Ona karşı bir şey hissedecek miydim?
Ona karşı duygularım değişecek miydi? Bilmiyordum ama kalbinin temizliğine aşık olduğumu biliyordum.Eve geldim, annem evde yoktu bugün nöbeti vardı. Akşamdan kalan yemekleri dolaptan çıkartıp ocağın üstüne koydum. O sırada telefonumun titrediğini hissettim.
054***: merhaba İlkem ben Kerem, bu benim numaram kaydedebilirsin.
Evet benden numaramı istemişti ve vermiştim otobüsten indikten sonra. Bu çocuk bana mesaj atarken bile mutlu oluyordum, yüzümde belli belirsiz bi sırıtma vardı. Hemen numarasını kaydedip konuşmaya girdim.İLKEM: kaydettim yüzümü güldüren adam:)
KEREM:cidden bu şekilde mi kaydettin beni?
İLKEM: Ne şekilde?
İLKEM: Yüzümü güldüren adam diye?
İLKEM: hayır KEREM diye kaydettim. Ama ne diye kaydetmemi istersin sen?
KEREM: İçinden ne geçiyorsa..:)
İLKEM:bence senin ismin her güzel sözden ya da kelimeden daha güzel..
KEREM:o zaman Kerem diye kalsın.
İLKEM: tamamdır..
KEREM: Neyse sen yemeğini ye bitince belki bana yazarsın..
İLKEM: Yemek yiyeceğimi nerden bildin?
KEREM:Seni bir yıl boyunca takip ettim İlkem.. saatin geçtiğinde hâlâ yemek yemiyorsan elin titriyor... bi ara etüte kaldığımızda yemek yemediğin zaman olmuştu... ha o gün de sırana tostu bırakan bendim :)
İLKEM: sen beni bugün çok mutlu ettin sana yarın kurabiye getirsem yer misin? Kurabiye sever misin?
KEREM: İçinde sen olduğun her şeyi severim ben ve tabiki kurabiye de severim bide sen yaparsan daha çok severim..
İLKEM: Tamam o zaman, benim yemek yeme vaktim geçmesin yoksa ellerim titriyor.. yarın sana kurabiyelerini getireceğim..
KEREM: yemeğini yedikten sonra bana belki yazarsın..
İLKEM: Belki değil, yazarım..
KEREM: senin o güzel kalbini seviyorum..
Yazdığını okuyup mesaj sayfasından çıktım.. Bugün her anımın içinde vardı Kerem.. ona seni seviyorum demeyi çok isterdim ama bunun için çok erkendi... onun güzel kalbini seviyordum çünkü tertemiz bi kalbi vardı.. -katıksız seviyordu beni-
Yemeğimi yedim ve elime telefonumu aldım Kerem'e mesaj yazacaktım.
İLKEM: Ben geldim.
KEREM: hoşgeldin.
İLKEMsenin o tertemiz kalbini seviyorum çocuk adam..
KEREM: çocuk adam mı? Xwcxqopqxn
İLKEM: Evet sosyal medya mood: on
KEREM: sen de o zaman ruj koklayan kızsın. Çünkü geçen gün Pınar sana makyaj yapmak istemişti ve sen bütün makyaj mazemelerini koklayarak sürdürmüştün, pardon sürdürmemiştin..
İLKEM: Ruj koklayan kızın şimdiki hâli nasıldır acaba..
KEREM: Cidden şu an bunu mu düşündün..
İLKEM: sanırım evet..
(Yazardan not: yazarken cidden o kızın şimdiki halini düşündüm..)
KEREM: seni evinden alıp deniz kenarına götürebilir miyim?..
İLKEM: Bilmem bu saatte hiç dışarı çıkmadım ama.
KEREM: Biliyorum, ilklerini benimle yaşamak istediğini bana söylememiş miydin? Bu da bir ilkimiz olsun bizim..
İLKEM: Tamam o zaman çıkalım.. ben hazırlanayım.
KEREM: tamam yarım saate ordayım.
İLKEM: Tamamdır.
İlklerimi yaşamaya devam ediyorduk.. ben Kerem'e asla hayır diyemiyordum.. elimi ona uzatmıştım ve o da elimi tutmuştu, elimi çekmeye hiç niyetim yoktu. O benim elimi bırakana kadar.
YARIM SAAT SONRA
KEREM: kapıdayım
Mesajı gördüğüm an hemen anahtarımı alıp dışarı çıkmıştım. Onu hemen görmek istiyordum ona ilk defa sarılacaktım, buna iki dakika önce karar vermiştim. Ve öyle de oldu.
Kerem anlatıyor
KEREM: kapıdayım
Diye mesaj atmıştım ve mavi tik olunca mesaj sayfasından çıkıp telefonumu kapattım. Onu beklemeye basladım. İki dakika sonra şoka uğrattı beni. Yanıma geldi ve hiç beklemediğim bi şekilde sarıldı bana... elini sahiplendim ve yürümeye başladık. Sahile gidene kadar tek kelime etmedik.
"Eylül ayında olmamıza rağmen hava çok güzel değil mi?" Dedim havadan sudan konuşmak istercesine..
"Evet genelde soğuk olur ama hırkasız çok rahat durabiliyorum." O an onda bişey fark ettim
"Şapka takmamışsın."
"Evet çünkü sen yanımdasın şapka takmam mantıksız olurdu sonuçta şapkayı kimseyi görmeyeyim diye takıyordum ama şu an görmek istediğim biri var.."
"Ben miyim bahsettiğin?"
"Başka kim olabilir?" Doğru başka kimse olamaz..
"Çay ister misin?"
"Çay ile pek aram yok, teşekkür ederim" bu kızla çok ortak yönümüz vardı.. tabikii çay sevmediğini biliyordum. Çünkü kantinde ona çay teklifi sunulunca hayır derdi.
"Peki bir şey yemek ister misin?"
"Aslında midye olur." Yüzünde kocaman bir gülümseme vardı"Peki o zaman." Hemen ayağı kalktım ve midyecinin yanına gittim. 20 tane midye aldım aslinda bana anca yeterdi ama on ben yerim on tane de İlkem yer diye düşünmüştüm.
"20 tane aldım. İstersen biraz daha alayım."
"Hayır Kerem hem sen niye aldın ki ben alsaydım?"
"Olur mu öyle şey ben aldım işte."
Hemen midyeleri aldı ve tek tek o minik elleriyle açmaya başladı bir bana bir kendine limonlu midyeleri yediriyordu. Bitmesine az kalmıştı ki yanımdan ayrılıp midyecinin yanına gitti ve yirmi tane daha aldı, onlar da bitti ve bu sefer bi kitapçıya gitmeye karar verdik.
"En sevdiğin kitap türü ne?" Diye sordu bi anda.
"Psikoloji." Dedim. Psikoloji okumak istiyordum üniversitede ve bu yüzden psikoloji kitaplarına adamıştım kendimi.."Biliyor musun?" Diyiverdi ve anlatmaya başladı "ben en çok biyografi kitaplarını severim.. ve en büyük hayallerimden biri de birgün kendi geçmişimi yazdığım bir kitap. Ama sanırım bunun için daha çok zaman var. Çünkü senle geçirdiğim günlerimi de o sayfalara yazmayı istiyorum.. insanlara güldüğümü de göstermek için." Bana bakıyordu ve yüzünde hafif bir tebessüm vardı. O an yanağına bir buse kondurdum. O kadar minik bir buseydi ki..
"Senin her anında yaninda olucam ama şimdi eve gidelim ve yatalım yarın okul var." Ondan hiç ayrılmak istemiyordum. Hiç elini bırakmak istemiyordum. Kalbinde yer edinebilmiştim sanırım hem de minicik bir günde.Eve gittim ve İlkem'in instagram hesabına bir kez daha baktım zaten her gece bakarım. Bu da o sıradan gecelerden. Hiç post atmıyordu ama içindekileri storylerinde bir bir paylaşıyordu zaten onu takip eden sadece 3 kişi vardı. Ben, annesi ve Pınar. Hesabındaki yazıları okuduğum sırada uykuya dalmıştım ve tek dileğim rüyamda onun olmasıydı.
İlkem anlatıyor
Kerem'in instagram profilini açtım ve o beni zaten takip ediyordu. Beni takip eden üç kisiden biriydi. Sanırım bugün takip etmeye başlamıştı. Hesabi aynı benimki gibi hiç post yoktu ama storylerinde bir sürü güzel söz vardı sanırım hepsini kendi yazıyordu.. çünkü storylerinde anlattığı o küçük kız bendim. Hissedilmeyen adam da Kerem'di.. buna adım gibi emindim hesabından çıktım ve uykuya dalmadan önce tek bir şey diledim o da rüyamda Kerem'in olmasıydı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
APTAL AŞIK
JugendliteraturUmarım sen de bir gün onlar kadar mutlu ve huzurlu olursun. Mutlu son sevenler için...