chapter 11 "i'll get you wetter than ever💦"

2.7K 105 38
                                    

yorum yapmayi unutmayin my loverss

YENGE YENGE YENGEEE NE YAPTIN NEE

YENGE YENGE YENGEEE NE YAPTIN NEE

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

eniştemiz

eniştemiz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


ohhh🌊

***

"Katıldığınız için hepinize teşekkür ediyorum.."

Sıkıcı bir sunum daha bittikten sonra dosyalarımı topladım ve ayağa kalktım. Luke da toparlandı ve ayaklandı.

"Ben şunları bırakmaya gidiyorum." dedi Luke elindekileri göstererek.

"Tamam."

Onunla toplantı odasından çıkıp farklı  yönlere doğru ilerledik. Yapılacak bir sürü iş vardı ve ben hiçbirini yapmak istemiyordum.

Sıkıntıyla bir iç çekip kendi odama girdim. Girer girmez masamın üstündeki büyük çiçek demetini görmem bir oldu.

Ne?

Masama yaklaşıp çiçekleri elime aldım. İçinde bir yerde ufak bir not aradım, ve bulduğumda beyaz not kağıdını okumaya başladım.

"Dünyanın en güzel yengesine."

Şaşkınlıkla ağzım açılırken Zayn'in böyle bir çiçeği alacak parayı nerden buldu merak ediyordum.

Çantamdan telefonu çıkardım ve hemen Zayn'i aradım. Birkaç çalıştı açtı.

"Çiçeğimi almışsın yengeciğim."

"Sen ne yaptığını sanıyorsun!"

"Beğenmedi mi yoksa?" dedi sahte bir üzgünlükle.

"Zayn. Ya Luke benden önce görseydi!"

"Ne yaptım ki ben?"

"Beni çıldırtmak mı istiyorsun?"

"Çıldırsana hadi.." dedi gülerek.

Tanrım, sen bana sabır ver.

"Bir daha sakın böyle bir şey yapma."

Telefonu yüzüne  kapatıp masaya koydum. Notu yırtım ve çöpe attım. Ödüm kopuyordu Luke görür diye.

Çiçeği de çöpe atarken Luke içeri girdi.

Siktir.

"Hayatım o çiçek ne?"

Söyleyebilecek bütün yalanları düşünürken bir yandan da sakin kalmaya çalışıyordum.

Luke benden cevap beklercesine bakıyordu.

"Bende bilmiyorum herhalde. Yanlış getirmiş olmalılar. Neyse ben asistanıma bırakayım da kontrol etsin." dedim gülümseyerek.

Çiçeği kucağıma aldım ve panikle odamdan çıkıp uzun koridoru yürüdüm.

Strese girince elim ayağım birbirine dolanırdı hep ama belli etmemek için düzgün durmalıydım.

Asistanımın odasına neredeyse dalarak çiçeği masasına koydum. Şaşkınca bana bakıyordu.

"Bunu al ve hemen yok et." dedim sert bir şekilde.

"Tamam."




+

Neden Zayn'in kapısının önündeyim bilmiyorum.

Beni ona çeken bir şey vardı. Bu her zaman olmuştu. Şimdi de onun ilgisini görmek beni şımartmıştı, hoşuma gitmişti.

Yanlış yapmak çok doğru hissettiriyordu. Ve ben doğru hissetmek istiyordum.

Heyecan ve kararsızlıkla zili çaldı parmaklarım. Söyleyebileceğim bahaneleri sıralarken beklemediğim bir hızla Zayn kapıyı açtı.

"Geleceğini biliyordum."

Hiçbir şey demedim. Beni içeri aldı. Öylece dikiliyorduk.

"Bir daha beni rahatsız etmemen için seni uyarmaya geldim."

"Rahatsız mı oldun?"

Parmakları tüy gibi yanaklarımda gezerken nefesimi tuttum. "Benden rahatsız mı oluyorsun Dakota?"

"Zayn.."

Heyecandan yutkunamamıştım.

Elleri belime yerleşip sırtımı duvara dayamıştı. Boynumun iki tarafını da öptükten sonra yüzüme baktı.

"Yapma lütfen.." dedim inleyerek.

"Sen benden rahatsız olmuyorsun, sen kendinden korkuyorsun."

"Saçmalama."

"Zor olmuyor mu kendini bu kadar tutmak." dedi alayla.

Kışkırtıcı bir şekilde bana tamamen yaklaştı ve dudaklarımızı birleştirdi.

Gevşeyerek kendimi bıraktım ve kollarımı omuzlarına sardım. Bacaklarımı kaldırdığında ona yardım etmek için beline doladım.

Kalçamdan tutup beni taşırken ara vermeden öpüşüyorduk.

Topuklu ayakkabılarımı itekleyerek çıkardım. Çantamı da salondan çıkarken görmediğim bir yere attım.

Yatak odasının kapısını ayağıyla tekme atarak açtığında istemsizce güldüm. Ama artık ayrılmamız gerekiyordu, nefessiz kalmıştım.

"Dur." Dudaklarımızı ayırıp hızlı hızlı soluklanırken beni yatağa atmıştı.

Ağzımdan ufak bir çığlık çıkarken bu sert hareketlerine karşı fazla yükselmiştim.

Tişörtünü çıkarıp yere fırlattı ve yatağa çıkıp üstüme tırmandı.

"3. Kattan senin yüzünden atladım sen şimdi göreceksin."

Kahkaha attım.

"Gördüğüm kadarıyla bir yerin kırılmamış.." dedim  gülümseyerek.

"Benim bir yerim kırılmadı ama sen sakat kalabilirsin.."

"Ne?"

Çapkın bir gülüşle dizlerinin üstünde durup bacaklarıma oturdu.

"Zayn saçmalama."

"Camdan atlamış etkisi yaratacağım sana bebeğim hiç üzülme."

"Zayn.."

Siyah mini eteğimi ve arkasından da iç çamaşırımı indirip tepkimi ölçmek için bana baktı.

Gözlerimi kapatıp anın tadını çıkarmaya çalıştım.

Yüzünü bacaklarımın arasına gömmeden bana aşağıdan bir bakış attı.

"Seni her zamankinden daha ıslak yapacağım."


***

👅👅👅



shameless💋malik [tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin