8 • damian's rules

1.7K 113 31
                                    

Uzattığı eli , kibarca sıkmaya çalışırken yüzüne sahte bir gülümseme takınıyorsun. -Veya son derece şık hatta fazla yakışıklı bu adamın karşısında istemsizce gülümsüyorsun..

-"Tanıştığıma çok memnun oldum Bay Wayne." Elini yeniden beyaz önlüğünün cebine sokuyorsun. Her hareketini izlemesi senin gözünden kaçmazken yeniden ona dönüyorsun.
-"Bruce ." Diyor düzeltircesine abartılarak konuşulan kadar karizmatik gülüşü ile sana bakmaya devam ediyor , kafanı onaylarcasına sallıyorsun. " Randevu almamın gerektiğini biliyorum . Ama umarım sorun olmaz?" Tek kaşını kaldırıp buz mavisi gözlerini daha da kısarken kollarını göğsünün üzerinde kavuşturuyor.
Seni etkilemeye çalıştığının farkındasın . Bu ucuz ama o kadar da cezbedici olduğunu kabul ettiğin hareketleri yaparak istediği her şeye sahip olan biri de olduğunu biliyorsun. Ama görmezden gelebilecek kadar profesyonelsin. Veya görmemiş gibi yapacak kadar...

-"Bir dahaki randevuma yaklaşık ..." bileğindeki ne zaman aldığını unuttuğun ,deri kayışlı saatine bakarken devam ediyorsun. " Bir buçuk saatim var. " Onca şeye rağmen bir nevi patronuna hayır demenin de ne kadar yanlış ve uygunsuz olabileceğini de biliyorsun. Yeniden ona döndüğünde, yüzüne bakmadan konuşmak daha kolay olduğunu düşünüyorsun. "Acaba şikayetinizi öğrenebilir miyim?"
-"Ah " yapılı vücudunu biraz yana çekerek arkasında kalan oğlan çocuğunu görmeni sağlıyor. Şişkin göğsünün üstünde kavuşturduğu kollarından bir tanesini çözüp çocuğu işaret ediyor. " Damian...Üvey oğlum ." Diyor iç çekerek.Sesindeki hüzüne anlam veremesen de duymamazlıktan geliyorsun. Terapisine girmediğini bildiğin bir hastanın kapısının önündeki korumaya sinirle bir şeyler söyleyen oğlan çocuğuna dönüyorsun. " Aslında uzun zamandır terapi alıyor. Ama pek yol kastettiğimizi sanmıyorum..." diyor yeniden sana dönerken.
-"Doktoru kimdi?" Diye soruyorsun .
-"Kaçıncısıydı diye sormak daha mantıklı olur S/A."

Bruce'u oracıkta bırakıp çocuğun yanına doğru yürüyüp tam yanında durduğunda,Ondan uzun olmandan dolayı omzunun üzerinden sana bakıp yeniden korumaya dönüyor.
-"Ne yaparsan yap cevap vermezler . " Ellerini yeniden cebine sokuyorsun. Yeniden küçük gözlerini üzerinde hissettiğinde " Denemiştim." Diyorsun omuzlarını silkerek.
-"Ne yani yüzüne yumruk atsam da mı? " diyor sinirli bir ses tonu ile.
-"İşleri bu onlar asker." Sen yerinden kıpırdamayan askere bakarken , çocuk yeniden askere dönüyor.
-"Çok saçma , hemde çok." Diyor dişlerini sıkarak.
-"Kendini savunmak ne biliyor musun?" Çocuğa döndüğünde onun da sana baktığını görüyorsun. Karışmış saçları ,çatık kaşlarına ve aynı derecede öfkeli koyu yeşil gözleri bir uyum içerisinde olduğunu düşünüyorsun. Yan tarafında sallanan kolları sanki cevap istercesine göğsünün üzerinde kavuştuğunda yüzünü buruşturuyor.
-"Tabikide." Diyor dikkatini çektiğini anlarcasına. "Bunun için doğdum. Her gün ders alıyorum sanki ihtiyacım varmış gibi ." Kızgın ve o kadar da küçümseyice ses tonu dikkatini çekiyor. " Her şeyi bildiğime bahse girerim. Ama..." bir anda duraksayıp daha gerideki üvey babasına bakış atıyor. " Neyse ." Diyor gözlerini yere dikerek. Onu sıkmamak amacıyla devam ediyorsun.
-"Onun şu an yaptığı kendini savunmak ." Diyorsun onu duyabileceği şekilde fısıldayarak. Boş bulunarak sana şaşkınca bakarken bir anda eski haline döndüğünde dikkatini daha çok üzerine çekmek için ellerini dizlerine dayayıp yavaşça kendini öne doğru kırıyorsun. Boylarınız birbirinize yakınlaşınca devam ediyorsun. " Hiç bir şey yapmayarak seni nasıl sinirlendirdiğine bak ." Askere bakıp sonra hızla sana geri dönüyor. " Kendini savunuyor."
-"O da aynısını yapıyor." Diyor zaman kaybetmeden . "Bruce . Bilmem gerekenleri bile söylemiyor. . Onunla konuşmak bu asker ile konuşmak kadar saçma ve boş. Bu çok ." Diyor aradığı kelimeyi bulmak için beklercesine " Saçma ve aptalca..." Konuşmanın başına göre daha sakin olduğunu sezince istemeden de olsa gülümsüyorsun.

-" Ben S/A" diyorsun yeniden dikleşip cebindeki elini ona uzatırken.
-"Biliyorum , Bruce sen geldiğinden beri ismini ağzından düşürmedi." Uzattığı eline bakıp derin nefes alıyor. " Damian " diyor " Damian Wayne." Dediği karşısında şaşırsan da bozuntuya vermemek veya eline koz vermemek için devam ediyorsun.
-"Tanıştığıma memnun oldum."
-"Bu şey ." Diyor işaret parmağı ile seni ve sonra kendisini göstererek. "Uzun sürmeyecek belki ... iki seans?" Yeniden sırtının dönük olduğu Bruce 'a bakarken devam ediyor . "Doktorculuk oynayan tüm o salaklara verdiği onlarca paradan sonra ,tedavi edilemeyen bir çeşit ruh hastası olduğumu düşündü. Yoksa beni bir tımarhaneye neden getirsin . " yeniden sana dönüyor. " Değil mi?"
-"O zaman bunun nasıl işlediğini biliyorsun. " Onun gibi ilk önce kendini sonra onu gösterip. " Soru sorarım cevaplarsın sonra konuşur dururuz bla bla ." Sana doğru gülümsediğinde sen de memnuniyet ile karşılık veriyorsun.
-"Tamam ama o aptallık ve salaklık içeren sorular yok."
-"Aptallık ve salaklık yok." Diyorsun onu onaylarcasına .

Artık iki yıl bölüm atmam

ımagine the joker ✗reader • jokerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin