Merhaba Jeongguk
Bugün işim yüzünden derse gelemedim
Ve bütün gün seni düşünüp durdum
Ancak ders bitimi kafeye geldin
O sırada arka bahçedeydim ve sigaramı yakmak üzereydim
Hızla yanıma geldin ve sigarayı çantama koymak zorunda kaldım
'Burada ne işin var Gguk?' dediğimde 'Neden derse girmedin?' diye sorarak beni cevapsız bıraktın.
Sana diyemedim
'Sen gittikten sonra ben yetim kaldım. Teyzem on sekiz olana kadar baktı sonra da evden attı. Beş parasızım ve bu yüzden üç işte birden çalışıyorum.' diyemedim
'Mesaim vardı.' demekle yetindim sadece
Bana bağırdın
'Zaten zenginken neden boktan bir işte çalışarak dersleri kaçırıyorsun?!'
Yavaşça gülümsedim. Göz kapaklarım artık kapanmak istiyordu, çok yorgundum
'Canım istiyor.' dedim sessizce 'Molam bitti. Mesaim var.'
Onu ertelediğimi sanarak içeri girdim ve siparişleri masalara dağıttım
Sıra oturan Gguk'a geldiğinde, bana çelme takıp limonatayı üzerine düşürmemi sağladı.
Bilerek yapmıştı
Hızla özür diledim ve üzerini silmeye başladım
Ancak o bana bağırdı ve patronumu çağırıp beni işten attırdı
Eşyalarımı topladıktan sonra eve giderken yanıma gelip
'Bu kıyağımı unutma.'
Dedi
Ancak bilmiyordu
Bilmiyordu ki ben onun yüzünden önümüzdeki ayın yemek ücretini ödeyemeyedim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[Lιмεяεисε]あLιsκοοк
Fiksi Penggemar"Limerence, tutkuyla aşık olma haline denir." Lalisa Manoban'dan Jeon Jeongguk'a mektuplar [Diary] Cover by: @Gahashira 2019|©haneullius