YÜZLEŞME CESARETİ

47 5 0
                                    

Internetin başına geçip araştırdıklarımı okuyunca olduğum yerde dondum kaldım. İnsanlar ne hale gelmişti. Neredeyse kurtulan yoktu. İçenlerin neredeyse tamamı kendini bırakmış ölmeyi bekliyordu. Yayınlanan haberler, satanlar, içenler, o suratlar, ileri yaşlarda oluşan vücut şekilleri, yaralar saymakla bitmiyordu. Rüzgar bu hale mi gelecekti yani? Yoo bu asla olmayacaktı.

Çünkü ben ona deli gibi aşıktım ve onu çok seviyordum.  Okuduklarımın içinde bazı hikayeler beni o kadar çok etkilemişti ki içim acımıştı. Kurtulmak istiyorlar ama bunu yapamıyorlardı. Sırf bu illete ulaşmak için karısını kızını kardeşini pazarlayan insanlar, en başta kendi evi olmak üzere sayısız soygun yapanlar, daha kolay ulaşmak için karşısındakini alıştırıp onlara satanlar.. Okudukça ruhum sıkılıyor gittikçe karanlığa gömülüyordum. Rüzgar asla onlar gibi olmayacaktı... Olmamalıydıda...

Bu konuyu yeniden konuşmalı ve onu bu pislikten kurtarmak için ne gerekiyorsa yapmalıydım. ''Buna hazırmısın Melek?'' diye kendime sorduğumda EVET HAZIRIM diyebildim.

Akşam olduğunda eve dönerken klasik mesajlarımı atıyordum. Rüzgar birşeyleri toplamaya çalışıyordu. Aramızda eroine dair hiç bir konuşma geçmiyordu. Kenidini bana karşı mahçup hissediyordu, farkındaydım. Üstüne hiç gitmedim ama öğrendiklerim yüzünden onunla konuşurken ya onlar gibi olursa diye boğazıma düğüm düğüm birikiyordu.

Aramız düzelmişti, herşey eskisi gibi olmuştu bir iki gün içinde ama bu konuyu mutlaka tekrar konuşmamız gerekiyordu. Mutlaka... Bir akşam yine buluştuk. İÇTİM dediği günden sonraki ilk yüzyüze gelişimiz olacaktı. Beni gelip iş yerinden aldı ve yine Aşık tepesine gittik. Ankara'da yaşadığımızdan kış erken gelmişti ve hava ayazdı. Arabadan hiç inmedik. kuytu bir köşeye çekip orada herşeyi konuşacaktım onunla.. Ağzımdan ilk çıkan şey;

-Neden? oldu.

Gözlerini hafifçe kısarak bana doğru döndüğünde mahcubiyetinin yüzüne yansımasını gördüm. Gözleri dolmuş sadece bana bakıyordu.

-Lütfen anlat, anlat ki biliyim herşeyi ve gerçekten sana yardım edebileyim.. Kızmadım sadece şaşkınım Rüzgar. Dinliyorum hadi başla. Dedim.

Kafasını arabanın koltuğuna yaslamış tavanı seyrediyordu. Boynunu büküp bana doğru kafasını hiç kaldırmadan yandan bi baktı ve tekrar tavana yöneldi başlattı anlatmaya;

-Hayatımı mahveden bir kız oldu. Tam 6 yıldır bu illetle yaşıyorum. Beni aldattığında bu civarda bir parktaydım, onu gördüm. Gördüğüm yerde de başladım zaten. Etrafımda zaten çok fazla vardı kullanan. Kaçmam imkansız değildi ama benim o anı kafamdan silmek için bişeylere ihtiyacım vardı. Esrarla başladım ilk, sonra yetmedi büyüttüm, yetmedi daha da büyüttüm, yetmedi en sona kadar ulaştım eroinle tanıştım. Ailem sadece esrar olarak biliyor.  Çok uğraştılar ama hiç biri umrumda değil. Bunu kullanan insanların gözü bundan başkasını görmüyor zaten. Adeta duyguların alınıyor ve hep karanlıkta etrafı kontrol ederek yaşıyorsun. İçmediğim her an deliriyorum sanki..... dedi.

O zaman anladım ki aslında hiç bırakmamıştı. İçimden kopanlar tarifsizdi. Ben bu adama aşık oldum o da bana  ama o bana karşı sözünü tutmamıştı. Yalan söylemişti.Durdum dediklerini düşünüyorum aynı zamanda ne demeliyim diye geçiriyorum içimden.

- Eğer bırakmazsan ben seninle devam edemem, bitmek zorunda kalır. Seni çok seviyorum ama biz laylaylom aşk yaşımızı geçtik ve bu ilişki devam edecekse evlilikle sonuçlanmalı. Bende seni babamın karşısına bu şekilde çıkaramam Üzgünüm.. Dedim..

Bir süre sessizlik oldu ve yine ben o sessizliği bozdum. Zaten konuşmasını devam ettirmek istemedim çünkü duyacaklarımı daha fazla kaldıracak dermanım kalmamıştı. Ya "hayır bırakmayacağım" derse diye kendimi yemeye başladım. Eğer böyle bişey söylerse sevdiğim hayatımda ilk kez aşık olduğum adama veda etmek zorunda kalacaktım.

-Evet cevap bekliyorum. Bişey demeyecek misin? Kurtulman için bu yola birlikte baş koyalım mı? Yoksa ben yanından ayrıldıktan sonra bir daha asla görüşmemek üzere veda mı edelim?

BeyazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin