Unutacağım, öyle unutacağım ki birçok şeyi aynı hataları yapacağım. Mesela aldanmayı unutacağım ve yeniden insanlara güveneceğim. Yalnızlığın acısını unutacağım ve gene seveceğim. Hayat bu, günün yarısı gibi. Bir yanı gündüz bir yanı gece. Bir gün, o kadar unutacağım ki her şeyi, gece gelip çattığında sabah olmayacak sanacağım. Belki bu evden taşınacağım. Yeni bir mahallem olacak. Fırın köşe başında değil, ara bir sokakta olacak. Eve gelirken, ekmek almayı unutacağım. Manav mahallenin başında değil, uzağında olacak. Ekim ayı, mandalina kokusuyla uyanmayacağım ve mandalina kokusunun sabah mutfağı sarmasını unutacağım. Kim bilir, belki bu evin adresinin yarısını unutacağım. Hayat bu. Unutacağım. Karanlığı, geceyi, acıyı, sızıyı… Daha büyüklerini çekeceğim belki unutana kadar. “bu kadarına da dayanamam” diyeceğim, yeri gelecek. can bedenden çıkmadıkça, acının sabırdan başka kafisi yok. Kaldırmamam dediklerimi unutacağım. Gitmez dediklerim gidecek, bitmez dediklerim ansızın bitecek. Tükenmez kalemler tükenecek, kağıtlar sararacak. Ben onları da unutacağım. Mektupların yerini unutacağım. Arayacak ve kendime kızacağım. Tarihleri unutacağım. Ne kadar unutursam unutayım, bir dal sardunya da, bir tomurcukta hep hatırlayacağım şeyler olacak. İzi kalacak. Biliyorum. Hepsinin değil, bazılarının. Ben yaranın acısını unutacağım, ben yaranın hikayesini sileceğim ama izi kalacak. Tuhaf, aşkın, sevginin ardında, onca güzel şey dururken soluk, yürek burkan bir yara izi kalacak. Onca şiir değil, onca cümle değil hepsini de bir dal sardunya hatırlatacak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOL YANIM(tumblr)
Teen FictionMenfaatlerle dolup taşmış ciğerleriniz. ansızın bir hoşçakal kurşununa,sarılıp veda ettim bütün sokaklarına. Ben artık seni sevmek istemiyorum. Ben artık bile bile canımı yakmana izin vermek istemiyorum. Ben artık her seferinde içimde seni aklayıp k...