Yapay Özgürlük

3. Bölüm - Bozuk Bot

   Liza karakola geldi. Aklının bir kenarında sabah kaldırımda ona dik dik bakan bot vardı. Karakolda garip bir telaş vardı. Liza'nın kim olduğunu çıkaramadığı bir adam da oradaydı. Masasına doğru yaklaşıp iş arkadaşına sordu Liza:

-Kim bu adam?

-İç işlerinde çalışıyormuş, önemli biri.

-Neden buradaymış?

-Bilmem, bizim bilmemiz gerekmiyor.

-Neyse, yeni dava var mı?

-Evet, cinayet. Adamın kendi evinde.

-Ne zaman gözleme gideceğiz?

-Şimdi..

Olay yerine gittiler, kimliklerini gösterdikten sonra eve girdiler. Bir yetişkin, bıçaklanarak öldürülmüş, ev leş gibi alkol kokuyor ve dağınık. Belirli yerlerde boğuşma izleri var. Liza etrafa bakınırken kanla karışmış "mavi kan" gördü. Botların çalışması için gereken sıvıya "mavi kan" deniliyordu. Liza yeterince delil toplayınca yaşanılan şeyleri tekrar canlandırmak için mekanın etrafına hologram projeksiyonlarını yerleştirdi. Telefonundan bir program kullanarak bunları çalıştırdı. Yeniden canlandırmada gözüktüğü kadarıyla, kurban botu bir sandalye kullanarak dövüyordu, içkiliydi. Bot en başta tepki vermemişti çünkü buna programlanmıştı. Bir süre sonra korteksi kırmızı renge yükseldi. Korteks maksimum öfke seviyesine ulaştığında bot çoktan mutfaktan aldığı bıçakla adamı bıçaklamaya başlamıştı bile. Liza gördüklerine inanamadı. Botun kodları kırılmış ya da bozulmuştu. Onu bulması gerekiyordu çünkü bozuk olduğu için birçok şeye zarar verebilirdi. Hemen nereye gittiğini bulmak için düşünmeye başladı. Ön kapıdan çıkmış olamazdı çünkü polis kapıyı kırarak girmişti. Arka bahçeye koştu ve çamurlu bahçede ayak izlerini taradı. Bahçede hiç ayak izi yoktu. Bot hala evde olmalıydı. Evi baştan aşağı dolaştı, bakmadığı bir tek çatı katı kalmıştı. Çatı katına yavaş yavaş çıktı ve köşede yere oturmuş bozuk botu gördü. Bu davayı kapatması gerekiyordu bu yüzden uzlaşmayı tercih etti. Botla konuşarak onu sakinleştirdi ve sorgulanacağını söyledi. Memurları çağırdı ve botu sorguya aldılar.