02.04.2018

14 5 5
                                    

Uykumun olduğu kadar sen olsaydın şimdi herşey daha farklı olurdu, seni yazıyorum kalbime, aklıma, düşüncelerime en önemliside hayatıma açıkçası hayatıma seni her yazdığım da efkarlı takılıyorum gün boyu herşeye isyan eden bir insan rolüne bürünüyorum ama yine de içinde sen varsın diye mutluyum bazen evinin oradan geçerken buluyorum kendimi neden bilmiyorum ama o sokakta nefes aldığını bilmek bile beni mutlu ediyor seninle bir kaç defa buluştuk ben o günlerde hayallerimin başkentine doğru gidiyordum sen ise yakın bir arkadaşa karşımda oturuyordun çok güzel bir duygu, senin gözlerine bakarken seninle sohbet ederken yakın bir arkadaşın gibi davranmak! Sanki seni hiç sabaha kadar düşünmemişim, sanki seninle ilgili hiç hayal kurmamışım gibi, o gün ölmüşümde araftayım ne cennette olduğum belli ne cehennem de bir çölün ortasındayım sağımda serap var ama ben adım dahi atamıyorum hiç geçmesini istemediğim bir zaman ama bir an önce bitse de bu ızdıraptan kurtulsam diyorum bunun bir açıklaması var oda seni sevdiğimi hala söyleyememem çünkü arkadaşlığını kaybetmekten korkuyorum zor kazanmışken kolay kaybetmek olmaz. Belki bana deli diye diyebilirsin ama nedersen de zaten aşık olmak hele de platonik başlı başına bir delilik değil mi? Hani derler ya sonunu düşünen kahraman olamaz diye hesaplı sevenin aşkıda aşk olmaz, şuan dolunayı seyrediyorum senin yüzün kadar aydınlatmasa da geceyi güzel bir manzaraya sahip kendisi çünkü ona sen bakıyorsun, bazen seninle aynı havayı soluduğum için bile şanslı buluyorum kendimi, gül dikensiz olmazsa sevda da hasretsiz olmaz ben üstüme düşeni yaptım sevdim, hasret çektim, özledim, gittiğin yerlere gittim, gezdiğin sokakları gezdim eğer sevda da varsa şart ben bütün şartları yerine getirdim, bazen düşünüyorum onu sevdiğimi söylesem mi diye daha önce yazdığım şey geliyor aklıma vazgeçiyorum ama artık sürekli bir şeyler de seni aramaktan yoruldum elimde değil bir müzik dinliyorum burada ondan bahsetmiş, film izliyorum bu sahnede ki kesinlikle o olmalı, Leyla ile Mecnun'u izliyorum her izlediğim de Leyla sen Mecnun ise ben, aslında çok bir şey de istemiyorum sabah Erdal bakkalda ekmek arası helva yiyelim çay içelim, akşam gidip dünyayı kurtaralım sonra sahile gidip İsmail abiyle el sallayalım ardından bir birimize bakıp o gemi bir gün mutlaka gelecek diyelim, sonra uyuyalım rüyamızda çöle gidip aksakallı dedeyle çay içelim yavuz abi gibi, sahilde bir banka oturalım sen başını omzuma yasla ben sana kitap okim, aslında bunları tekrardan düşününce bir hayal sadece ve dönüp kendime diyorum ki uyan! Rüyalar da biz zaten mutluyuz gerçek hayatta ki yalnızlığına dön, hayattan karşı bir hamle sen yalnız ve platonik aşk birisin, senin fazla bir beklentin olmamalı hayattan doğru söylüyor aslında benim bu karamsarlığımı, karamsarlığın kendisi görse, bana nazaran daha ümitli olduğunu hissedecek ama ne yapalım dünyaya bir defa geliyoruz ve bu şansı iyi değerlendirmeliyiz, sonu her ne olursa olsun ben bu hayatımı ikinci birini daha sevmek için harcayamam, ya seni severken ölecem ya da seninken.

Platonik Aşığın Günlüğü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin