Hafif bir baş dönmesi yaşadığımı hatırlıyorum, ve mide bulantısı.
Gözlerimi hafifçe aradığımda geldiğimi anladım, geçitten geçmiştik.
Muhtemelen şuan yıllar öncesinde, güçlerimi rahat bir biçimde kullanabildiğim çok mutlu olduğum zamanlardan anılar taşıyan evdeydim.
Evimdeyim...
Ayağa kalkmak için, yorganımı yana attığımda anneminde odada olduğunu gördüm.
Sesleri duyunca hızla gözlerini araladı.
-Annem- "kalkmıșsın"
-Anna- "Evet..."
-Annem- "Biraz ani olucak ama, okula geç kaldın."
-Anna- "Ne! Kaç gündür uyuyorum ki ben!?"
-Annem- "2"
Gözlerimi büyütüp oturduğum koltuktan fırladım.
-Anna- "Anne benim hiç kıyafetim yok!"
-Annem- "Sue dışarıda seni bekliyor."
Kalp atışlarım ritmini değiştirirken nefesimin kesilmesine sebeb olmuştu.
Sue şuan beni bekliyor muydu?
SUE?
-Anna- "Anne onunla GÖRÜŞMEYECEĞIM"
-Annem- "Geçmişi unutmanın sırası değil mi artık Anna?"
-Anna- "istemiyorum belkide unutmak?"
Annem sakin olmaya çalışıp, tavana baktı ve derin nefes aldı.
Tam annem ağzını aralamıșken, kapının sesi geldi.
-Annem- "Sonunda, suenin yanında bir şey dersen!"
Ve annem kapıyı açmaya gitti, sue... Annemle konuşup içeriye doğru bir adım attı. Gerçekten çok güzeldi hala. Çok güzel...
Sarı saçları ve mavi gözüyle kusursuz bir kızdı, bana doğru koşup sımsıkı sarılmıștı. Karşılık veremedim bile o an.
Sue kulağıma doğru fısıldadı ; "özür dilerim..."
Parfümü hala lavantalıydı.
-12 yıl önce-
-Anna- "bugün çok garip bir şey oldu sue"
-Sue- "Evi mi yaktın yoksa?"
Gülümseyerek sueye baktım.
-Anna- "hayır"
-Sue- "Asıl şaşırıcağın şey benimki, gücümü doğru dürüst kullanabiliyorum artık!"
Suenin sevinçli hali benide mutlu etmişti.
-Anna- "Gelen erry değil mi?"
Sue saçlarını düzeltip üstüne çeki düzen verdi.
-Sue- "Güzel miyim?"
-Anna- "Evet, ama neden-"
Erry bizi görünce yanımıza gelmişti, benim soluma geçip sohbet etmiştik.
-Erry- "Nasıl gidiyor?"
Ben konuşmak için ağzımı aralamıștım, ama sue benden önce davranmıştı.
-sue- "iyi"
Sue errynin saçıyla oynarken bende etrafıma bakınıyordum erry bana doğru dönüp konuşmaya başladı
-erry- "çok güzelsin"
Sue birden elini errynin saçından çekti, gözleri anında dolmuştu.
Erry elini elime uzatırken anında geri çekmiştim elini, elimi geri çektikten sonra etrafıma bakinmama rağmen sueyi bulamamıștım.
-2 gün sonra-
Okula artık sue olmadığı için, tek başıma gidip geliyordum.
Okulun girişine yaklaştığımda herkesin bana garip baktığını farketmiștim. Okulun içine girdiğimde panoda olan yazıları gördüğümde anında yere yıkılmıştım, bunlar gerçek olamazdı.
-ANNA NEDEN SÜREKLİ ELDİVEN TAKIYOR? BİZDEN BİR ŞEY Mİ SAKLIYOR?
(erry ve annanın el ele fotoğrafı)
(yiyorsa eldivenini çıkar!)
Okuduktan sonra gelen sesle azda olsa kendime geldim, yaşadıklarımın gerçek olmaması için binlerce kez dua ettim ama bu bir rüya değildi hepsi düpedüz gerçekti...
Karşı koridordan gelen sue bana doğru yürüyordu.
-sue- "oo kimler gelmiş?"
Sueninde benden bir farkı yoktu, onun sadece gücü farklıydı, o sevdiğine dokunabilirdi ama ben dokunamazdım. Dokunursam yakardım.
-Anna- "bunlar ne?!"
-sue- "yalan mı?"
Şuan herkesin içinde kavga ediyorduk, bir çocuk için...
-Anna- "lütfen"
-sue- "yalansa eldivenini çıkar"
Etrafımdaki insanlar çember şeklinde bizi sarmıştı, artık çok geçti.
Eldivenimi elimden çıkardım, ve suenin yanına merak dolu bakışlar altında geçtim.
-sue- "elini suya sok!"
Kovayı bana doğru uzatmıştı, eğer elimi suya sokarsam güçlerimin azalacağını hatta belkide yok olacağını biliyordu.
Yalvaran bakışlarla ona doğru baktım.
Elimi suya doğru sokarken ağzımdan çıkan çığlıklar ve gözlerimden çıkan yaşlar artık çok barizdi.
Bu çığlık içinde ölenlere gelsin...
-
Selam, duygusal bir bölüm oldu ama ağlamadım slxnqkxm, umarım beğenirsiniz :)
-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Element okulu
Fiksi IlmiahBaşkalarının bitiși bizim başlangıçımızdı. Başkalarının yanışı bizim korumuzdu. Başkalarının ağlayışı bizim Gülüşümüzdü.'