5 imiz de okula gitmeye devam ediyorduk fakat dersleri dinlediğimiz söylenemez. Hepimiz ruhsuzlaşmıştık, hiçbirimiz yemek yemiyorduk. Namjoon, Yoona, Jimin ve Jungkook'un notları düşmüştü, benim zaten kötü olan derslerim de pek bir değişiklik yoktu. Derslerim hala berbat. Taehyung'un notlarıysa tam tersi yükselmişti çünkü kafasını dağıtmak için ders çalışıyordu.
Günlerimiz böyle geçip gitti. Hoseok öleli 1 ay oldu, ama durumumuz olay dün yaşanmış gibi.
Yooona'nın evinde salonda oturuyoruz. Yoona, Taehyung, Jimin, Jungkook ve ben televizyon izliyoruz. Aslında izliyoruz denemez. Filmin konusunu sorsanız anlatamam, sadece boş boş ekrana bakıyorum.
Namjoon da kitap okuyor. Aslında onun da okuduğunu zannetmiyorum, kitabı eline aldığından beri aynı sayfaya bakıp duruyor.
Namjoon elindeki kitabı bırakıp bize döndü.
"Hep böyle oturacak mıyız? Bir şeyler yapalım."
Dediği şeye göre yüz ifadesi isteksiz görünüyordu.
Yoona bıkkın bir ses tonuyla konuştu. "Ne gibi bir şeyler?"
Namjoon yukarı çıktı ve elinde ne olduğunu anlayamadığım şeylerle geri döndü ve elindekileri Yoona'ya uzattı.
"Bunun gibi bir şeyler"
"Otel mi? Bunları nereden buldun?"
"Çaldım... Nereden olacak satın aldım."
Biletleri Yoona'nın elinden alıp incelemeye başladım, sonra Jimin benim elimden alıp incelemeye başladı.
Normalde olsa heyecanlanırdım fakat şu an hiç canım istemiyordu.
Jimin fazla heyecanlı olamayan bir ses tonuyla konuştu. "Bana uyar"
"Bana da uyar" Dedi Jungkook.
"Tehyung gözlerini televizyondan ayırmadan konuştu. "Olur, günlerdir ders çalışmaktan sıkıldım"
"Evet, kafamızı dağıtırız iyi olur" Dedi Yoona.
herkes gözlerini bana çevirdi, cevap verme sırası bendeydi.
"I-ıh istemiyorum"
=-=-=-=-=-=-=
"İSTEMİYORUM DEDİM! BIRAKSANIZA BENİ! YA!"
Şu an ne mi oluyor? Hemen anlatayım.
- Ben istemediğimi söyledikten sonra odama çıkıp valizime eşyalarımı yerleştirdiler, annemi aradılar ve şu anda beni zorla evden çıkarmaya çalışıyorlar- Kısaca böyle anlatılabilir.
"Bırak şu kapı kolunu!"
"İstemiyorum dedim neden zorluyorsunuz"
"Çünkü sensiz gidemeyiz"
"Neden sizinle gelmem için beni zorluyorsun?"
"Çünkü sen bizim umudumuzsun ve sen olamadan gidemeyiz"
Bir anda aklıma Hoseokla olan konuşmamız geldi ve o anda kapı kolunu bıraktım.
Herkes şaşkınlıkla bana bakarken soğuk bir ses tonuyla "Tamam ha gidelim" Dedim ve evden çıktım.
Araba'nın yanında kısa bir süre bekledikten sonra diğerleri de geldi ve yola çıktık.
"Yolculuk kaç saat sürecek? " Diye sordu Yoona.
Namjoon gözünü yoldan ayırmadan cevap verdi. "1, 2 saat falan"
Bütün yolculuk boyunca şarkı dinleyerek dışarıyı izledim. En sonunda otele gelebilmiştik ve ben hâlâ konuşmuyordum.
Jimin'in elinden valizimi almaya çalıştım, ama sadece çalıştım. Olsa kartlarını aldıktan sonra odalara çıktık.
Ben Yoona'yla, Namjoon Jungkook'la, Taehyung sa Jimin'le kalıyor.
Odaya gider gitmez kendimi yumuşak yatağa bıraktım.
"Gerçekten otele geldik ve sen uyumayı mı seçiyorsun? "
'Evet'i anlaında başımı salladım.
"Yol boyunca hiç konuşmadın, hâlâ da konuşmuyorsun."
Omuzlarımıza silkip elimle 'git' işareti yaptım ve Yoona'ya sırtımı dönüp gözlerimi kapattım.
En son Yoona'nın iç çekme sen ve kapının açılıp kapanma sesini duydum.
_-_-_-_
Arkidişler ben bir şey fark ettim, ben hikayeyi buraya atmadan önce bir deftere yazıyorum ve defterde 70. Sayfalardayım. İlk bölümleri okuduğumda bu bölümlere göre fazla sıkıcı ve amatörce geliyor ama bu bölümden itibaren çok daha güzel olacak. Bundan önceki bölümlere kanmayın ve okumaya devam edin :)