13,

962 153 19
                                    

Hasta olmuştun.

Ve o gece seni yaka paça hastaneye götürmek zorunda kalmıştım.

Kazandığım miktar belliydi.

Seni o küçük evde mutlu etmem zordu.

Seni tozlu duvarların arasında korumam zordu.

Koruyamamıştım da.

Sen o kirli duvarların arasında bana belli etmemeye çalışarak hasta olmuştun.

Lalisa, sırf ben üzülmeyeyim diye bana hasta olduğunu söylemeye korkmuştun.

Ateşin ideal vücut ısısının bir hayli üzerine çıktığında tam iki gün boyunca hastanede kalmak zorunda kalmıştık.

Sana işimden kovulduğumu söyleyemedim.

O gece ellerini sıkı sıkı tutarken annemin beni seninle tehdit ettiğini söyleyemedim.

Beni prensler gibi yetiştiren ailemin sırf seninle birlikte olduğum için beni evden kovduğunu sana söyleyemedim.

Ben, böyle yaşamaya alışık değildim.

Gözlerini ilk açtığında sadece gülümsemekle yetindin.

Ve ben birkez daha yenildim.

" İyisin. " diyerek gülümsediğimde başını sallamakla yetindin.

İyi değildin.

" Eve gidelim. " dedin pes edercesine.

Ama o eve varmak cehenneme adım atmaktan farksızdı.

Ama her şeyin neticesinde ne olacağı ortadaydı.

Bizim evimiz, bizim cehennemimizdi.

Biz oraya tutsaktık çünkü Tanrı bile bizi bu kirli dünyasına kabul etmemişti.

O gün eve giderken yolda kırmızı bisikletli bir çocuk gördün ve bana o bisiklete binmek istediğini söyledin.

İlaç paranı bile ödeyemedim Lalisa.

Sana paramızın yetmeyeceğini söyleyemezdim.

" Söz veriyorum. " dedim. " Sana birgün o bisikletten alacağım. "

Sana en başta söz vermemem gerektiğini iyi biliyordum.

Ama ben zor olanı seçtim.

Sana o gün ilk defa yalan söyledim.

stigma | liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin