Mostlar:Başlangıç

Gizli oda

     Keyifli okumalar :)))))))

Bu hiç iyi olmadı.Bunu kimse öğrenmemeli yani bizim birer most olduğumuzu.Ah kusura bakmayın size açıklamayı unutmuşum kafamı bıraktılar adamda.Biz birer mostuz -hadi canım yemin et- hepinizin içinde tek bir soru var ''most'' ne demek ?Hemen açıklıyayım bizim ırkımız most, yani uzaylı gibi birşeyiz fenotipimiz (fiziksel görünüş) bir insan gibi görünsede insanlardan çok farklı özelliklerimiz bulunuyor.Mesela mostların genel özelliklerini anlatayım size;çok hızlı koşabilirler,çok güçlülerdir,istedikleri zaman sadece birbirleriyle telapi şeklinde (ağzını oynatmadan sadece beyinden beyine)konuşabilirler.Ancak her mostu birbirinden ayıran farklı özellikleri vardır,ve o özelliklerine göre isimlerini alırlar.Örnek vermem gerekirse Alev bir savaştayken üzerine ateş püskürtülmesi üzerine hayatta kalmayı başarıp ateşi kontrol etmesi sonucunda adını almış,Rüzgar ise bir mosttan çok daha hızlı koşabilirken aynı anda uçabildiği için de ona Rüzgar dendi.Ben ise,bilmiyorum.Nasıl diyeceksiniz hemen anlatıyım:her mostun farklı zamanlarda farklı yerlerde ve farklı durumlarda ortaya çıkar.Bazen hiç de çıkmayabilir bu yüzden ismini alana kadar kullandığın takma ismi kullanırsın.Benim adım ise Emre yani dünya adım Emre.Özelliğim hakkında hiç bir şey bilmesemde annemin ölmeden önce verdiği bileklikle ilgli birşey olduğunu düşünüyorum.Ancak annem bunu gerçekten tehlikede olmadığım zaman asla kullanmamam gerektiğini yoksa bunun bedelini çok ağır ödeyebileceğimi de söylemişti.Neyse fazla uzattık hadi hayata geri dönelim.Kitaplıkların ve çekmecelerin öyle olması hiç hoşuma gitmesede direkman odama koştum.Odamda da herşey dağınıktı ancak korktuğum şey olmamıştı.Yatağımın altında duran bölmeyi kimse farketmemişti.Hemen yatağımı bir kenarı çektim -çok güçlü olduğumu söylemiştim-ve altındaki bölmemi açtım.Elimi ta dibine kadar sokup sağa kaydırdığımda ise eski püskü kalın bir kitabı çıkardım.Kitap kırmızı ciltli kocaman bir kitaptı ve içinde mostlrala ilgili herşey yazıyordu.Kısacası bu kitabı eline alan herkes mostları kolayca devirebilirdi.Buda benim veya arkadaşlarımın istediği türden birşey olmadığı için kitabı büyükçe bir poşetin içine koyup Demirin evine doğru yola çıktım.Demir hafif kilolu siyah saçlı,kahverengi gözlü biriydi.Adının almasının sebebi ise hiçbir şeyin onu yaralamamasıydı.Bir kurşun bile bedenine çarpıp yere düşüyordu.Bu yüzden kendini bir 2 kere süperman sanıp da uçuyorum diye balkondan atladığına şahit oldum.Emin olun bu görüntüyü görmek istemezdiniz.Ama dediğim gibi demir gibi bir vicudu olduğu için hiçbirşey olmadı.Neyse bak yine konudan saptık birde üzerine saçma sapan görüntüleri aklıma geldi.Yanına vardığımda toprağı eşelemekle meşguldü.O da bizim gibi toplantıyı düşünecek olmalıydı ki aklını dağıtmak için bahçeye geçmişti.Endişeli yada bir şeyi çok fazla düşünürken hep böyle davranırdı ama şuanda ilk defa endişelenmesi gereken bir konu olmuştu.Ona kısaca  tüm durumu anlattım.Oda benim gibi endişelenmiş hatta ellerini arkasına bağlamış bir şekilde bir duvardan öbür duvara yürüyüp duruyordu.Elimden aldığı kitabı tavan arasına çıkardı.Önce orada bir yere saklayacak sansam da kazma ve küreği alınca onu toprağa saklıyacağını anlamıştım.Aşağı indik ve tam 3 adım sağa 4 adım düz gittikten sonra orayı ikimiz birden kazmaya başladık.Hızlı ve güçlü olmamız sayesinde kısa sürede bayağı bir yere inmiştik.Neredeyse 5 metre oldu ama biz yinede kazmaya devam ediyorduk.Demire neden kazmaya devam ediyoruz diye sorduğumda ise ''Sadece kaz!'' demekle yetiniyordu.Yaklaşık 10 metre kadar kazdıktan sonra orda küçük bir kapı gibi birşey gördüm.İlk baktığımda önceki gibi bir kalıntı sandım ama sonradan Demirin kazmayı elinden bırakmasıyla oranın bir kalıntıdan fazla olduğunu anlamıştım.Kapağı açtığında resmen benim evim kadar büyük biryer gördüm.Önce şaşırdım ama şokum fazla sürmedi.Orada büyükçe bir kasaya doğru giden Demir'in arkasına takıldım.Çok uzun bir şifre girdikten sonra açılan sandığın içine kitabı koydu ve kapattı,bana da buranın varlığından hiç kimseye bahsetmiyeceğime dair yemin ettirdi ve oradan çıkıp üzerini kapattık.Eve giderken Demir'in acaba bizden sakladığı başka şeyler de olup olmadığında dair  iç sesimle tartışıyordum (yeniden).Sonrasında ise ikimizde konuşulunacak daha büyük sorunlarımız olduğun da anlaşarak konuyu kapattık.

 Arkadaşlar yavaş yavaş yazmak istiyorum ancak bunla dengeli olarak da hergün bir bölüm koymaya çalışacağım.Eksiklerimi yazmayı unutmayııın.