𝐂 𝐇 𝐀 𝐏 𝐓 𝐄 𝐑 𝐎 𝐍 𝐄

3.9K 187 25
                                    

bölüm bir | ❝kutlama❞

bölüm bir | ❝kutlama❞

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

     "NESSA." Dönüp baktığında ona kilitlenmiş kahve gözleri gördü.  Gece boyunca içinden atamadığı boğucu his onu gördüğü anda yeniden gün yüzüne çıktı. Yanlış duygularda boğulduğunu düşünürken yutkundu, olması gereken bu değildi.

Şüphesi son anda çarpan bir dalga gibi gelmişti, nedenini bilmiyordu ve tamamen hazırlıksız yakalanmıştı.

Göğsünde biriken rahatsızlık yavaşça aldığı bir zehir gibi onu her an daha da etkilemeye devam ediyordu. Yüzük parmağında parıldayan göz alıcı mücevher tenini yakmıyor, ona bakarken aklındaki soru işaretlerini beslemiyor gibi davranmak tahmin edebileceğinden de zordu.

Evlilik başta kulağa bu kadar korkunç gelmemişti. Geçmişini toprağın altına gömmek yerine tamamen yok edebileceğini; yakıp kül edebileceğini düşündürtmüştü. Yaşananların üzerinde bıraktığı hasarın son kullanım tarihi şimdiye kadar dolmuş olmalıydı. Artık yenilik için bir adım atması gerekiyordu ve kariyerindeki her basamağı zorlanmadan tırmanırken ihtiyacı olanı maneviyatta aramayı denemişti.

Aceleyle verilmiş bir karar değildi ancak üzerine yeterince düşünmediği o anki durumundan anlaşılıyordu. Yeşil gözlerinden ayrılmak bilmeyen korku arada bir hafifçe dalgalanıyor, işleri resmiyete döktükten sonra kara kara hayatının nasıl olacağını düşünmesine sebep oluyordu. Gül kurusuna boyanmış dudaklarını istemsizce birbirine bastırdı, gerginliğinin hislerini ele verdiğinden emindi fakat eğitimli bir casus olan nişanlısı yüzünde tatlı bir gülümsemeyle ona bakarken bunu görmezden geliyordu.

Nedenini merak etmedi çünkü ne kadar irdelerse o kadar yanlış bir yola gireceğinin bilincindeydi.

"Biraz hava almak istedim." diye açıklama yaparken Jason kapıyı yavaşça kapayıp ona doğru iki uzun adım attı, omzunun üzerinden bakıldığında içerideki partinin yokluklarına rağmen devam ettiğini görebiliyordu.

En yakın arkadaşı Elsie koltuğun köşesinde otururken manikürlü, narin elinde yarısına kadar dolu bir şarap kadehi vardı. Yaşı sebebiyle olsa gerek, yıllanmış tüm içkilere tapardı. Yanında duran Natasha ona sakince bir şeyler anlatırken dikkatle dinliyordu, genelde bu konudaki beceriksizliğini belirtmekten kaçınmazdı. Nessa, hala orada olma nedeninin Natasha'ya saygı duyması ve ondan hoşlanması olduğunu biliyordu. Kızıl kadın sevilmeyecek gibi değildi, tüm gece ortama göre adapte olup kocasını irrite edecek şakalar yaparken onun sinsice sırıtan dudakları dışında herkesinkinden hafif, tatlı kahkahalar dökülmüştü.

Gözleri biraz sola kaydığında koltuğun diğer ucuna yerleşmiş Blake'i gördü, Natasha'nın tek ve mucizevi oğlu olarak tam da annesinin eskiden sahip olduğu depresif havayı kendine aura edinmişti. Eşi öldüğünden beri de çizgisini bozmadan ilerliyordu, hep böyle sessizdi ancak bir zamanlar sessizliğinin altında kim olduğunu bilirdi. Şimdiyse emin olamıyordu. Öyle ki normal yaşam fonksiyonlarına geri dönmese Nessa onun kendini öldürmeyi düşünüp düşünmediğini söyleyemezdi. Sarı saçları ve mavi gözleri babasından olsa da kişiliği annesinin hatasız bir kopyasıydı.

EVERYBODY WANTS TO RULE THE WORLD-MARVEL, THE ORIGINALSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin