( Taehyung'un dilinden )
" Adım gibi eminim. " dedim Jimin'in karşışında volta atarken. " Yemin ederim bizi kesin yanlış anladı Jimin."
" Sakin olur musun lütfen."
" Sakin filan olamıyorum. " karşısına oturdum ve elimi şakaklarıma çıkardım. " Karşımda öylece dururken ona gitme diyemedim. Ona hiçbir şey diyemedim. "
" Taehyung. " oturduğu koltuktan kalkıp yanıma oturdu ve kollarını omzuma sardı. " Sevgilisi olduğunu söylüyorsun. Sana ihanet ettiğini bile bile arkasından gitmediğin için mi üzülüyorsun? Haklı olan sensin. Kendini onun için üzmemelisin. İkinci kez bir başka kadının seni üzmesini izlemek istemiyorum. "
" Bana söylemesi gerekirdi değil mi ? Söylese ona kızamazdım bile. "
" Hâlâ kızmıyorsun. "
Başımı gömdüğüm yerden çıkarıp ona çıkarttım ve kendini geriye çekmesini bekledim. " Yanına gitmeliyim. Onunla konuşursam anlayacaktır. Beni anlar değil mi ? "
" Taehyung o seni unuttu. Neden hâlâ kendini açıklamak istiyorsun? "
" Unutsaydı beni öyle görünce koşarak yanımdan uzaklaşmazdı. "
" Hep böyle mi yapacaksın? "
" Nasıl? "
" Sana hakettiğin değeri vermeyen insanları gözünde büyütecek misin? Dostum. Sadece kendini üzersin. "
Ama onu üzmek istemiyordum.
" Onunla konuşacağım. " diyerek ayağa kalktım. Böyle beklemekle hiçbir yere varamazdım.
" Ne dersem diyeyim yine kendi burnunun dibine gideceksin değil mi ? " diye soran Jimin'e cevap vermek yerine fortmantoya astığım montumu üzerime geçirdim. Bu burnumun dibine gitmek değildi. Bu kalbinin sesini dinlemekti.
Dışarıya çıktım. Soğuk havayı umursamadan ona doğru koştum. Aradaki mesafeyi umursamadan gururumu bir saniye bile düşünmeden ona doğru koştum.
Evlerinin önüne geldiğimde üşüyen ellerimi birbirine sürtüp dağılan saçlarıma elimden geldiğince şekil vermeye çalıştım. Kapıyı çalacağım sırada kapıyı Jennie'nin annesi açtı.
Gülümseyip başımı eğdiğimde, sadece yüzüme baktı ve hiçbir şey söylemeden çöpleri kapının önüne bıraktı.
Kapıyı kapatacakken elimle durdurdum ve " Sorumu mazur görün ama içimde kalsın istemem. Jennie evdeyse on- "
" Evde değil. "
" Ne zaman gelir tahminen. "
" Gelmez. "
Anlamadığıma dair kaşlarımı çattığımda derin bir nefes verdi. Beni gördüğü için sinirlenmiş gibi bir hali vardı.
" Jennie. Abisi ve Jongin ile Japonya'ya gitti. " yüzümü inceleyerek yüzünü ekşiltti. " Doğru olanda buydu zaten. "
Ve kapıyı sertçe suratıma kapattı.
Hiçbir şey söyleyemedim. Söylediklerine inanmak istemedim.
O, böyle bir şey yapmazdı ve ben buna inanmak istememiştim.
O gelirdi. O beni asla terk etmezdi.
Lisa'yı bana unutturan o değil miydi ? Her şeyin geçeceğini söyleyen o değil miydi? Aynısını şimdi onun yaptığına inanmak istememiştim.
O beni geride bırakıp hiçbir yere gitmezdi.
Kendimi kandırdım çünkü bu bana göre dünyanın en güzel yalanıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
crystal snow | taennie
Fanfictionjendeukie: seni ilk radyoda çalan şarkınla tanıdım. jendeukie: ve o gece sabaha kadar, o şarkının tekrardan çalmasını bekledim. tamamlandı. angst. © yosia, 2019. [ Kim Jennie ✘ Kim Taehyung ]