Percabeth | texting

Bölüm 14

İyi okumalar...

Şarkı: Take me to the Church

Konum at geliyorum

Konum at geliyorum

Annabeth okuduğu mesajdan sonra yaklaşık birkaç dakika düşünme ihtiyacı hissetti.Geliyordu uzun zamandır kim olduğu aklına takılan kişi geliyordu. Birkaç  gündür Percy olduğunu düşündüğü kişi şimdi yanına geliyordu. Ama kimdi o ve Annabeth Chase'den ne istiyordu?

Hemen ona konumunu gönderdi. Saniyesinde cevap gelmişti.

Bilinmeyen Numara: Konumuna iki dakika mesafede bir kilise var , yıkılmasına çok az kaldığı için kullanılmıyor.Sana layık göremesem de beni günah çıkarma kabinlerinde bekle . Geliyorum.

Annabeth gülecek duruma gelmişti,kilise mi ne yapacaktı ki kilisede? Durum hoşuma gitmiyordu ama o kadar üzgün ve yorgundu ki ne dediyse yapmaya karar verdi. Mobilmap i kullanarak B.İ nin dediği kiliseye koştu. Zaten köşeyi döner dönmez eski kiliseyi bulmuştu bile. 

Aslında yaptıklarının doğru olmadığından emindi. Ya B.İ aslında sapığın tekiyse ( davranışları  yeteri kadar benziyordu) ya katilse ve kilisede Annabeth 'i öldürecekse. Bunların doğru olma ihtimali maalesef B.İ nin güvenilir biri olma olasılığından daha yüksekti. 

Genç kız bunları düşünürken çoktan kiliseye varmıştı bile. 

Eski kapıdan içeri girer girmez tüm kilise önündeydi. Büyük bir yer değildi burası, inşaat çalışmasında gibiydi ya da hazırlanılıyordu. Merdivenler, boya kutuları, fırçalar yıpranmış beyaz yeri kaplıyordu. Tavanlar ilahi resimlerle süslenmişti tam ortada İsa'nın resmi bulunuyordu. 

Annabeth hiçbir zaman aşırı dindar biri olmamıştı. Ailesi de böyleydi. Eğer B.I Annabeth i o kadar iyi tanıyorsa dindar olmadığını bilmesi gerekirdi. Neden buraya onu geri getirmişti peki?

Kilisenin Roma mimarisini ve melek süslemelerini incelerken telefonuna mesaj geldi.

Bilinmeyen Numara: Geldin mi?

Annabeth: Evet.

Bilinmeyen Numara: Günah çıkarma kabinine girebilir misin ? Sana zarar vermeyeceğim sadece kendimi gösterecek cesaretim yok . Lütfen kabinde konuşalım.

Annabeth: Sana güveniyorum.

Güvenmiyordu. Merak duygusu her yerini kaplamıştı. O kadar heyecanlıydı ki üzgünlüğü azalmış yerini merak almıştı. Hemen kabine gitti. Aynı zamanda aklına gelen kilise ve rahibe temalı korku filmlerini uzak tutmaya çalıştı. Kabine oturup tellerle örülmüş küçük alanı inceledi Bekledi, bekledi. En fazla iki dakika beklemesine rağmen ona saatler gibi gelmişti.

Sonra kapının açılma on saniye sonrada kapanma sesini duydu. İçeride pusu kurma ihtimalime karşı kontrol etmiş olmalıydı. Annabeth kendi tarafına doğru gelen adım seslerini duydu. Ve sonra kabinin kapısı açıldı . O an pederin oturduğ kısımda olduğumu fark ettim . O ise günahkar kısımdaydı.

 Sessizce siyah tellerin bizi ayırdığı kabine oturdu. Dışarıdan korna , araba veya insan sesleri geliyordu. İşlek bir sokaktaydı kilise , koşarak kaçarken çarptığı insanlar geldi Annabeth 'in aklına.Genç kız kafasını tellere çevrildi, orada birinin oturduğunu görebiliyordum . Siyah ve yeşil renklerini de seçebiliyordum. 

- Biliyor musun ? Bundan tam 100 yıl önce iki adam bu kilisede idama mahkum edilmiş.

Sesini duymak titremesine sebep oldu . Ses tonu tanıdık geliyordu. Sanki tanıdığım birinin sesi gibiydi. Ama arkadaş grubundan biri değildi sadece biriydi. Annabeth in kafası allak bullak olmuştu.