Hadi Canım Sende

Garip Sesler

Omg annemim sinirli suratı

Hiçbirşey olmamış gibi davranıcaktım yoksa iki saat dır dır. anahtarı aramaya başladım. Çantamda anahtardan başka herşey vardı. Yüzüme çarpan sarı ışıkla kafamı kaldırdığımda annemin sinirli suratıyla karşılaştım. "Bana bak iggy milletin arabasına binmemeni kaç kez söyledim! Anladım hadi zackin arabasına bin ama başka kimsenin arabasına binme sabret biraz 16.  yaş  geldiğine arabanda ehliyetinde olacak!" Dedi kaşını kaldırarak "odana çık yemeğini caterina getirir odana, telefonunu ver çabuk" diye de ekledi. Ya bu kadın ne istiyo benden? Sadece eve bıraktı. "Odama seve seve çıkarım ama telefonu vermem! Anne bak yan evin wifi şifresini kırdırtma bana o kadar interneti kapattırıyosun telefonda internet paketi var" dedim sinirli şekilde ama  illahi kavga çıkarıcak! Ağzını aralamışken diyeceğini beklemden koşaraka üst kata odama çıktım ve kapıyı kitledim. Annemle babam boşanmış ve nefret ediyolardı birbirlerinden. Babam annemi bir kadınla aldattı ve evlendi bende o zamandan sonra muhattabı kesmiştim ama o beni hala usanmadan nasılsın diye arıyor ve sürekli kargoyla para gönderiyo bende bi köşede harcamadan biriktoriyorum. Lazım olur yani alıp atıcak halim yok para sonuçta her bir sikime yarıyor.

Yağmur damlaları camlara pat pat diye çarparken dolu yağmaya başladı bende bu sesle birlikte mutfaga indim kahve yaptım. Kapı çaldı hemen koşmaya başladım kapıya, beklediğim biri yok ama kapı açmayı çok severim, Yeni yüzlerr. Açtığımda 45 yaşlarında bir adam elinde çiçek ve çok resmi gözüküyodu. Arkama döndüğümde annemin ağzı kulaklarında sarıldı elinde çiçeği aldı "ben hazırım bak tanıştırayım kızım iggy. Katyi zaten tanıyosun ama... oda arkadasında kalıyor." Dediğinde suratımdaki nefreti hissediyordum ve kısa sürede kendimi topladım "merhaba adım avril. Sizin adınız ne" dedim elimi uzatırken. "Benim adımda james memnun oldum" dediğinde küçümseyerek baktım. Anneme baktığımda çok mutluydu biliyodu kızacağımı ama ne demişler; Sevdiğine yakın, düşmanına daha yakın ol. Annemi her erkekten ayırdığım gibi bu adamdan da ayıracaktım. Annem ceketini giydikten sonra siktir olup gittiler bende kahvemi alıp odama çıktım.

Siktir et dediğiniz zaman genelde size acı veren bir şeyi, bir bağınızı salıverirsiniz.

Siktir et dediğiniz zaman, hayatın akışına kendinizi bırakırsınız, yapmak istediğinizi yapmaktan vazgeçer, hep yapmak istediğinizi en son yaparsınız. Başkalarını dinlemeye bırakır kendinize kulak verirsiniz.

"Siktir et" hayat felsefem sadece bu. Ama bazen siktir etmek her şeyin çözümü değildir. Hayatımda her zaman kendimi düşündüm kimse umrumda değil! Herkes kendini düşünse aslında kimse başkalarını da düşünme konusunda hiçbirşey yapmaz. Gözlerimi kapadım ve zacki gerçekten seviyormuyum diye düşünmeye başladım.

Sabah caterinanin müthiş kahvaltı kokularıyla ayağa kalktım hemen elimi yüzümü yıkadım sofraya oturdum. Katy vardı sadece annem yoktu. Caterina kahvaltı tabağımızı hazırlarken mesaj geldi

Gönderen: hayatım

Mesaj: bende seni

Niye böyle bişey yazdığını anlamaya çalışırken bir mesaj daha geldi

Gönderen: hayatım

Mesaj: Tamam ben öyle derim :*

Geri mesaj atmadım anlamadım dediklerini ama bende seni ne olanilir ki tek açıklaması var...

Koşarak yetiştim taxiye. Yolda giderken mesajları düşünüyodum. Kime atabilirdi ki bende seni diye.

Okula geldiğimizi anladım yine gözler üstümdeydi. Ismini bilmedigim dün beni bırakan çocuğun arkadaşıyla arabada sohbet ediyodu hande. Bu kız sevgilisiz duramıyor aq ya. Siklemeden yoluma devam ettim önümden kıvırta kıvırta ruby geçti. Beni görmemişti "ruby pist kız" dedim sinirli bir şekilde. Şimdi soz diceksiniz bu nası sinirli konuşma ama işte arda oluyo böyle. "Aaa görmedim seniii" dediğinde çevreme baktım herkes sineme bakıyordu. Kızlar kıskanç erkekler abazan bir şekilde. Bu kızın götü çok kalktı ama neysee... "ruby sınıfa siktir git" dedim ve koluna çarpıp geçtim.

Sınıfa girdiğimde gözler üstümdeydi gene gene gene en arka köşeye oturdum. Dünkü çocuk geldi yavaşca "chris" dedi yüzüne anlamsızca baktım bi süre "tanıştığıme memnun oldum, sende meşhur iggy olmalısın" diye de ekledi. "Memnun oldum chris" chrisini bastırarak söyledim. Tek kaşını kaldırdı "hadi uza zack gelicek" dedim göz kırpıp sırıtarak. Bir hışımla kalkıp ceketini düzeltip göz kırpıp gitti.

Bana sabah gelen mesajları düşünürken zack girmesiyle hande hariç tüm kızlar bakmaya başladı " hoop ne oluyoruz güzellikler" diye bağırdığımda herkes önüne döndü. Zack geldi yanıma oturdu. Ruby pis pis etrafa bakıp somurtuyordu. Zack zaten telefonu elinden düşürmüyordu. 2 dakika geçmeden kalktı rubynin arkasındaki sıraya oturdu. Hoca girdi herkes kalktı ama ben uyuklamayla meşguldum hoca en köşede ve arkada oturduğum için görmedi. Zaten önümdeki dingillerden görmüyodu. Evet tarih dersi yani uyku zamanı.

Usul usul derste uyurken nöbetçi öğrenci girip uykumun içine etti. "Oggy olon modoron odosono golsin okol socomleri icon" dedi. Evet bu salak çocuğun dediklerini anlamış ve usul usul kalkıp kapıya ilerlediğimde "bende adayım" diye bi ses duydum. Miley'nin çocuksu ince sesiydi bu. "Tomom sonde gol" dedi besli camışş. Kalkıp doğruldu "hay hay ama sen burdan kış uykusuna geç 6 ay ben nöbetçilik yaparım" dediğinde sınıftaki herkes yarılmaya başlamıştı. Sınıftan çıktık koridorlardan geçtik az gittik uz gittik dere tepe düz gittik. Müdürün odasına girdik müdür iki saat boş boş konuştu sadece "miley, iggy kız başkanlığı için kavga yok! Kavga çıkaranı adaylıktan çıkarırım" dediğini hatırlıyorum.okulda bir kız başkan birde erkek başkan seçiliyo. Erkeklerden gene zack aday. Müdüre hala konuşurken kapı açıldı zack ve chris di gelenler. Erkek adaylar gelmişti ve arkada her zaman ki gibi ismini bilmesiğim inek vardı. Her sene katılıyo ama en düşük oy alıyo.

Hoca tamam siz çıkın dedi. O anda okul çıkış zili çalmıştı tuvalette iki saat makyaj yapıp çıktığımda sınıfa gittim kitaplarımı aldım yürümeye başladım.

Garip sesler beynimi cırmalıyordu, nasıl diyim garip sesler işte. Yaklastıkça sesler artıyordu. okulda bu sesler tabii ki garip gelmisti ama sokakta veya evdede gelseydi aynı tepkiyi verirdim. Müdürün sıkıcı konuşmalarını dinledikten sonra eğer tahmin ettiğim şeyle karşılaşırsam psikolojim sikilip atılırdı. Hadi tamam anladım okulda yiyişirsin anladım da resmen sevişiyolarmıs gibi seslerdi bunlar.  Okulda kimse kalmamıştı. Kulağımı dayağımda seslerin depodan geldigini anladım. Okulda düşmanlarım vardı ama sevenlerim kadar çok değildi! depoya 2 giris vardi hemen obür kapıya yöneldim kulagımı dayadığımda sesler az olduğu için telefonumun video kısmını açtım. Eğer düşmanımsa çok işime yarayabilirdi. Kapıyı araladım içeriye baktım ileride sıraların olduğu yerde olamlılardı. kitaplıklar uzun dolaplarin arkasina geçtim ve derin nefes alıp kameramla döndüğümde şok üstüne şok geçirdim.

Tahmin ediyosunuzdur yeni bolumu ama neysee takiptee kalin ve yorum atin :* insallah zamanla buyucez