Jisoo
sabah iğrenç alarmımın sesiyle uyandım ve güne küfür ederek ayağa kalktım.
dün biraz kötü olduğumdan lisa ben de kalmıştı ve yanına gittiğimde kocaman gülümsemesiyle kahvaltı hazırlıyordu.
"gerçekten gerek yoktu lisa ben hiçbir zaman sabahları kahvaltı yapmam."
"bu yüzden kafan çalışmıyor işte annem her zaman öyle der." dedi.
tepkisiz kalmıştım çünkü ne diyebilirdim ki? benim hiçbir zaman bana kahvaltı yapmadığım için kızan bir annem olmadı.
"yah özür dilerim jisoo gerçekten özür dilerim ah aptal kafam ne diye çeneni tutmuyorsun ki?" dedi kendi kendine kızan lisa.
"hey sakin ol ben çoktan atlattım hadi o kadar hazırlamışsın oturalım."
beraber kahvaltı yaptıktan sonra iğrenç üniformalarımızı giydik ve okula gittik.
öğle arasına girdiğimizde yemekhaneye giderken gözüm malzeme odasına kaydı ve içeride öpüşen bir çift gördüm tam iğrenerek oradan uzaklaşırken seslerini duydum.
"haneul beni deli ediyorsun?" dedi bir erkek hırlar bir sesle.
"daha bunlar ne ki bebeğim." dedi haneul ve ardından bir gülüş ekledi.
"peki ya taehyung?"
"ah o aptalı boşversene ne desem inanıyor zaten sadece zengin olduğu için onun yanındayım."
gerçekten iğrençti şu an gidip kızın saçını yolmak istiyordum ve ben de tam onların olduğu odaya girdim.
"ah pardon bir şey almak için girmiştim." dedim yapmacık bir üzüntüyle. ben gelince hemen toparlandılar.
tam çıkarken haneul kolumdan tuttu.
"bu gördüklerin aramızda kalacak eski dostum."
"biliyor musun haneul hiç değişmemişsin yine sen ve emir verme huyun hiç değişmeyecek misin sen?" dedim gözlerimi üstünde tutarak.
"sen bana karışamazsın" dedi sinirlendiğini belli eden bir sesle.
ona alaycı bir bakış attım."gerçekten değişmezmişsin" dedim ve tam çıkacakken arkamı döndüm.
"ha bu arada sevgilini aldattığını ona söylemem merak etme" diyip göz kırpıp odadan çıktım.
evet eskiden onunla arkadaştım hatta kardeş gibiydik ama o değimişti çevresi,hareketleri,karakteri adeta bir şeytan olmuştu ve kimse bizim eskiden dost olduğumuzu bilmiyordu.
olayı üstümden attıktan sonra yemekhaneye girmiştim ve taehyung'a yakın bir yere oturmuştum.
yemeğimi yerken bir çocuk taehyung'a bağırmıştı.
"yah kim taehyung bugün de orospu sevgilinle öpüştük." dedi.
taehyung hızla ayağa kalktı ve çocuğun yakalarından tutup duvara yapıştırdı.
"daha ne kadar iftira atmaya devam edeceksiniz ha!!"
çocuk piç bir şekilde güldü.
"bunlar gerçekler taehyung istesen de istemesende."
bu olaya daha fazla şahit olmak istemediğim için oradan ayrıldım ve taehyung'un engelini kaldırıp mesaj attım.
bilinmeyen numara: sen gerçekten körsün.
