( Jennie'nin dilinden )
Yatağımdan güç alarak ayağa kalktım ve gözyaşlarımı silerek banyoya doğru ilerledim.
Haftalardır iyi olduğum tek bir günüm olmamıştı.
Beni sevdiğini zannetmiştim ama Jongin'inde dediği gibi o asla bana gelmemişti.
Lisa'yı unutmak için benimle oynamış mıydı? O böyle bir şey yapar mıydı ?
Kendime gelmeyi beklediğim süre zarfı boyunca kimseye yan gözle bakmamışken onun yaptığı ne kadar doğruydu ki ? Neden bize ihanet ediyordu? Neden bunu yapmıştı?
Biraz zamana ihtiyacımı olduğunu söylemiştim o günden beridir hiçbir şey istediğim gibi ilerlememişti. Ona alıştığımı anlamıştım. Saçma düşüncelerimi atmam gerekiyordu.
Ama ne abim ne de Jongin bana destek oluyordu. Annemle konuştuğumda yine beni değil abimi haklı buluyordu.
Taehyung'a güvenimi en çok onlar zedeliyordu.
Kendimi eve kapattığım onca gün sonra abim hava almak için dışarıya çıkmamızı söylemişti. Başta istemiyordum ve gitmeyecektim.
Keşke, gitmeseydim.
Onu böyle hatırlamak, Jongin'in haklı olduğunu bilmektense onu hatıralarımdaki gibi yaşatmayı yeğlerdim.
Odama geldiğimde kapıyı kapattım ve üzerine kilitleyip gizlediğim tabloyu çıkardım. Bitmemiş tabloyu uzunca seyrettim. Gözlerimi yumdum ve simasının zihnimde belirmesini bekledim. Başaramadım. Gözümü her yumduğumda Lisa'ya sarılışı gözümün önünde canlanıyordu.
Dolan gözlerimle tabloyu uzunca seyrederken çalan kapı sesiyle tabloyu ters çevirdim ve kolumun tersiyle gözyaşlarımı silip kapıyı açtım.
Jongin yüzüme halime acırmış gibi uzunca baktıktan sonra içeriye girmek için izin aldı. Onun yüzünüde görmek istemiyordum ama sanırım şuan ihtiyacım vardı.
İçeriye girdiğinde kapıyı tekrar üzerine örttüm ve çarşafı dağılmış yatağıma oturmasını bekledim.
" Kendini onun için üzdüğün yetmedi mi ? " diye söze başladığında ona cevap vermek yerine bitiremediğim tabloyu kendime doğru çevirdim.
Bitiremiyordum. Doğum gününe yetişmesini umduğum resme eskisi gibi heyecanla bakamıyordum.
" Yeteneğin güzelmiş ama..." durdu ve birkaç saniye bekledi. " resmettiğin kişi bunu haketmiyormuş gibi."
" Kes sesini. " diye sesimi yükselttiğimde birkaç saniyede olsa göz göze geldik. " Bana, bize karışman yetmedi mi ? Sus artık."
" Jennie. " ellerini omuzlarımda hissettiğimde yanımda olmasını umursamayarak gözyaşlarımı serbest bıraktım. " Haklı olmam canını yakıyor değil mi ? "
Haklı olması zerre umrumda değildi. Beni öldüren onun düşünceriydi zaten. Ona olan güvenimin zedelenmesinde parmağı olan tek kişi yine oydu.
Bir gün de olsa bir yıl da olsa seni beklerim, diyen sevgilime ne olmuştu peki? Beni sarmalayan kolları başka bedenleri sarıyordu.
" Ağlama lütfen. Hiçkimse için ağlamana değmez. Onun için hiç değmez. "
Bu gözyaşlarımın sadece onun için olduğunu düşünüyorsa yanılıyordu.
" Onun için ağlamıyorum. " dediğimde ellerinin omzumdan çekildiğini hissettim. " Her şeye rağmen senin haklı olman ve benim hâlâ onu düşünmemin acınasılığına ağlıyorum. Bana olan ihanetine ve ona bu yolu benim açmış olmama. Size ve düşüncelerimi öldüren fikirlerinize. Ama en çok kendi halime."
Canım çok yanıyordu.
" Doğru olan hisler, acıtır Jane. Doğrular her zaman acıtır. Hiçbir bahar mevsimi sonsuza kadar sürmez. Kelebeğin bile gölgesi vardır. Hayal ettiğimiz kişiler, hayalimizdeki gibi çıkmayınca anlarız bunu. "
Adım seslerini duydum sanırım odadan çıkıyordu. " Bugün Japonya'ya geri döneceğim. Umarım onu unutur ve kendine yeni bir sayfa açarsın. " Kapıyı kapatacekken durdu.
"Ve teklifim hâlâ geçerli kabul etmeyeceksin ama seni mutlu edeceğime inanmanı istiyorum. Eğer ki - "" Bende geliyorum. " diye kesmiştim sözünü. Yeni bir sayfa. İşte ihtiyacım olan tek şey buydu. O beni unuttuysa bende onu unuturdum. Kendimi onun için seferber etmek yerine, ondan kaçardım.
Doğru olan belki de buydu.
Tabloya son kez baktım.
Onunla beraber zihnimi öldüren düşüncelerimide gömecektim.
Finalde görüşürüz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
crystal snow | taennie
Fanfictionjendeukie: seni ilk radyoda çalan şarkınla tanıdım. jendeukie: ve o gece sabaha kadar, o şarkının tekrardan çalmasını bekledim. tamamlandı. angst. © yosia, 2019. [ Kim Jennie ✘ Kim Taehyung ]