1807 kelimelik ikinci bölüm. 🌷
Herkese iyi okumalar, beğenirseniz oy vermeyi ihmal etmeyin.
Okuyan herkese teşekkürler! ❤
🥀
ikinci bölüm: yere iniş
Tony parmaklarıyla şakaklarını ovuşturup gözlerini yumdu. Kapalı göz kapaklarının ardında ARGE departmanının kınayan ve küçümseyen bakışlarını görebiliyordu.
"Son 5 ayda hisselerimiz %5 oranında düşüş yaşadı. Bu oran acemi bir çocuk için az gibi görünebilir, fakat Stark Endüstrileri gibi köklü bir şirket için bu kabul edilemez."
"Bunun sebebinin arz-talep ilişkisindeki dengesizlikten kaynakladığını hepimiz biliyoruz," dedi Bay Bennett ve diğerleri onayladı. "Evet, özellikle ordu ile olan ilişkimiz zedelendi. Hammer Endüstrileri'nin aç bir çakal gibi beklediğini hepimiz biliyorduk. Şimdi ise bu durumdan istifade ederek orduyla görüşmeler yaptığının duyumunu aldık."
Tony gözlerini devirmeden edemedi. Siktiğimin Justin Hammer'ı.
"Amerikan ordusunun beklentilerini karşılayamaz hale geldik," dedi Bay Jameson sinirli bir tonla. "Bu asla kabul edilemez. Eğer Howard Stark—"
"Howard Stark öldü, Bay Jameson", dedi Tony pürüzsüz bir sesle. İçinde öfkeyi bastırma konusunda son aylarda profesyonelleşmişti. Odadaki tüm sesler kesildi ve tüm gözler ona çevrildi. Tony ellerini cam masanın üzerine koydu, sırtını dikleştirdi. "Yaralı ölü bedeni toprağın altına gömüldüğünde siz de oradaydınız."
Geniş toplantı salonunda birkaç kişinin nefesinin altından söylenişi yankılandı. Herkesin gözünde taşıdığı öfke vücudunu delip geçecek güçteydi. Tony kurumuş dudaklarını yaladı ve devam etti, "Bu şirketin CEO'su benim ve hayır, Howard Stark mezarından kalkıp, parlayan zırhıyla şirketi kurtarmaya gelmeyecek. Yani 21 yaşındaki bu acemi çocuğun eline kaldınız." Birkaç itiraz yükselince Tony elini kaldırıp hepsini susturdu. "Sözüm bitmedi. Babamın ölümünden sonra şirketin hisselerinin düşüşü zaten beklediğimiz bir şeydi. Asıl önemli olan bu düşüşün makul bir oranda tutmayı başarmaktı ki başardığımıza da inanıyorum. Ve bu zorlu süreçte de medyanın bize yarardan ziyade zarar getirdiğini de biliyoruz."
"Acaba bu kimin suçu," diye mırıldandı Bayan Lynwood nefesinin altından fakat Tony onu net bir şekilde duydu. Dişlerini sıktı ve hepsinin pisliğini yüzlerine çarpma isteğini bastırdı. "Bu süreçte benim de bazı hatalarım olmuş olabilir..." Bazıları onaylayan ve memnuniyet belirten sesler çıkardı ve Tony onlara bu şekilde yaranmak zorunda oluşundan nefret etti. "Fakat Stark Endüstrileri bu sorunun altından da çok daha güçlü bir şekilde kalkacak, tıpkı önceki zamanlar gibi. Babamın hayatta olduğu zamanlar da hisseler düşüşler yaşadı, bu her şirketin kaderinde var. Hiçbir zaman çok uzun bir süre arz ve talebi eşit seviyede tutamayız, bu mümkün değil. Dalgalanmalar, düşüşler ve yükselişler her zaman yaşanır. Bunu sizlere öğretmem gerektiğine inanmıyorum. Fakat şuanda şirket olarak yeni anlaşmaların eşiğindeyiz. Pazarımızı hiç olmadığı kadar genişleteceğiz. Göstermek istediğiniz gibi her şey kötüye gitmiyor. Ve gerçekten, Hammer mı?" Tony yüzünü ekşitti. "Ordunun Hammer Endüstrileri'yle aynı masaya oturmasının tek sebebi daha ucuza silah satışı yapıyor olması. Fakat iş kalite, dayanıklılık ve verime geldiğinde Hammer'ın çöp olduğunu net bir şekilde görecekler. Özellikle bizlerle karşılaştırıldıklarında. Eğer ordu bizimle olan anlaşmasını fes edip Hammer'la yeni bir anlaşma imzalarsa, yüz binlerce Amerikan askerinin canını umursamadıklarını ve yalnızca ceplerini düşündüklerini kanıtlamış olur. Ki, bu asla olmayacak. Özellikle yeni hazırladığım oyuncağı gördükten sonra."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lust For Life • Winteriron
Fanfic"Yaşamak istiyorum," diye fısıldadı gözyaşları arasında. "Yaşamak istiyorum, James."