10.BÖLÜM (FİNAL)

414 25 31
                                    


(Medyada Draco ve Hermione var. Baloda ki halleri.)

Cennette her şey aynıydı. Her şey çok güzel.

İnsana tuhaf geliyor değil mi? Her şeyin kusursuz ve güzel olması. Her an bir şey olacakmış, bir sorun çıkacakmış gibi geliyor değil mi?

Bu gerçekten tuhaf her şeyin iyi olması yani. Bu durum benim gibi şanssız insanlar için doğaüstü bir olay gibidir. Alışamazsın. Tedirgin olursun , korkarsın, kaybedeceğin bir şeyler vardır. Onun için korkarsın. Peki ya kaybedeceğin hiçbir şeyin yoksa . Peki ya sadece sen varsan ve yanında sana destek olan sahip çıkan kimse yoksa . O zaman ne yapardın?

Hermione ile Draco mutluydular. Evet şaşırtıcı bir şekilde ama gerçek. Yoksa gerçekten mutlu son diye bir şey var mıydı? Ya da bize mi öyle geliyordu?

"Draco bütün bunların bir rüya olup uyanınca dünyada olmaktan çok korkuyorum. "
"Dünyada ve sensiz olmaktan..."dedi Hermione. Korkuyordu her şey yolundaydı fazla yolunda bu da onu tedirgin ediyordu . Bir sabah kalkınca Draco'suz bir güne uyanmak istemiyordu. Bu sefer kaldıramazdı . Yapamazdı.

"Korkma Hermione . Her şey bizim aşkımız kadar gerçek. Ve bundan sonra daima mutlu olacağız. "

"Umarım gerçektir Draco ama sana olan güvenim sonsuz."dedi Hermione.

"Hermione sana açıldığım günü yani sevgili olduğumuz ilk günü hatırlıyor musun? " dedi Draco.

"Hiç unutur muyum? Her detayına kadar hatırlıyorum. "

~FLASHBACK~

Haziran ayının sonlarına doğruydu. Yıl sonu balosu için herkes bir hazırlık içerisindeydi. Hermione ne kadar baloya Draco ile gitmek istese de gidememiş çünkü onu baloya davet edememişti. Bu yüzden şuan Tom Riddle denen çocuk ile balo kapısından içeri giriyorlardı.

Hermione'nin gözü sadece bir kişiyi arıyordu. Draco. Ve bulmuştu. Yanında da o Astoria denen samimiyetsiz, gıcık ve ikiyüzlü kızı getirmişti.

'Keşke beni davet etseydi baloya 'diye geçirdi içinden Hermione .

Draco'nun da ondan bir farkı yoktu. 'Niye cesaret edip Hermione'yi baloya davet etmedim ki. Hemen Tom Riddle kapmış.'diyip içten içe kendini suçluyordu.

Herkes gelmiş slow bir müzik çalmaya başlamıştı. Tom ,Hermione'yi dansa kaldırmış ve beraber dans ediyorlardı.
Draco bu manzarayı görür görmez kendine geldi ve Astoria'yı dansa kaldırdı.

Tom ve Hermione'nin dans ettikleri yere yaklaştı. Bir dakika kadar dans ettikten sonra 'eş değişikliği ' deyip , Hermione'yi kendine çekti. Eli eline değer değmez kalbi anlamsız bir ritme tutuldu. Yaklaşık yarım saat dans ettiler . Sadece ayakları değil delicesine çarpan kalpleri de bu ritme ayak uyduruyordu .

"Hermione sana bir şey söylemek istiyorum." Dedi Draco. "Tabii ki de söyleyebilirsin Draco. " dedi Hermione.
"SENİ SEVİYORUM HERMİONE. "  Diye bağırdı anlamsızca. Sesi müziğin bile sesini geçmişti. Herkes onlara bakıyordu. Hermione mutluluktan havalara uçuyordu.

Sevdiği kişi onu seviyordu ve bu inanılmaz derecede güzel bir duyguydu. Daha fazla kendini tutamadı ve Hermione dudaklarını birleştirdi. İçerdi ki kimseyi umursamadan.

İşte o an dudakları birleşince onlar birbirlerine bağlanmışlardı. Ve bir daha hiç ayrılmayacaklardı.

~FLASHBACK SONU ~
 

Draco, Hermione'yi kendine çekti. Ve " Sen benim bağımlılığımsın." Dedi. Gerçekten de onlar birbirlerine bağımlıydı birbirlerini görmeden yapamıyorlardı.

Aşk zaten bir bağımlılıktı. Bir çeşit uyuşturucu. Çünkü uyuşturucu içen kişi etkisi geçene kadar ama aşık olan birisi sonsuza kadar kendine gelemiyordu. Onlar şuan oldukları yerde mutlulardı.

Ama dünyada olan arkalarında bıraktıkları insanlar hâlâ acı çekiyordu ama bir gün onlar da cennete gelip mutlu olacaktı. Çünkü acı çekmeden cennete giremezdin.

Artık final olduuu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Artık final olduuu.

Ödev yapmak yerine yeni bölüm yazıyorum. 👌

Umarım hoşunuza gitmiştir. Sevgilerle 😘

Oy verip yorum yapmayı unutmayın 😘

BAĞIMLILIK AUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin