Bu evren sonsuz muydu? Aşk sonsuz süren bir şey miydi? Hiçbir şey için sonsuz diye bir şey yoktur. İnsanlar birer sahtekâr olmuşlar. Herkesi kolayca kandırabiliyorlardı. Ne kadar kolaydı değil mi birini kandırabilmek, o da bu hikâyede kandırılan olu...
Kalbi acıyordu. Böyle yaşamayı o mu seçmişti? Hayır onu bu yaşama itmişlerdi. İğrenç yalanlar, kimsenin kaldıramayacağı oyunlar. Herkesin hayatında bir dönüm noktası vardır. Mahinev'in hiç olmamıştı,olamamıştı. Onun hayatı ellerinden kayıp gitmişti. Zorla almışlardı ondan. Ne acıdır değil mi sevdiğinin ellerinden kayıp gitmesi?
Şirkete gelmişti. Bomboştu. Bir nevi korkuyordu da, karşısına nelerin çıkıcağını bilmiyordu. Yine de emin adımlarla yürümekten kendini alıkoyamıyordu. Danışmaya gitti. “Merhaba benim randevum vardı”. Dedi. Danışmada ki kız şaşırmıştı. Bu kadar güzel bir kız görmemişti hayatında. “Ah! Merhaba Mahinev GÜÇLÜ değil mi?” dedi. “Evet, benim” dedi Mahinev. Patronun odasına doğru götürüyordu danışmada ki kız. Kapıyı açtı, ve içeri girdi. Yerine çakılıvermişti. Konuşamıyordu. Bu olamazdı, imkânsızdı. Mirza Eroğlu. Yeraltı ismiyle “GECE". Gecenin Siyahında Boğan Adam...
Ne yapacağını bilmiyordu Mahinev. Sevdiğinin katili tam karşısındaydı. Adam onun sevgilisi olduğunu bilmiyordu . Bir zamanlar Asaf GÜÇLÜ için çalışıyordu. İyi bilirdi Asaf Bey'i. Dediğini yapmazsanız anında ailenizle tehdit ederdi ve öldürtürdü. Kızın gözlerine baktı adam, hayatında hiç üşümediği kadar üşümüştü. O okyanus gözlerde boğulmuştu. Adam güzel baktı kadın nefretle...
Karşısında ki adam sevdiğini elinden almıştı. Nasıl onun şirketinde çalışabilirdi. Arkasını dönüp hızlıca uzaklaştı şirketten. İçi gidiyordu. Nasıl hissedeceğini o ‘da bilmiyordu artık. Hissetmeli miydi? Şuan tek hissettiği şey koca bir yalnızlık. Sahile gitti. Oturdu kayalıklara bağıra bağıra döktü içini, en sevdiği arkadaşına. “Neden?!” diye bağırdı ilk. Ardından “Bana neden bunları yaşatıyorsun Evren? Görmüyor musun? Dayanacak gücüm kalmadı!” diye bağırdı. 4 saat orda oturup içini döktü. İnsanlar deliye bakar gibi bakıyorlardı. Dışarıdan tam da öyle görünüyordu. İşte o an Mahinev bitmişti...
Dayanamıyordu artık. Bu sefer kalkıştığı intiharı bitirecekti. Kararlıydı. Bilmediği bir şey vardı. Adam gittiği zamandan beri onu araştırıyordu. O an kötü bi his doldu içine. Nedensizdi. Telefondan sağ kolu olan Aras'ı aradı. “Hemen Mahinev GÜÇLÜ’nün nerde olduğunu bul bana!” dedi ve telefonu kapattı. Biliyordu bir şey olacaktı hissediyordu. Adamın hissettikleri hep çıkardı. O an telefonuna mesaj geldi. Okuduğu gibi kalkıp yola koyuldu. Mahinev bir uçurum kenarındaydı. Oraya nasıl gittiğini düşünüyordu adam. Bilmediği bir şey vardı, her şey için geç olabilirdi...
Mahinev ve Mirza arasında neler olacak?
Mirza gerçekten katil mi?
Mahinevsandığımız kadar masum mu?
Babası bu kadar kötü müydü?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
