Ekip geri dönmüştü dönmesine ama sanki bi eksiklik, bi soğukluk vardı.
Günlerden Pazardı ve ertesi gün Kim in doğum günüydü. Ona mutlaka süpriz bir doğum günü partisi hazırlamalıydım. Okulun son sınıfında Daisy adında sarışın, minyon ve yüzünden gülümsemesi düşmeyen bir kız vardı. Her yıl okul balolarını o hazırlardı. Ona fikir danışmak bana o anda çok zekice gelmişti fakat ne yazık ki yaptığım aptallığın farkında bile değildim.
Ashley'den Daisy'nin numarasını istedim. Ashley popülerdi. Okuldaki herkesin hatta kasabadaki herkesin numarası vardı.
Ashley'den numarayı aldıktan sonra Daisy'i aradım. Ona yalvarırcasına durumu anlattım. Önce kabul etmemekle ısrar etti. "Sizin gibilerle uğraşamam ben" diye çıkıştı. Ama sonra " Peki,ama 1 şartım var." dedi telefonda sessizce. Ne olduğunu sormama kalmadan "Jason'u bana ayarlayacaksın." diye fısıldadı ve telefonu suratıma kapattı.
Jason'u ayarlayamazdım. Hala ona karşı bişeyler vardı içimde. Ama yinede yapmak zorundaydım. Kim için zorundaydım.
Tam o sırada telefonuma mesaj geldi " 6'da kiraz ağacına gel.". Ne yazık ki notu yazan kişi isimsizdi. Ama dediğini yapmak üzere yola çıktım
Vardığımda etrafta kimse yoktu. Tam o sırada arkamdan biri beni su tabancasıyla ıslatmaya başladı.
Çığlık attım ve arkamı döndüm. Jason elinde su tabancalarıyla beni ıslatıyordu. Ben kaçtım o kovaladı ta ki akşam olana kadar.
Hava karardığında ağacın tepesine çıkıp oturduk. Saçımı kulağımdan çekti ve " Seninle eğlenmeyi özledim." dedi. Yavaşça başımı salladım. Ben Jason'u Daisy'ye ayarlayamazdım. Yapamazdım. Tek istediğim uyumaktı. Bu yüzden Jason'un yanağına sıcak ama küçük bir öpücük kondurup koşarak kaçtım.
Köşeyi döndükten sonra yürümeye başladım. O sırada zifiri karanlıkta bembeyaz sırıtan dişler karşıma çıktı. İrkildim.
" Ee ayarladın mı bizim yakışıklıyı?" diye bağırdı sokağın ortasında. Panikledim. Saçmaladım.
"Ee sordum ama ee şeyy.." ben gevelerken ittirdi beni omzumdan.
" Hadi be çıkar baklayı ağzından bücür!" Diye öfkelendi.
" O başkasını seviyomuş" dedim ve ağlayarak kaçtım.
