Bölüm 3

394 25 7
                                    

Pazar sabahlığı diye bir şey vardı değil mi ? Tek ben mi yaşayamayacağım bu rahatlığı ! Olsun ama en zor bölümü atlatmıştık ,işim vardı artık.Hemde içinde canlı müzik olan bir kafede. Galba şansım gülmeye başlıyordu.Hem çalıştığım yer o kadar da tekinsiz bir yer değildi.Yani bizim gittiğimiz arkadaş ortamı olan kafelerdendi.Tuğba'nın bulduğu eve bakmaya gidiceğiz bu gün . Zevkine güveniyorum o kızın.Benle beraber Tuğba , Zeynep , Seçil olucaz aynı evde. Tuğba sosyal ,akıllı ve en önemlisi hepsi gibi güvenilirdi.Zeynep'te ev işlerinden anlayan ve bu özelliğiyle evde kalmaya hak kazanan,kafa dengi dostumdu.Seçil ise ani parlamalarıyla ünlü , açık sözlü ,deli biriydi .Asıl hayatım kardeşim dediklerimle bundan sonra başlıyordu.Yeni bir ev , yeni bir iş ve yeni bir hayat...

"Aslı hadi canım gel çıkıyoruz" Tuğba'mın sesiyle kalkıp paltomu giyindim.

Yurttan çıkarken Tuğba bize evi anlatıyordu.Anlattığına göre güzel bir evdi.

.

Evin sokağına geldik ve birbirimize baktık.Sokak dar ama çok kalabalık değil.Dışardan Tuğba'nın gösterdiği ev iyi görünüyor.Ama içi daha önemli değil mi ! İçeri girdiğimizde hepimiz bir odaya dağıldık.Parkeler,duvarlar,pencereler görünürde sağlam.Ya ben neyi eleştiriyorum.Burası olmazsa dışarıda kalıcaktık resmen .Bunları düşünürken sırıtmaya başladım.

"Ben beğendim.Siz kızlar ?" dedi Zeynep'im .Yanımıza geldiğinde bizde başımızla onayladık.

"Bence çok hoş hem ev eşyalıda tam bizlik" dedim.Tuğba sağolsun iyi ev bulmuştu . Kiralayan kişiyi tanıyordu Tuğba. İşte insanın çevresi olunca böyle oluyormuş :) .Evi tutma evraklarını tamamlayınca evi temizlemeye koyulduk.Bu gün yurttan eşyalarımızı alıp yerleşebilirdik.Ve ilk iş günümde yeni evimde uyanıcaktım.Aslı Zorlu hazır mısın yeni hayatına ?!

***

İlk defa kendi evim diyebileceğimevde uyanıyorum.Nasıl bir duygu olduğunu anlatamam.Kalkıp duşa girip ve kendime bakım yapmam lazımdı. Beni bekle Dolunay Kafe ....

Duştan çıkınca kot pantalon ve üzerine bordo kazak giydim.Saçlarımı salık bırakıp rimel ve ruj sürdüm.Ayağımada ayakkabılarımı giyip kızlara not yazdım.Paltomu aldığımda hazırdım.

***

"Meraba Onur Bey .Ben Aslı.Hatırladınız değil mi? " dedim sıcak bir gülümsemeyle.

Bana doğru gelerek elini uzattı.Bende refleks olarak tutup sıktım.

"Tabiki de Aslı. Yalnız bana Bey deme lütfen.Burası daha rahat bir ortam.Resmi bir kurum değil.Onur Abi diyebilirsin mesela.Ayrıca bugün çok iş olmaz.Her gün gelip masaları düzeltçeksin ve müşteriler geldikçe siparişlerini alıcaksın.Akşam çıkma saatlerin ileriki günlerde uzayabilir.Bazı günler erken kapatırız. Tamam mı ? " 

Sorcağım her şeyin cevabını vermişti ve karşımda gülümsüyordu .

"Tamam.Tabiki de kabul ediyorum.Şey....ama...yani.." ya para konusunu nasıl açıcaktım.

"Anladım Aslı. Maaşı dert etme.Burda ben , sen ve kardeşim Tugay var.Günlük kazançlar üçe bölünüp herkes payına düşeni alır.Dediğim gibi ileriki günlerde daha fazla iş olucak.Canlı müzik gelince işlerimiz zirve yapacak."  o gülümseyince bende gülümsedim .

"Tamam o zaman ben başlıyorun çalışmaya.Masaları hallediyim olur mu ? "

"Evet sen başla çünkü müşterilerin dolma saati geliyor.Benim ufak bir işim var.Tugay gelince onu alt katta beklediğimi söyle." dedi ve arkaya doğru ilerledi.

Bu kafenin alt katıdamı vardı.! Galba o mükemmel vücudu orda geliştiriyordu.Masaları hallettikten sonra müsteriler gelmeye başlıyordu.Bir tane çift bir tanede arkadaş grubu geldi.Evet ilk siparişini al bakalım Aslı hanim ..

"Buyrun. Ne istersiniz ?" dedim çifte bakarak.

"Ben bir kola sevgilimede kahve ve dilim pasta ." dedi kızın sevgilisi.

Sen niye kızın adına konuşuyosun ki . Ama kızın konuşçak hali de yoktu yani.Tutmuş ellerini çocuğun gözlerinin içine bakıyordu.Bune vıcık vıcık ya.Ben diğer grubunda siparişlerini alınca şu çifttin istediklerini götürdüm.Sonra gidip grubun istediklerini verdim.Sıcak bir ortamdı burası.Şanslı mıyım neyim acaba :) .

Ben kahve makinesini temizlemeye giderken bi bağırma sesi duydum.Arkamı döndüm ve şu vıcık çiftteki kız tepiniyordu.

"Aşkım yandım! Yardım edin.Peçete getirin." diye cırladı.

"Hemen getiriyorum" dedim ve koşa koşa peçete götürdüm.

"Buz getirir misiniz ? Kolu yandı sevgilimin " çocuk bunu diyince 3-4 saniye orda kalakaldım.Buzlar nerdeydi ki ?! Mutfaktadır heralde diye mutfağa gittim.Yoğun arayış başladı.

***

TUGAY

"Abi ben kapının önündeyim.Sen nerdesin......Tamam...aşağıya geliyorum."

Kafeye girdiğimde müşteriler vardı.Hatta birinin üstüne içeceği dökülmüş , telaşlı telaşlı hareket ediyordu.Bu yeni çalışan buğun gelmeyecek miydi ? ! Çevreyi taradım ama göremedim.Aşağı yönelip merdivenleri hızla indim.

"Abi ne oldu ? Niye çağırdın ? "

"Tugay bak kafenin durumu ortada ve paraya ihtiyacımız var.Canlı müzik yapıcaz ama yetmez.O yüzden bu bodrumu bir iş için ayarladım "

dedi ve ben çoktan sinirlenmişti.

"O kızı işten çıkarmakla başlayabilirsin mesela.Nasıl fikir !" dedim hafid bağırarak.

"Bağırma lan bana.O kız çalışacak burda.O çalışmasa sen mi yapıcaksın bu işleri lan ! " dedi ama çalışırdım.Ne kadar zor olabilirdi ki !

"Çalışırım çok mu zor be !" sesim alçalmıstı ama hala sinirli çıkıyordu sesim.

Kahkaha atmaya başlamıştı gerizekalı.

"Sen bana yeni işimizde lazımsın koçum " dedi ve koltukta arkasına yaslandı.

"Ne işiymiş o ? Bide gülme söyle gömücem yumruğu ." sinir etmişti beni .

" Karanlık ve güzel paralar kazanacağımız bir iş Tugay.O yumruğunu boşuna bana harcama çünkü yeni işimizde çok lazim olucak " deyip göz kırptı.


Arkadaşlar yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. Sorucağınız soruları mesajdan atabilirsiniz :)

KİRLİ SIRLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin