lisenin ismini değiştirmek istiyorum çünkü KÖTÜ ÇOCUK hikayesiyle aynı olmuş farkında bile değilim arkadaşım dedi aslında orda ATAHAN KOLEJİ bende ATAHAN LİSESİ ama yinede okulun ismini değiştirmek istiyorum bana fikir verirseniz sevinirim :D
Arkamı döndüm ve off yine mi sen! Bay ukala konuşmasını bilmeyen ve bana "yürümeyimi unuttun" diyen çocuktu. Ama bu neden beni durdurduki şimdi gene ne yaptım acaba.Diye düşünüp çocuğa ne var bakışlarımdan birini attım.Çocuk benden bıkmış bir şekilde gözlerini devirdi. Ne yaptım ben şimdi.
"Nereye gittiğini sanıyosun?"
Bu soru karşısında afalladım.Neden böyle bi soru sorduki şimdi yoksa sapık filan mıydı acaba.
"Sanane"
diyerek geçiştirip gitmek istedim.Tam gitmek için sağa doğru kaymıştımki çocuk önümde bitti ve bu sefer gerçektende çok sinirli gözüküyodu. Yüz hatları sivrileşmişti,çenesinin altındaki kas seyiriyodu, gözleri öfkeden kararmıştı ve ellerini yumruk yapıp gözlerini dikmiş sinirli bir şekilde bana bakıyordu . Bu hali çok korkutucuydu bağazım düğümlendi resmen zorla yutkuna biliyordum.Çocukta öfke kontrolü sorunu vardı belliydi ve bide sapık çıkarsa başıma çok kötü bir bela almış olurdum.İçimden inşallah sapık değildir diye dua ediyodum. Çocuk sinirle soluğunu dışarı verdi
"Sana nereye gittiğini sordum"
Sinirden dişlerinin arasından konuşuyodu
"Şeyy ben Koray'ın yanına gidiyodum"
Sesimin kekeleyerek çıkmasına binton küfür yağdırdım. Çocuk bana şaşırmış bir şekilde baktı. Bunda şaşıracak ne vardı ki. Ama bu çocuğa katlanamıyodum ve cesaretimi toplamam lazımdı. İstediği kadar sinirlensin ama yinede benim onun karşısında küçük düşmemem ve cesaretimi toplamam gerekiyodu. Yani lafın kısası az önceki gibi kekelememem gerekiyodu.
"Sen Kora'yı nerden tanıyosun"
Çocuk hala şaşkındı. Az önceki gibi ona yenik düşmicektim ve cesaretimi toplayıp ona cevap verdim.
"Sanane"
Bu sefer çok ileri gittim galiba çünki çocuk üstüme üstüme yürümeye başladı ve o az önceki sinirli halinden daha sinirli görünüyodu. Anlındaki damar sinirden şişmiş ve belirginleşmişti. Çocuk üstüme üstüme yürüyünce korkarak bi kaç adım geriledim ve geri giderken birisine çarpıp elimdeki çorbayı bana sinirle bakan çocuğun üstüne döktüm
"Hasiktir!"
Gerçektende bu sefer sıçtım sıvadım. Çocuğun hasiktir diye bağırışını duyan herkes başımıza toplanmıştı. Etrafımızı insanlar sarmıştı ve meraklı gözlerle bizi izliyolardı
"Ben özür dilerim durda temizliyim"
diye kendimi affettirmeye çalıştım ama çocuk beni öldürücekti kesin. Bi anda çocuk beni tişörtümün yakasından tutup havaya kaldırdı. Etrafımızdaki insanların meraklı gözleri ve uğultuları artmaya başladı
"Sen ne yaptığını sanıyosun seni mahvedicem kızım hayatını karartıcam"
Şuan hertarafım korkudan titriyodu yutkunamıyodum hatta nefes bile almakta zorluk çekiyodum. Bir anda kalabalık kenara doğru çekilmeye başladı biri buraya doğru geliyodu ama korkudan bayılmak üzere olduğum için gözlerim bulanık görmeye başlamıştı o yüzden kim olduğunu seçemiyodum. Birden çocuğun elleri yakamdan düştü ve yere yığıldım. Birisi konuşmaya başladı
"Cenk ne yaptığını sanıyosun kendine gel o kızla daha çok işimiz var şimdi zarar vermek istemeyiz"
İşte bu ses,o bahçede gördüğüm ve sınıfta arka sıramda oturan çocuk yani Koray'ın ta kendisiydi ve az önce beni öldürcek olan çocuğun ismi de Cenk'ti. Ama bu olayların hepsinden daha önemli bişi vardı. Koray'ın benle ne işi vardı?
hikaye nasıl gidiyo :D
