Hayatım boyunca kimseye boyun eğmemeye kararlıydım. Eğmek zaten benim lügatımda da yoktu. 'Ama şimdi ne oldu' derseniz söyleyeyim, hepsi kardeşim için. Şu an yaşadığım her şey kardeşim için. Onun hastane masraflarını karşılamam için bu işi kabul edip, boynumu eğmek zorundaydım.
Neden mi bahsediyorum? Onur'un bana kardeşimin hastane masraflarını karşılaması karşılığında sunduğu o Kölelik Anlaşmasından bahsediyorum. İçeriğinde bir sürü maddelerin olduğu o anlaşmadan.
Bir madde de şu yazıyordu:
3. Maddeye göre: Anlaşmayı kabul eden kişi, anlaşma sahibini her zaman, iç çamaşırsız ve içini belli edecek, dar, sıkı, mini gecelik veya kıyafetler ile karşılayacaktır.
Bir diğerinde de iu yazıyordu:
10. Maddeye göre: Anlaşmayı kabul eden kişi, anlaşma sahibini her zaman rahatlatacak. Kızgınken de, mutluyken de. Her zaman kendini seks için teşvik edecektir.
Bu anlaşmayı kabul etmeyebilirdim, reddedebilirdim ama iki günde 2 milyon lirayı bulamazdım. Ki hadi buldum diyelim, kardeşimin iki gün daha vakti var mıydı, bilemiyorum. O yüzden kabul edip imzalamıştım maddeyi.
"Bu dakikadan itibaren artık benimle birlikte kalıyorsun," dedi önümdeki belgeleri toplarken. "Evinde ki hiçbir kıyafeti getirmene gerek yok. Hepsini bugün sıfır alacağız."
"Ama benim-" dediğim sıra lafımı kesti.
"Yeniler de olsa, eskiler de olsa hiçbir şey umurumda değil." Dedi. "Sana yeni kkıyafetler alınacak ama kesinlikle bu üstündekiler gibi değil." O sıra kaşlarımı hafif çatıp, kendi üstümü süzmüştüm. Ne vardı ki üstümde? Bir tişört ve normal bir pantolondu işte.
İlk gecemizi hatırlıyorum. Anlaşmayı imzaladığım günün gecesiydi. Aşırı gergindim ve ne yapabileceğimi asla bilmiyordum, çünkü daha önce hiç kimseyle bir seks yapmamıştım.
Nasıl bir şeydi, ne kadar acıtıyordu bilmiyordum. Elimi nereye koymalıydım, ona nasıl tepkiler vermeliydim.
"Gerginsin," dedi yanıma yaklaşırken. Evet, hem de aşırı derece de gerginim. "Gevşe. İlk denemen mi?"
Ona baktım ve sadece kafamı sallamakla yetindim. Bu onun çok hoşuna gitmişti.
"Gerçekten mi?" Dedi dibime girip. "İlk defa benim altıma mı gireceksin? Tanrım, bu çok iyi." Güldü keyifle.
"Korkmalı mıyım?" Diye mırıldanmakla yetindim.
"Hayır, gevşe. Bunu tattığında güzelim, bulutlara uçmayı isteyecek kadag transa geçeceksin."
"Ya canım yanarsa?"
"Sen benim kölem olabilirsin, sana her şeyi yapacak kadar hakkım olabilir ama canavar değilim."
"Korkuyorum."
"Biliyorum ama emin ol bsğımlısı olacaksın."
Onur ile 3 aydır birlikteydim, bu üçüncü ayımızdı. Alıştın mı bu döngüye derseniz evet. Alışmak da zorundaydım. Benim hiçbir şey deme şansım yoktu çünkü ben kendimi, bedenimi, isteklerimi, kararlarımı her şeyimi Onur'a satmıştım. Ben onun kölesiydim. Zevk alabileceği oyuncağıydım. Her zaman, her yerde rahatlayabileceği oyuncağı, stres topu, aklınıza gelebilecek her şeyiydim.
Ben Alara Duru.
Daha henüz 23 yaşında, kendini 31 yaşında ki bir adama satan kızım. ÇELİKKOL Holding'in sahibi, CEO'su ve tek veliahttı olan Onur Çelikkol'a kendisini satan o kızım.
《¥》
Selam millet naber? Ben aşırı heyecanlıyım. Bu hikâyenin akıp gitmesini çok fazla istiyorum. Seveni olmasını da, mesajlarla ve beğenilerle dolup taşmasını. Çok kısa sürede büyümesini de. Biz çok güzel bir aile olabiliriz, bence olacağız da! Buna inanıyorum!
Çok erken olabilir ama korkmayın, sınırı absürt yapmayacağım.
Beğeni: 30
Yorum: 15Bence bu çok adilce. Lütfen yorumlara hikâye ile ilgili beklentilerinizi yazarsanız ben de ona göre hikâyeye daha iy yön verebilirim.
Teşekkürler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖLE || +18 ||
Teen Fiction|| AĞIR DERECE DE ŞİDDET, OLUMSUZ ÖRNEK VE +18 İÇERİK BARINMAKTADIR. YAŞI KÜÇÜKLER İÇİN OKUNMAMASI GEREKEN BİR KİTAPTIR. || Yakışıklı bir adam ve seçtiği seksi bir kölenin arasında geçen çarpık bir aşk hikayesine tanıklık etmeye hazır mısın? O zaman...