4. BÖLÜM

12 2 0
                                    



  Gözlerimi açtığımda saat ikiye geliyordu. Daha önce hiç bu kadar uyuduğumu hatırlamıyorum sanırım gerçekten çok yorulmuşum. Yorganı ayağımla iteleyerek üstümden attım bu alışkanlığımdan asla vazgeçmeyecektim.

Sarsak adımlarla banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. Saçlarım berbat surumdaydı kabarmış ve karma karışıktı. Doğru ya dün saçlarımı taramadan ıslak yatmıştım. Oflaya poflaya saçlarımı taramaya başladım bazen saçımı kökten kesmek istiyorum sonra kıyamayıp vaz geçiyorum.

Saçlarımın kabarıklığını gidermek için saçlarıma tepeden sıkı bir balık sırtı ördüm işe gitmeden önce açabilirdim. Odaya geçip üstüme vazgeçilmez siyah pantolonumu giyip üstüme de bulduğum ilk sweati geçirdim. Kendime çalıştığım bara yakın bir ev bulamam lazımdı. Sonuçta gece geç saatlerde çıkıcaktım. Telefonumu şarjdan çıkartıp çantama attım iş kıyafetlerinide çantama atıp hızlı adımlarla otelden çıktım.

Yaşlı amca bu gün yerinde değildi. Umursamayıp temiz havayı içime çektim. Ev bulmam lazımdı. Çalıştığım barın etrafına bakınsam iyi olacaktı sanırım.

O sokak senin bu sokak benim saatlerdir geziyordum. Ama burası
fazla dökük ve hurdaydı. Sonunda çokta harabe olmayan bir binadaki kiralık yazısı dikkatimi çekti sanırım bu sefer olacaktı ve çalıştığım barın 2-3 sokak aşağısıydı. Adımlarımı hızlandırıp ara sokağa girdim ama girmemle durmam bir oldu.

İlerde bana doğru koşan iki oğlan vardı ve sanırım birinden kaçıyorladı. Biri omzuma çarparak koşmaya devam etti hadi ama beni görmüyormuydu.

-Hey! Yavaş ol.
Az önce bana çarpan çocuk sanki çok kötü bir şey söylemişim gibi bir anda durup bana baktı şaşırmışa benziyordu yanlış bir şey mi demiştim. Yoo sadece yavaş olmasını söylemiştim. Yanındaki arkadaşı da aynı şekilde şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Bana çarpan çocuk kaşlarını çatıp bana doğru bir adım attı.
-Sen..sen bizi görebiliyor musun?
Şaşkın şaşkın karşımdaki adamlara baktım görebiliyor musun derken ne demek istediğini anlamamıştım.
-Anlamadım, görebiliyor musun derken karşımda benle konuşan birini neden görmeyeyim ki?

Benim sözüm üzerine ikiside birbirine anlamayan bakışlar attılar ve sonra geri bana döndüler. O sıra bana çarpan kumral çocuğun gözleri boynumdaki kolyeye takıldı ve içinden bir şeyler söyleyerek yanındaki arkadaşına tekrar baktı. Ne olduğunu anlamamıştım. Gitsem iyi olacaktı.

Arkamı dönüp binaya doğru hızlı adımlarla yürümeye başladım. Arkamdan adın ne diye bağırdıklarını duydum ama umursamadan binaya girip kapıyı kapattım. Az önce ne olduğu hakkında hiç bir fikrim yoktu. Neyse ne diyerek merdivenleri çıkmaya başladım sonunda daireye geldiğimde kapıda kiralık ev için yan daire ile görüşün diyordu. Yan dairenin kapısına gidip kapıyı tıklattım ve beklemeye başladım.

Kapıyı yaşlı tatlı bir teyze açmıştı saçlarına beyazlar düşmüş gözlerinde yılların yorgunluğu var gibiydi.
-Merhaba teyzecim. Yandaki kiralık daire için konuşacaktım da.

Teyze bir süre beni inceleyip en son gözlerime baktı neden herkes bana garip garip bakıyordu hiç bir fikrim yoktu.
-Tek mi kalıcaksın?
-Evet efendim.
Anladım dercesine kafasını sallayıp içeri geçti ve benimde gelmemi isteyen bir işaret yapıp kenara çekildi. Ayakkabılarımı çıkartıp içeri girdim. Arkamdan kapıyı kapatıp teyzenin geçtiği odaya gittim ve karşısına oturdum.
-Buraya bir çok kişi geldi iti kopuğu hiç bitmez buranın eğer eve her gün bir erkek getirmeyeceksen istediğin zaman eve geçebilirsin.
-Yok teyzecim ne erkeği ben işime yakın bir ev arıyorum sadece.

Anladım dercesine başını sallayıp ayağı kalktı ve eski bir dolaba doğru yürüyüp çekmecesini açtı. İçinden bir anahtar çıkartıp tekrar karşıma oturdu.
-Bu evin anahtarı evin içinde bir çok eşya var zaten istediğin zaman gelip yerleşebilirsin.

Sonunda kalabilecek bir evde bulmuştum ve kirasıda ban göre çok uygundu teşekkür edip binadan çıktım saate baktığımda küçük bir panik dalgası yaşamıştım. Nalet olsun geç kalmıştım. Ama neyseki bar buraya yakındı. Koşar adım bara doğru gitmeye başladım.

Tam vaktinde yetişmiştim kapıdaki dev adamlara kötü bakışlar atıp içeri girdim bana göre gerçekten dev gibiydiler. İçeri girdiğimde küçük bir insan topluluğu gördüm sanırım onlarda garsondu. Benim geldiğimi duyup bana bakmaya başladılar.
-Şey..garsonluk için burda çalışacağım artık.

İçlerinden bir kız elini uzatıp gülümsedi
-Merhaba ben Feya bizde garsonuz ihtiyacın olduğu konularda yardım ederiz.
Bende elimi uzatıp kendimi tanıttım.
-Merhaba bende açılay teşekkür ederim. Herkes sıra sıra kendini tanıtıp işlerine döndü ama Feya yanımda bana işle ilgili şeyler anlatıyordu diğer yandanda giyineceğim yere doğru gidiyorduk.

-Burda her türlü insanla karşılaşabilirsin o yüzden her şeye hazır ol. Mümkün olduğunca insanlarla konuşma sana asılanlar olursa hemen ordan uzaklaş. Onun dışanda senden istediklerini barmene söyleyip istediklerini götürmen yeterli şimdilik bu kadar.
-Çokta zor değilmiş aslında sanırım zamanla alışırım.
Feya gülümseyip
-Alışırsın merak etme. Üstünü giy gel masaları hazırlayalım.

Kafamı sallayıp içeri girdim çantamdaki kıyafetleri çıkartıp üstüme geçirdim. Vay canına bu etek çok kısaydı biraz daha uzun yapamazlarmıydı? Eteği çekiştire çekiştire Feya'nın yanına gittim beni görünce içten bir kahkaha attı. Gölerimi devirip söylenmeye başladım.

-Burda kumaş kıtlığı falan mı var bu ne böyle kısacık.
-Bende ilk geldiğimde çok rahatsız olmuştum ama zamanla onada alışıyorsun merak etme.

Feya'yla masaları düzenleyip üstlerini sildik herkes yavaş yavaş gelmeye başlamıştı. Bunu yapabilirdim kendime güveniyordum sadece içki servis edecektim hepsi buydu. Sanırım yoğun bir gece beni bekliyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 06, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin