AVUKAT KARISI

36 6 0
                                    


Avukat Karısı!!!

Beni ne mühendisler ne doktorlar ne avukatlar istedi de ben gitmedim klişesindeki avukat benim kocam olur. Bu şekilde mahalleli, akraba eş dost akraba gözünde hayata 1-0 önde başlamış, turnayı gözünden vurmuştum. Ama heyhat, gerçekler maalesef böyle değil,

3 senelik evliyim, yeni bir siteye taşındık. Alışveriş yaptım, eve dönüyorum, sitenin bahçesinde bir komşumla merhabalaştık. İlk tanışmada söylenecek pek çok cümle varken, kulaklarımı yakan o cümleyi duydum;

---Siz Avukatın karısı mısınız?!!!!!

---Hayır Benim KOCAM avukat, dedim o hararetle.

Ben de aynı şeyi demedim mi bakışlarıyla geçen birkaç saniye sonra,, bu zihniyetle paylaşabileceğim başka bir şey olmadığını düşünüp iyi günler dileyip ayrıldım.

Nasıl yani, benim bu hayatta taşıyabileceğim bir sürü sıfat varken, hayatıma 3 senedir dahil olmuş sevgili eşimin mesleğiyle mi tanımlanacaktım ben.

Ey kadınlar, Bu hayatta tek bir derdim vardı benim; Canım babam, benim kızlarım okuyacak cümlesini beynimize yıllarca kazıdı. Üniversiteyi bitirdiğimde ailenin ilk üniversite bitirmiş kadını olmuştum ben. Rahmetli babaanemin, Allah ömür versin, büyükbabamın, bizim torun okudu, müdür oldu derkenki gururlarını hiç unutamam.

Gel böyle bir aileden yetiş, evlen ve seni kocanın mesleğiyle tanımlasınlar

Bir erkeğin karısı olarak anılmak için evlenmedim ki ben...

Gelinliği giymişim evden çıkıyorum damat kolumda, çok da hazzetmediğim bir komşumun gıcık olduğum kızına, "Bak üniversiteyi bitirdi avukat koca buldu, sen de okusaydın sen de bulurdun" dediğini bu kulaklar duydu...Dua etsinler gelinlik üstümde, sadece pis bir bakış atabildim.

Diyorsunuz ki tek derdin bu mu? Tek derdim olmasa da, en önemli derdim bu- biz kadınlar- önce kendimize değer vereceğiz.

Yıllar önce, mekan yine aynı site... Taşınalı 2-3 ay olmuş akşam kapımız çalındı. Baktım daha önce asansörde falan da karşılaşıp selam verdiğim yaşlı bir amca: kızım eşin evdeyse güle güle oturuna geldim, dedi. Ay ben bir memnun,, kaç yaşında adam, bak ne kadar da saygılı, büyüğüm dememiş, kalkmış evimize gelmiş, ne de olsa eski toprak vesaire, kafamda binbir iltifat dönüyor.

Tabii, tabii buyrun dedim.

Çay olana kadar önden kahve, çayın yanına ikramlar, evime misafir gelmiş, ben mutlu ama ne mutlu..

Bir yarım saat sonra amcanın Muş'ta arsası varmış çook büyük köyün merasına katılmış ne yapabilirmiş, Tabii o çok büyük avukatlara gitmiş sormuş ama bir fikir de benimkinden alsınmış. Saatlerce sordu dinledi çayını içti gitti. Döndüm, bu ne ya dedim eşime, ne yaşadık biz şimdi, demesin mi avukat karısısın alış bunlara, parasız iş yaptırmak isteyen ofise değil eve gelir diye...

Zamanla çalan kapılara, eve gelen davetsiz misafirlere alıştım alışmasına da, bu meslek ne menem bir şeyse herkesin bir işi düşüyo size, ama hayrına

Arkadaşımla oturuyoruz, Nilgün sen bilirsin icrada benim bir tanıdığın dosyası var, bilmem neyken ne olmuş... Sence olur mu bizimkilerin işi?

---ne bileyim ben anlamam ki

---Senin kocan avukat ya, sen bilirsin duymuşsundur birşeyler

---La havle "Senin kocan da kaptan ama ben sana gemiyi sağdan sağdan nasıl yanaştırıyolar diye soruyo muyum?

ergen anasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin