En son soyunma odasında üstümü giyiniyordum. Dur bisaniye ben çıplaktım.yani atletizm vardı sadice. Sen beni gördün demi?"
"dua et ben gördüm. Başkası görmedi.
" niyeki sende yabancısın. "
" hiçte bile aslında en yakınınım.zaten başkasını göndermedim. Senin müsait olmadığını düşünmüştüm. Allahtan ben gelmişim. "
" niye senin dışında kimse göremez? "
" çünkü!?!! "
"çünkü ne? "
"çünkü seninle sınıfta birtek ben doğru dürüst konuşuyorum. Çoğu kişiyle konuşmuyorsun. En iyi arkadaşınım bu Yüzden yani. "
Büyük bir hayal kırıklığına uğramıştı bir an belkide bana aşıktır diye düşünmüştüm ama yanlış düşünmüşüm .
" Asya beni duyuyormusun ? "
" hı... Pardon seni duymamışım daldım biran. "
" kendini nasıl hissediyorsun diyorum. "
" he iyiyim. Bu arada sen iki gündür burada mı bekliyorsun beni?"
"evet yani sabahları okula gidiyorum akşam buraya geliyorum. Yarın taburcu olursun uyandınya."
"umarım taburcu olurum. Çünkü hiç hastane çekicek havada değilim."
"umarım, umarım.bu arada saat gecenin üç buçuğunda niye kalktın ne güzel uyuyorduk. "
Bir an gözlerim sımsıkı tutulmuş elime kaydı. Birden elimi çektim. Mirza şaşırmış bön bön bana bakıyordu. "şey Mirza biz arkadaşlık için fazla yakınız. Dedim.
" kusura bakma öyle tutmuşum."
"önemli değil ama dediğim gibi bir arkadaş için fazla yakınız. Bu arada neden bayılmışım? "
" heh. Gelelim şu konuya 27 saat aç kalmayı nasıl başardın Asya?
Valla doktor bile şok oldu en az yedi tane serum yedin onu söyliyim. Ama bundan sonra sürekli gözümün önünde olucaksın . Ben seninle ilgilenicem. İyi bir üniversiteye gitmek istiyorsan çalışmalısın. Çalışmak içinde dinç olmalısın dinç olmak içinde aç kalmaman lazım. "
" haklısın. Özür dilerim senide derslerinden uzaklaştırdım demi?"
"benden değil kendinden özür dile Asya. Kendine zarar veriyorsun vazgeç artık. Seni sevmeyen insanlar için parçalama kendini."
"tamam. Haklısın bundan sonra dikkat ederim. Kimse içinde üzülmem. Heveslik değil ömürlük olsun isterdim ama olmadı. Ne yapıyım?"
"wn iyisi hayatı akışına bırak. Eminimki karşına çok güzel yürekli bir insan çıkar."
"tamam haklısın."
"artık uyu. Hem yarın pazar ben seni eve götürürüm."
"tamam uyuyorum."
"iyi geceler"
"sanada"
*****
Sabah saat 07.30'da uyandım Mirza yine kafasını karnımın üstüne koymuş yatıyordu. Elimde sımsıkı tutmuştu. Galiba ben onu seviyordum yani şey gibi... Eee... Aşk gibi. Ama olmazdı birdaha duygularıma yenik düşüp bu hayatı zindan edemezdim kendime...
Mirzanın hareketlenmesiyle gözlerimi yumdum. Uyandığımı görürse kızar diye düşündüm. Yavaş yavaş doğruldu ama elimi hiç bırakmıyordu . Yavaşça yaklaştı nefesini yüzümde hissedebiliyordum .saçlarımı kulağımın arkasına doğru attı. "seni çok seviyorum Asya. Çok güzelsin. Keşke o cesareti bulup sana uyanıkkendw bunları söylesem. Ama korkuyorum eski sevgilinden sonra bana güvenemezsin diye korkuyorum. Galiba en güzeli şimdilik sessiz kalmak."
Elime ufak bir öpücük kondurdu. Sonra ayağa kalkıp odadan çıktı. Gözlerimi açtım. Yavaşça doğrulmaya çalıştım ama olmadı,en iyisi mirza'yı beklemek diye düşündüm. Birazdan Mirza içeri geldi.
" uyanmışsın. Günaydın prenses. "
" sanada günaydın. Neredeydin?"
"kantine gittim, birazdan kahvaltı getiricekler."
"tamam. Mirza?!?"
"efendim senden birşey istesem?"
"tabiki prenses emrinize amadeyim."
" doğrulmama yardım edermisin?
Sıkıldım yatmaktan."
"tamam. Gel bakiyim."
Yavaşça beni koltuk altımdan kaldırdı.hafifçe doğrulttu. Nefeslerimiz birbirine karışmıştı.Allahım bu nasıl bir kokuydu??
Sanki dünyanın en güzel kokusuydu.
Yazardan:sevgili okurlarım bugün bir değişiklik yaptım ve iki bölüm yayınladım oy veren herkese teşekkür ederim.
