FARKLI BİR HİS

İtiraf ve karşılaşma ##9

Multimedia daki BUĞRA

Bana tokat attı "bunun bedelini ödeyeceksin kimse kaan özvere tokat atamaz"
"Yeter bırak beni ya ne vardı da hayatımın içine bu kadar kısa sürede girmeyi başarıyosun evet senden nefret ediyorum, senin şu şımarık gülüşün, kendinden büyük egoların belkide bilmediğim ama beni kendinden nefret ettirecek daha birçok şeyler varken .. (sesi burda normal tonda konuşarak) neden o gözlerinden nefret edemiyorum, iki basit göz sonuçta diyemiyorum o gözler sana aitken diyemiyorum Gözlerinde huzur seni tanımadığım halde hatta korkmam gerekirken güvende hissediyorum" söylediklerini bitirip ağlayarak yanımdan uzaklaştı. Bense olduğum yerde kalmıştım.  Birçok kız sana aşığım çok tatlısın seninle sevgili olalım gibi birçok şeyler söylerlerdi ama ecem öyle dememişti. Benim  bütün kötü karakterliğinden dolayı nefret edebiliyorken Gözlerime hayran kalmıştı.  Bende ecemin gözlerine bakınca huzurlu hissetiriyordu. arabaya binip son süratla bara gittim.

Söyledikleri sürekli aklına geliyordu. Bara girdiğim gibi barmenin yanına gidip sert birşeyler istedim 2. Bardak içerken yanına bir kız gelip "merbaha" kıza bir baktıktan sonra yüzümü tekrar öne döndürdüm.

Kız "pek iyi görünmüyorsun kaancım"

"git başımdan tuğçe"

Kız "peki bb" deyip yanından uzaklaştı.

Kaçıncı Bardağa geldiğimi  bilmiyorum ama fazlasıyla  sarhoş olduğumu anladım ve şoförü arayıp gelmesini söyledim.kisa süre sonra şoför. Gelip beni odama götürüp yatırdı.
               ☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆
Ağlayarak yanından uzaklaştığımda karşıda tanıdığım birini gördüm "şimdi bir bu eksikti"diyerek başımı eğdim ama o beni farketmişti.

Yanıma yaklaştığında durup "iyimisin ecem"dedi.Bense yüzüne bakmayarak "iyiyim"

"Kötü gözüküyorsun" Başımı kaldırıp "sen ne zamandan beri beni düşünüyorsun buğra"

Buğra "ecem eski günleri unuttuğumuzu sanıyorum hem arkadaşız " Sinirlenerek "beni aldatan yalan söyleyen biriyle arkadaş olmam hem şu beynimden eskileri unutabilsem senin yüzünü görünce bile midemi bulandırmama yetiyorsun"

Buğra " ben zaten böyleydim ama sen bana aşık olduğun için farketmedin"

"Haklısın aşık-tım ama artık değilim ve nasıl şerefsiz bir kişi olduğunu biliyorum" diyip yanından uzaklaşırken bileğimi tutup "düzgün konuş ecem sevgiliyken yapmadığımız şeyi şimdi yaparım sana"

"pislik bir insan olduğunu demeyi unuttum ve beni tehdit etme buğra yapamazsın" Buğra "sen öyle san aptalca gülümseyerek iyiki seni aldatmışım keşke daha önce aldatsaymışım çünkü çekici bir yanın yok"

"Kolumu bırak canım acıyor" Buğra "sen böylesin işte işine gelmeyince konuyu saptarsın"

"Konuyu değitirdiğim falan yok hem beni çekici bulmuyosan bulma bunun için üzülecek değilim hatta umrumda değil ve şu kolumu bırak dedim sana" Buğra kolumu bırakıp yanından uzaklaşırken arkamdan "uzun zaman olmuştu görüşmediğimiz ama bundan sonra karşılaşıcaz ecem aklından çıkarma"

NEFRET EDİYORUM SENDEN BUĞRA...!

Eve gidip yatağıma yattım ve uyudum. Gecenin bir yarısı telefonum çalarak uyandım arayan banuydu. "Efendim banu bu saate aradığına göre önemlidir umarım" Banu "kaanla ne konuştunuz diye soracaktım sadece" "Uykum var banu"diyerek telefonu tamamen kapattım çünkü sorunun cevabını almak için sürekli arardı tek çözüm komple kapatmak zaten bu gün olanları hatırlamak istemiyordum ve bileğim morarmıştı.
............
Ecem Saat 10 da uyandı bugün şans eseri hafta sonuna denk gelmişti. Bileğini kimse görmeyecekti tabi banu hariç.

Evde bir saat oyalanıp dışarı çıktıp bir cafeye gidip oturdum. Dün ki olanlar aklıma gelmişti.. kaana hissettiği duygularını söylemişti ve birşey demesini beklemeden yanından uzaklaşmıştım ve daha sonra ise buğrayla karşılaşıp tehdit etmişti.

İlerdeki masada kaan mı oturuyordu bu kadar da Şansızlık olabilirmi neden her aklıma geldiğimde karşımda oluyordu.. Dünkü olanlardan sonra onunla konuşmak dahi istemiyordum. Kahvemi içip beni görmeden burdan ayrılacaktım arkası dönük olduğu için beni görmüyordu.

Kahvemi içip hesabı ödedikten sonra cafeden ayrılırken garsonla çarpıştım ve elindekiler üzerime döküldü şans eseri soğuktu.

Refleksle eşyamı dökülen yeri tuttum "mahvoldu eşyam" garson. Telaşla "kusura bakmayın elimde kaydı çok Üzgünüm.Kaan tabi yere düşen bardağın sesini duyup arkasına döndüğünde benim olduğumu anlayıp yanıma geldi.

Kaan gülerek "iyimisin yanmadın dimi"

"Yanmadım ama Üstüm mahvoldu ben bu halle dışarı çıkamam"  Kaan "galiba sen sadece benle değil başkalarıylada çarpışıyosun" kankaha attı. Öfkeyle "gülme burda gülünecek bir durum yok"

Kaan "peki sustum istersen seni evine bırakıyım"

"gerek yok taksi çağırıp giderim"

Kaan  Bileğimi tutup "hadi ecem alt tarafı..."sözünü kesip "bileğimi bırak" diyerek kolunu kendine çekip diğer eliylede acıyan yerini tuttum.

Kaan "dokunma meselesini aştığımızı düşünmüştüm"

Ecem "ondan değil sadece"diyip sustum ona açıklama yapmak zorunda değildim.

Kaan "neden bileğini tutuyosun ki doğruya dün istemeden kolunu sıkmıştım ama bu kadar acıyacağını düşünmemiştim Özür dilerim"

Ecem "önemli değil" kaan'ın yüzüne şaşkınca bakıp sen benden özür mü diliyosun" bakışı attı.

Kaan "çok mu acıyor istersen bir doktora gidelim"

Ecem "hayır gerek yok"

Kaan "canın acıyor ama bir saniye ben dün o bileğini tutmamıştım yanımdan ayrılınca ne oldu bileğine biri mi yaptı yoksa"

Ecem tedirginle "Hayır müsade edersen ben eve gitmek istiyorum kaan"

Kaan "ben götürücem seni eve itiraz yok ve şu bileğine bakabilirmiyim"
               ☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆
Bileğini tutup hırkasını yavaşca yukarı kaldırdığımda Bileğinin morardığını gördüm. Ecemin canı yanması anlamadığım bir şekilde beni  yeterince berbat hissetiriyordu bide morardığını görmek daha beterdi..Az da olsa ecemin ne diyeceğini bildiğim için Şimdi sorsam yalan söylerdi.
.................
"itiraz istemiyorum hastaneye gidiyoruz ecem ne zaman oldu bu"

Ecem "eve gitmek istiyorum hastaneye değil"

"sana ne zaman oldu dedim hastaneyemi eve mi gidiyoruz demedim"

Ecem "sana karşı birşeyler hissediyorum diye hayatıma karışacaksın amanasına gelmiyor"

"karışırım yürü hastaneye gidicez gitmemeye ısrar edersen cafenin ortasında seni kucağıma alır arabaya bindiririm"

Ecem "tamam illa dediğini yaptırıcan"

gülerek "beni tanımaya başlıyosun ecem"

Beraber hastaneye gidip ecemin kolu hafif incildiği için morardı doktor birkaç merhem verdi ve birkaç günlüğüne bileğini sardı.

Ardından ecem evin adresini söyleyip evinin önünde durdu.

Ecem "Herşey için Sağol beni yüzünden günün mahvoldu"

"sorun değil sen iyi ol yeter"

Ecem arabanın kapısından çıkıp evin kapısını açıp içeri giriyoken

"ecem senin numaran yok bende"diye seslendi

Ecem arkasına dönüp "sınıftan herhangi birine sorsan söylerlerdi.

"ama ben senden istedim vermemezlik yapmıcan dimi.

bana doğru yaklaşıp "telefonunu verirmisin"

anlamayarak "neden"

Ecem "numaramı istemedin mi yazip kendimi aricam senin numaranda bende  yok"

"haklısın " diyerek gülümsedi.

Ecem numarayı yazıp telefonu bana  uzattı