Ölmek istiyorum,artık dayanamıyorum,ben neden yaşıyorum? Neden yaşıyoruz?
Boğuluyorum, Sanki çıkamıyorum denizden,ruhum sıkışıyor,gittikçe kötüleşiyorum. Zehirleniyor, gittikçe batıyorum. Bütün nefretimi kusuyorum. Ve ben iyi olamıyorum.
''Ne yani baban iflas mı etti'' derken sesinde ki tonu acırmış gibiydi. ''Öyle gözüküyor'' diyerek cevap verdim Ceren'e bakmadan.
''Üzülme her şey iyi olacak'' diyip elimi tuttu. ''Sanmıyorum,hayatım hep kötü şeyler üzerine kurulu'' diyebildim fısıldayarak.
Ben mi şanssızdım,yoksa hayat bana acı çektirmek mi istiyordu?
Yağmur el sallayarak yanımıza geldi. ''İdal neden dün gelmedin? Çok üzüldüm.'' dedi üzgün bir ses tonuyla. ''Çok yorgundum,kötü hissediyordum,gelemedim o yüzden'' Yağmur yüzümü inceledi ''İyi misin sen? Ölü gibisin kızım!'' diyerek bağırdı.
Ben iyi değilim diyerek haykırmak istiyordum,bağırmak kurtulmak istiyordum.
''Sadece babam iflas etti,mutluyum'' dedim alaylı sesimle. Yağmur, Ceren'e ve bana baktı ''Ne'' dedi o gülüşü kaybolurken. ''Evet iflasın eşiğindeymiş,ne olacak bilmiyorum.'' diyerek ayağa kalktım ''Neyse sınıfa çıkalım artık''.
Hayatın bana yaşattığı acıları kenara atıp düşündüm,evet onu düşündüm. O siyah adamı.
Zilin çalışı ile kafamı kaldırdım. Ders bitmişti. Ceren bana dönerek ''İstersen kafeye gidelim biraz rahatlarsın'' dedi. İstemiyordum bunca şey olmuşken rahatlayacağımı da düşünmüyordum zaten. ''Eve gideceğim yapmam gereken işler var.'' diyerek sınıftan çıktım.
Şimdi neredeydi acaba? Bana yaşattıklarını unutup gitmiş miydi?
Eve gelip zili çaldım,kapıyı annem açmıştı ''Hoşgeldin Prenses yollarını gözledik'' diyerek güldü. Gözlerimi devirip evde ki kalabalığa baktım ''Evde misafir mi var?'' diyerek soru yönelttim. Annem kafasını onaylar bir biçimde salladı. İçeri girip çantamı masaya bıraktım. Babam birileriyle konuşuyordu,biraz daha yaklaşıp yanlarına gittim. Aldırış etmeden yukarı çıkıyordum ki,onu gördüm o siyah adamı.
Beynim şok dalgasıyla uyuştu,o olamazdı değil mi?Bu bir kabus olmalıydı.Bana dönerek gülümsedi,o siyah gözleriyle bana baktı. Siyah ceketi,siyah gömleği,siyah pantolonu,siyah ayakkabısı... O buradaydı. Siyah adam.
Hep böyle olurdu,hayat normalmiş gibi gider,kötü olur,sonra size bir darbe yaşatırdı. Ne yapmıştım? Bunlara hak edecek ne yapmıştım ki ben? Kimin günahını çekiyordum? Annemin veya Babamın? Ruhum sanki bedenimden uçmuştu.
Hayat acıdır,insanlar gibi sadece acı.
24.11.19
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İçimdeki Şeytan
Teen FictionYardım et,ölüyorum yavaş yavaş boğularak ölüyorum,nefretinle ölüyorum,kininle ölüyorum,bugün de senin için ölüyorum. ''Atakan'' derken acı çekerek ağlıyordum,yapamıyordum olmuyordu. ''Ağla,bugün doyasıya ağla bir daha hiç ağlamayacakmış gibi ağla''...