3
İki arkadaş anlamlı bir şekilde bakıştı.
Bayan Vivian bana borçluydu.
Hem de çok fena.
"Ash burası beni aşar, size kolay gelsin."
Flint hızla yanımızdan ayrılırken Asher hala şok içinde bana bakıyordu.
"Bakalım doğru anlamış mıyım, aşık oldun ve onu bulmak istiyorsun."
Kulağa bayağı saçma geliyormuş.
Yine de moralimi bozmadım ve dik durmaya devam ettim.
"Evet."
"Annem haklıymış durum acil. Düşüp başını falan mı çarptın? Bakayım, ateşin var mı?"
Elini alnıma koyup ateşime bakmaya çalıştığı zaman elini vurdum.
"Saçmalama."
"Asıl sen saçmalama. Hem bulmak da ne demek? Hayali birine falan mı aşıksın?"
"Hayır! O bir yazar ve Lisswood'da yaşıyor."
Eliyle başını ovdu ve birkaç saniye için gözlerini kapattı. Dalgalı sarı saçları dağılmıştı. Onu bu işe sürüklemek istemiyordum hatta haberinin olması bile benim için bir dezavantajdı ama laf ağızdan bir kere çıkmıştı.
"Gidip bir yere otursak daha iyi olacak."
~~
Asher'a bütün detaylardan bahsetmiştim. Yazdığı kitaptan bulabildiğim kadarıyla özel hayatına kadar tüm ayrıntıları söylemiştim.
"Aman Tanrım... Zavallı Nick Durden'ın bu felaketten haberi bile yok!"
Mavi gözleri kocaman olmuş bana bakıyordu.
"Bu bir felaket değil, bir mucize. Aşk bir mucizedir."
Asher ağzına biraz daha patlamış mısır attıktan sonra konuştu. "Aşk değildir o."
"Aşk değilse ne?"
"Hayranlık?"
"Bu hayran olmaktan daha öte bir şey. Hissediyorum."
"Bir bok hissettiğin yok Harper sadece sıkılmışsın. O kadar saçma ki bu anlattıkların açıkçası senden daha iyisini beklerdim."
Gözlerimi indirdim. Yerimde utançla küçülürken sinirlenmeye başlamıştım.
Neden anlattım ki? Anlatmam bir hataydı bir kere. Başka bir şey uydurabilirdim. Sanırım Bayan Vivian'dan etkilenmiştim. O eski oğlunu istiyordu ben de eski arkadaşımı alabilirdim elbette. Bunun için arkadaşlar birbirlerine sırlarını söyler ve duygularını paylaşırdı.
Ama Asher eskisi gibi değildi, hislerime saygı duymamış ve açıkça dalga geçmişti.
Hayal kırıklığıyla çantamı koluma taktım.
"Neyse, hiç anlatmamalıydım zaten. Kusura bakma. Sonra görüşürüz."
Hemen yerimden kalkıp uzaklaşmaya başladım.
Aptal kafam.
"Hey!"
"Hadi ama Harper! Sadece şakaydı..."
"Harper!"
Arkamdaki bağırışlarına kulaklarımı tıkadım. Ama seslenmeleri kesilse de hızla yaklaşan adımları duyabiliyordum.
Arkamdan biri kolumu tuttuğunda bunun Asher olduğunu biliyordum.
"Hey, özür dilerim tamam mı? Aşıksan aşıksındır, bir şey demiyorum. Sadece tanımadığın birine nasıl aşık olduğunu anlamıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love Between Words
Teen FictionSıkıcı bir yaz tatilini nasıl geçireceğini bilemeyen Harper'ın karşısına onu çok etkileyen bir kitap çıkar. Yazarının peşine düşen Harper hiç beklemediği bir hayatın parçası haline gelir.