Kırık bir kalp

233 18 1
                                    

Odamda sabaha kadar ağladım. Canım öyle yanıyordu ki. Sanki biri kizgin bir demiri  kalbime sokmuş gibi.

Aklıma geldikçe dedikleri kafaya yiyecek gibi hissediyordum.

Bir süre daha agladim. Kendimi toparlamam gerekiyordu.

Madem bana güvenmiyor- bunu söylemek bile paramparça ediyor.

Yataktan zor da olsa kalkıp banyoya girdim. Soğuk suyu açtım. Içimdeki o acı belki biraz geçer diye.Ama bir işe yaramadı.

Banyodan titreyerek çıkıp üstümü giyindim.

Siyah taytla uzun mavi bir kazak giydim.

Saçlarımı kurutmayı gereksiz buldum.

Aşağıya inmek istemiyordum. Onu gorursem canim daha cok yanicak ama evde durursam daha kotu olucam.
Daha ne kadar kötü olunursa.

Üzerine siyah kapüşonumu alip ciktim odadan.

Merdivenlerden inerken salona baktım göz ucuyla.

Emir koltukta oturuyordu.
Dun gece bıraktığım yerdeydi hala. Üzerini de değiştirmemiş. O da mı uyumadı acaba?

Düşündüğüm şeylerin saçma olduğunu farkedip indim aşağıya.

Kafasını çevirip bana baktı.
Ben hemen çevirdim kafamı. Ayakkabilarimi giyip çıktim evden.

Biraz yürümeye karar verdim. Evin az ilerisinde bir göl vardı oraya doğru yürümeye başladım.

Gölün yanına gelince çimenlerin üzerine oturdum.  Güvenmiyor...

Bu kelime aklımdan çıkmıyordu sanki biri bu sesi kaydedip tekrar tuşuna basmış, beynimde çalıp duruyor.

Kafayı yememek için müzik açtım.

Mithat can özer - Ateş böceğini dinlemeye başladım.

Gözlerim yine dolmaya başladı. Herşey bu kadar basitmiydi  onun için?

Artık herşey üstüne gelmeye başlıyordu. Ben onun için en büyük korkumu yendim, ona güvendim.
Herşeyi göze aldım!

O ise beni dinlemedi bile. Belkide beni gercekten sevmiyor.
Sevse inanırdı, beklerdi. Kafayı yicem ya!

-Lanet olsun!!

Diye bağırdım

-Nefret ediyorum! Artık rahat bırakın beni! Rahat bırakın !!

Artık dayanamıyorum. Yaşadıklarını kaldırmaya gücüm yetmiyor. Sadece huzur istiyorum.

Hıçkırarak ağlıyordum.

Ne kadar o halde oldum bilmiyorum. Hava kararmaya başlamıştı.

Benim ne o eve gidicek ne de Emir i görücek halim yoktu.

Telefonum çalıyordu ama açmak istemiyordum

Kimseyle konusacak halim yok.

Tekrar çalmaya başlayinca ekrana baktim.

Selin arıyordu.

Meşgule atıp ekranı kapattım.

Telefon ısrarla çalmaya devam edince oflayıp telefonu aldım.

Selinle kerem aramış. Acmazsam rahat vermiyceklerdi. En iyisi mesaj atmak

"Dışarıdayım, işim var."

Dedim kısaca

Hava iyice karamıştı yıldızlar gözüküyordu.

Aklıma benim intihar ettiğimi dusundugu an geldi. Beraber bakmıştık bu gokyuzune. O benin tek yildizimdi.

KUTUP (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin