1. BÖLÜM

11 1 0
                                    

Öncelikle hikayeme başlayıp bana şans verdiğiniz için teşekkürler. Beğenmeniz dileğiyle... 💫
______________________________________

Karanlık, depoların olduğu bu sokakta adımlarımı hızlandırdım. Üstümdeki siyah eski kaban havanın soğukluğundan beni koruyamıyordu. Yüzümün her zerresinin donduğunu ve kızardığını hissettim. Korkutucu bu sokak beni korkutmuyordu alışıktım.

Babamı bulmak için geldiğim bu yerde yine birşey bulamadan elim boş olarak geri dönüyordum. En önemlisi eve geç kalmıştım. Gittiğimde bir ton azar işitecektim üvey annemden. Belkide bu yüzdendir öz babamı bulmak istemem. Beni küçükken sürekli döverdi üvey annem hatta öyleki her gün yüzüm, kollarım vücudumun her bir karışı morarıyordu. Üvey babam beni sevse bile ses edemiyordu. Karısının korkusundan.

Az kalmıştı. Biraz daha yürüdükten sonra durağa varacaktım. Yani öyle umut ediyordum en azından. Derin düşüncelere kaptırdığımdan arkamdaki adım seslerinin bana yaklaştığını yeni fark ediyordum. Kendi adımlarımı koşarcasına hızlandırdım. Kalbim göğüs kafesimden çıkarcasına atıyordu.

"Güzelim baksana buraya" sesler yaklaştığında tüm gücümle koşmaya başladım. Sağa döndüp bir sokağa saptım. Ama kaçacak yerim yoktu. Çıkmaz sokağa girmiştim. Arkamı döndüğümde ise 3 kişinin önde durduklarını gördüm. Gözümden yaşlar düşmeye başladı.

"Yalvarırım beni bırakın para veya size verebileceğim birşey yok." Gülüyorlardı. Yolun sonuna gelmiştim sanırım. "Aslında verebileceğin çok şeyin var ama biz canını istiyoruz" Gözlerim dışarı fırlarcasına açılmıştı. Ben sessiz sakin kendi başına yaşayan bir kızdım. Onlara zarar vermiş olamam ki. "Babandan selam getirdik küçük kız." İşte bu kelime aklımı yitirmemi belkide kalbimin sökülüp atılmasını sağlayacaktı.  Ben ona koşarken ölümüme koşuyordum.

Yüzleştiğim bu gerçek hayatın acımasızlığının göstergesiydi. Adamlar bıçakla bana yaklaşıyordu her adımlarında içimde bir korku paydah oluyordu." Ben size bir şey yapmadım bırakın beni nolur yeter artık." Göz kapaklarım kanarcasına ağlayıp, ses tellerim koparcasına bağırıyordum. Adamlardan önde olanı beni yere itip üstüme çıktı. Tam bıçağı havaya kaldırıp bana saplayacaktı ki. Bir ses durmasını sağladı.

"Ben olsaydım o kızı hemen şimdi bırakırdım" Yüzünü göremediğim siyah uzun boylu olduğu sülietinden belli olan adama bakmaya çalıştım. Adamların üzerinde pek bir fayda etmemişti konuşaması. Bıçağı bana saplamaya çalışan  adam yüzünü ona dönerek"Bu iş seni aşar kardeş bela alma gece gece başına bas git "

Adam hala duruyordu. Ya aklından zoru vardı yada kendine fazla güveniyordu. İlk olan daha mantıklıydı."Sizin gücünüz sadece kadınlara yetiyor belli ama ben uyarmıştım" Ben ne olduğunu anlamadan kavga başlamıştı. Bıçaklı olan adamlar tek tek  yere serilmişti. Bu sefer şaşkın bakışlarım adını bilmediğim adamda durdu. Yavaş yavaş yanıma geldi.

" İyimisin? Benden zarar gelmez sana" Uzattığı eli tutup ayağa kalktım. Bakışlarım bu sefer gözlerinde durdu. İnsanı çeken bir mıknatıstı sanki. "Herşey için saol. Benim gitmem gerek" yanından geçecekken bu sefer kolumdan tutup kendine çevirdi beni. "Alina"
İsmim yakınımda olduğu için yüzünü gördüğüm yakışıklı ve taş çatlasın 25, 28 yaşlarında olan adamın tok sesiyle beraber dudaklarından çıkınca içimde bu sefer merak duygusu belirdi. Bu adam benim ismimi nereden biliyordu. Bir süre birbirimizin gözlerine baktık. Daha sonra ceketini çıkarıp kollarıma bıraktı. Ağzımı açacaktım ki parmağını dudaklarıma koydu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 26, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIK ŞEHİR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin