bıraktığım şarkı ile okuyun lütfen.
----------24 Kasım 2016.
yetatagie:
Bugün sevgili oluşumuzun birinci yılı olacaktı Jeon.
Dün Jimin ve Jin hyungum yanıma geldi.
Beni gördüklerinde korktuklarını söylediler. Göz altlarım morarmış ve rengim soluklaşmış.
Okula doğru düzgün gidemiyorum.
(09.15)Aptal Jeon iki kelime ile hayatımı mahvediyorsun sonra çekip gidiyorsun, bu haksızlık. Seni affetmeyeceğim. (09.20)
Bugün ilk tanıştığımız yere gideceğim.
Ayçiçeği tarlasına.
(09.25)Belki hatırlıyorsundur Jeon orada güzel anılarımız olmuştu. Bir tane ayçiçeği koparıp saçlarımın arasına yerleştirmiştin. O ayçiçeğini hâlâ saklıyorum fakat eskisi gibi değil Gguk. Çok kötü hâlde, tıpkı benim gibi.
(09.34)yetatagie
Bugün seninle beraber tekrar oraya gidip tekrar ayçiçeği koparıp saçlarımın arasına yerleştirmeni isterdim.
(11.47)
(mesajınız iletilmedi.)_______________
Taehyung telefonunu bir kenara bırakıp giysi dolabının önüne geçti. Tanıştıkları gün ne giydiyse aynısını giyecekti. Dolabını biraz karıştırıp buldu o giysilerini. O günden sonra bir daha asla giymemişti o giysilerini.
Gözyaşları yanağından hafifçe süzülürken o buruk bir gülümseme ile kıyafetlerine bakıyordu. Anıları aklından çıkmıyordu bir türlü, Jeongguk ile olan anıları onun için eşsizdi bırakmıyordu peşini Taehyung'un.
Düşüncelerinden kurtulup kıyafetlerini çıkardı ince bedeninden. Şu son zamanlar fazlası ile zayıflamıştı. O gün giydiği açık sarı tişörtünü ve altına giydiği bebek mavisi kısa kot şortunu üzerine geçirdiğinde aynadan kendine baktı. O zaman ona tam olan giysiler şimdi fazlası ile bol geliyordu.
Fransız model hardal rengi ressam şapkasını jeongguk'un her bir tanesine kıyamadığı kahverenginin en güzel tonu olan saçlarının üzerine yerleştirdi(giydi).
Lavaboya hızlı adımları ile gidip yüzüne su çarptı. Kendine gelmesi gerekliydi. Hâlâ içinde bir umut vardı Taehyung'un, Jungkook'un geleceğine dair. Belki Jungkook onu orada bekliyordur sanıyordu Taehyung.
Evinin anahtarlarını ve telefonunu aldı eline, temiz beyaz spor ayakkabılarını giydi ve evden çıktı.
---------------
yetatagie:
Şimdi evimden çıktım Gguk! Heyecanlı hissediyorum, umarım oraya gittiğimde süprizin ile karşılaşırım.
(12.13)
(mesajınız iletilmedi)___________________________________
Esmer beden sonunda otobüsten inmiş etrafa göz gezdiriyordu. Dışarıda esen şiddetli rüzgâr onun narin saçlarını savuruyor âdeta tapılası durdurtuyordu. Yürümeye başladığında gittikçe insanların azaldığı yerlere girdi. Uzun bir yürüyüş sonunda Jeongguk ile tanıştığı ilk yere gelmişti. Çoğu şey değişmemişti.
Buraya uğrayan pek bir kişi olmazdı, âdeta Jeongguk ve Taehyung'a özeldi. Beyaz tahta kapıyı yavaşça iterken sessiz tarlayı Taehyung'un ağlamaktan çıkan hıçkırıkları ve beyaz tahta kapının gıcırtısı kaplıyordu. Kapıyı arkasından kapatıp minik elleri ile gözyaşlarını sildi.
Taehyung ayçiçeklerinin içinde bulunan tahtadan salıncağa oturup parmak uçları ile sakince sallamaya başladı salıncağı. Aynı zamanda başını yere eğmiş Jeongguk ve onun şarkısını mırıldanıyordu. Saatler sonra Jungkook'un gelmeyeceğini anladı Taehyung. Ağlamaktan kısılan sesi ile konuştu minik beden. "Seni her şeyden fazla seviyorum."
Ve bir ayak sesi.-------
Gece gece bölüm atmayı severim. Tatlı rüyalar!💞