ÜVEY ABİM

Nişan

Üvey abimle tanışmamızdan sonra tam iki hafta geçti. Ben, Öykü ve Dicle abla ( Meriç'in annesi. ) gelin odasındayız. Öykü ve ben Dicle ablanın duağını takıp babamı beklemeye başladık. Tam o sırada kendime son bir kez daha bakıp elbisemi düzenledim.

Elbisemde tek beğenmedim şey kollarıydı. Ben tüylü şeyleri pek sevmedim. Öykü beni kolumdan tutup çekmesiyle irkildim. " Aşk sana bir şey sorucam. Şimdi hani buraya baban, Uraz ve Meriç gelip bizi alıcak ya. Sen Meriç'in koluna girsen. Bende Uraz'ın. Lütfen bugün ona karşı ne hissediğimi söylemek istiyorum. Onu beklersem ohooo. Lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen. "  Hayır ya. Beni şu Meriç le papaz etmeyin abi. Neyse Öykü'nün kalbini kıracağıma kafamı kırarım daha iyi. Öykü ye döndüm ve tamam anlamında kafamı salladım. Uraz'a bir mesaj yolladım ve cevabı hemen verdi.
" Uraz Öykü sana bugün açılıcak. O sana açılmadan sen açıl. Haa bu arada o yanındakine söyle onun koluna girmeye meraklı değilim. Bunu sırf sen ve Öykü için yapıyorum. " Öykü ve Uraz olmasa kesin benim elimde kalırdı. Bırakın koluna girmeyi yüzüne bile bakmazdım.  Öküz işte ne olucak.

" Aşk sen ciddimisin. Yaşasın be abi.  Sevdiğim kız bana açılıcak. O bana açılmadan ben ona açılıcam. Haa bu arada Meriç Başaran seni bana sorup duruyo. Işte nasıl bir kız, nelerden hoşlanır, foblileri nelerdir, sevdiği yemekler nelerdir.  Valla bıktım.  Ya bu çocuk seni tanımaya çalışıyo. Ya da seni nasıl gıcık edeceğini düşünüyo. Ama sen merak etme.  Ben asla ona söylemem. Sır. "

Beni neden merak etmişki.  Bak şimdi çok merak ettim.  Neyse yakında öğreniriz nasıl olsa. 'Sen bu çocuğa başka gözle baksana . Abin olamayacak kadar yakışıklı. 'ne ben söylemedim onu. Kim söyledi. 'Ay inanmıyorum.  Hangi insan iç sesini unutur.  Cevap veriyorum Aşk hanım. 'ya sen kaç gündür nerdesin.  Hem doğru konuş.  O senin üveyde olsa abin salak. 'Yok anam yok. Ben bu çocuğa vuruldum. Benim için onunla dans et lütfen lütfen lütfen bak Valla sen ne istersen onu yaparım . 'Ayyyy insanı zıvanadan çıkartma be. Zaten istesemde istemesemde ben o çocukla dans edicem. Keşke ayağım kırılsa da onunla dans edemesem. Yada bir dakika ya benim niye ayağım kırılıyor. Onun ayağı kırılsın. Kapı tıklandığında düşüncelerimden kurtulup hep birlikte "gel . " dedik. Üçümüzüde birbirimize bakıp kıkırdadık. Kapı açıldığında sırasıyla babam, Uraz ve Meriç içeriye girdi . Babamı öyle görünce gözlerim doldu. Bu hiç normal değil. Benden söylemesi. Babam Dicle ablanın yanına geldi ve anlını öptü. Dicle abla " Seninle bir ömür. " diyip birbirlerine sarıldılar. Uraz Öykü'nün yanağından öptü ve kısık bir sesle "seni seviyorum Öykü. Benimle birlikte bir ömür varmısın. " diyip Öykü'nün önünde diz çöktü. İkiside birbirlerini çocukluğundan beri tanır. Uraz cebinden çıkardığı yüzüğü Öykü ye uzatarak bağırdı. " Öykü benimle evlenirmisin? " diye sorunca ben bile şok oldum . Bu kadarınıda beklemezdim. Öykü birden çığlık atıp "EVET EVET EVET. " diyince hepimiz alkışladık. Onlar adına çok mutlu oldum. Meriç koluma girip "Hadi o zaman bistler bizi bekler . " diyince yine yine ve yine şok oldum. Cidden ben ne diyorum ya.  Tamam yakışıklı olabilir. Ama o benim abim. Öyle değilmi? Giydiği smokinin düğmelerini ilikleştirdi ve bana dönüp sadece gülümsedi. Bende ona gülümsedim ve dışarıya çıktık.

Adım adım içeriye doğru ilerlerken sanki kötü bir şey olacakmış gibi hissettim. Sanki biri beni takip ediyormuş gibi . Meriç ellerini belime yerleştirdiğinde irkildim. Sonra bende ellerimi boynuna doladım ve kalp atışlarını dinledim. Benim kalbim kadar hızlı atıyordu. " Umarım dans etmeyi biliyorsundur güzelim. Bak eğer bilmiyorsan beni rezil etme."  " Ha! Ben mi dans etmeyi bilmiyorum. Bence bir daha düşün abicim. Ve ayrıca benimle iyi geçin seninle aynı evde  kalmak zaten sinirlerimi bozuyor. Ondan sonra da benim aynamı kırdın unutmadım. Sahi benim aynamdan ne istedin be cani." Dediğimde ayağım burkuldu ve tam düşecekken belimdeki eller beni kucağına aldığında sadece Meriç'e bakmakla yetindim. Tamam ben istedim ayağımın kırılmasını ama şimdi değil. Onu sımsıkı tutarken bir elinide bacaklarımın altına koydu. Beni odama çıkarırken herkesin gözü bizim üzerimizdeydi. İnanamıyorum ya adamın dokunduğu her yerim cayır cayır yanıyo be. Beni hızla yatağa oturtup yanıma oturdu. Elindeki kremi bileğime sürerken dudaklarımdan bir inleme çıktı. O kadar acıyordu ki daha fazla dayanamayıp Meriç'e sarıldım. Ne olduğunu anlamaya çalışırken oda bana sarıldı ve saçlarımı öpüp "Çok sakarsın güzelim ben orda olmasam kesin düşüp bir yerini kırardın. " diyip kahkaha attı. Mübarek ben de en güzel günümde düşmesem olmaz zaten. Al dansta yarım kaldı. " Ahhhh! Bileğim çok kötü. " " Tamam sen burda bekle beni hemen geliyorum. " dedikten sonra mutfağa doğru ilerledi. Sanki bu halde bir yere gidebilicem ya. Elinde sargı bezi ve başka bir kremle geri geldi. Yanıma gelip yatağa oturdu. Ayağıma kremi sürüp özenle sardı. Bense sadece aval aval baktım. İçeriye Öykü ve Uraz girdi. " Bakıyorum da abi kardeş iyi geçiniyor. " diyip yanıma oturdu Uraz. Saçımı koklayıp öptükten sonra Uraz la Meriç dışarıya çıktı. Bende üstümdekilerden kurtuldum. Öykü birden çığlık atıp bana sarılınca bende çığlık attım. Uraz ve Meriç içeriye girdi. Yerden geçen küçük şeyle Öykü ye baktım. " Ya Öykü sana inanmıyorum yaa. Sırf bir fare için ödümü kopardın. " diyip ondan uzaklaştım. Meriç kolumu tutup beni banyoya koyduğunda şaşkınlığımı üzerimden atıp ona dik dik baktım. Sonra fark ettim ki üzerimde sadece ilk çamaşırlarım var. Hemen Meriç'i dışarıya çıkartıp pijamalarımı giydim. Ve çıktım.

Bileğim hâlâ ağrıyordu. Onun için topalıyordum. Birden Meriç beni kucağına alıp yatağa yatırdı. " Üzerine fazla basma. Neyse uyu artık . İyi geceler tatlı rüyalar güzelim. " diyip anlımı öptü. Vay be ilk defa kendimi bu kadar rahatlamış hissediyorum. Ben ona neler dedim be dans ederken. O bana nasıl davranıyor. Şu anda acayip derecede kendimden utandım be abi. Pikeyi üzerime örtü ve kapıyı kapatı. Çok yorulduğumdan olsa gerek direk uykuya daldım.