyeceksin umarım!"

Elmira onu umursamayarak duşu açmaya çalıştı. Suyu açtığında Elisa'yı kolundan tutarak küvete oturttu. Kendine gelmesi için başından aşağı buz gibi suyla yıkamaya başladı. Kıyafetleri hala üzerinde duruyor olsa bile soğuk su vücuduna bıçak gibi saplanıyordu. Kaçmaya çalıştığında Elmira omuzlarından bastırdı ve bir yere gidemezsin küçük hanım diyerek azarladı.

"Sen ayılana kadar ve insan gibi konuşana kadar burada benimle kalacaksın!"

RENKLİ KELEBEK (GXG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin