4

561 48 13
                                    

Biraz kaos'a ne dersiniz?? 😈😈



_Yazardan_
Program için hazırlanıyorlardı, chenle ve jisung un işi bitince dışarıya çıktılar. Kuliste kun ile haechan sessizce oturuyorlarken haechan'ın telefonu titredi ve haechan yavaşça telefonu eline alıp mesajlarına girdi. Mesaj bilinmeyen bir numaradan gelmişti...

Korkarak kun' a baktı. Kun haechan' ın halini görünce yanına geldi ve telefondaki bildirime bastı.
Bir fotoğraf gelmişti. Kun klasik bir sasaeng olayı olduğunu düşünerek numarayı engelleyecekti ki hyuck bunun mark ve o mesajlaştığım kız olduğunu fark etti.
Onlar bir ara sokakta öpüşüyorlardı...
Haechan in gözleri dolmaya başlamıştı ve gözyaşları haechan ı bekletmeden akmaya başlamıştı bile.
Altında dün akşam 18.10 da çekildiği yazıyordu.
Onu öptüğü günün akşamı...
Haechan hafızasını zorlayınca o saatte işinin olduğunu söyleyerek çıktığını hatırladı ve kendine kızdı. Nasıl inanabilmişti ki ona?
Gözyaşlarını sildi ve kalkacaksın bir mesaj daha geldi.
" Mark seni ne kadar da çok seviyormuş değil mi ama güneşim? O sana gerçek mutluluğu veremez vazgeç bence. Bir abi tavsiyesi... " Yazıyordu. Kun kaşlarını çalarak manejer e söylemeleri gerektiğini söyledi.
Haechan ise bunu reddetti ve sonra söyleriz diye geçiştirme kun'u.

.
.
.
Program başlıyordu ve herkes bir yer bulup oturmak için stüdyoya girdiler. Yönetmen oturacakları koltukları kendisinin seçtiğini söyledi ve herkes mecburen onayladı.
Manejer kağıttaki kişilerin oturma sırasını tarif etmeye başladı.

" 1 yuta 2 Taeyong 5 jaemin 7chenle
3Winwin 4 Ten 6 jeno 8 jaehyun

çapraz oturun dedi ve geri kalanları okudu.

9jisung 11 kun 13 johnny 15 Taeil
10 mark 12 haechan 14 Hendery

16 yangyang 18 Jungwoo 20 Xiaojun
17 Doyoung 19 Lucas 21 renjun
...
Haechan ofladı ve mark in yanına oturup arkasını döndü. Johnny ile konuşmaya başladılar.
Haechan sırtındaki bakışları hissediyordu ve johnny ile Taeil hyung unun arasındaki gerilimi de fark etmişti. Hendery' nin gelmesi ile haechan onunla az çok olan Çince bilgisi ile konuştu. Hendery'i sevmişti tatlı ve komik bir çocuktu.
Sandalyesini biraz Hendery'i e doğru kaydırdı ve mark sinirle ona bakmaya başladı. En sonunda dayanamayım haechan ı kendine doğru çekti.

Haechan ona dönünce gözlerindeki boş ve kırgın bakışları görünce içi burkuldu. Ne olmuştu acaba?
" Hyung birşey demeyeceksin Hendery ile konuşuyorum gördüğün gibi" Dedi soğukça ve Hendery e geri döndü.
" Evet artık başlıyoruz NCT" Dedi yönetmen ve biz de ona uyarak kameraya döndük.
İsimlerimizi söyleyip kendimizi tanıttıktan sonra Sıra oyunlara gelmişti. Bir NCT klasiği olan İ love you game i Taeyong hyung torbadan çekti ve yerine geçince yönetmen yuta başlasın dedi ve oyun başladıı.

Y: seni seviyorum winwin!
WW: seni seviyorum yuta!
Seni seviyorum ten hyung
T: Hayır
WW: seni seviyorum yuta
Y: hayır
WW' seni seviyorum yuta
Y: bende seni winwin
Seni seviyorum Taeyong
Tae: peki
Seni seviyorum ten
T: ben de seni taehyung
Seni seviyorum jeno
.
.
.
Sıra marktaydı.
M: seni seviyorum haechan
Hae: hayır
M: seni seviyorum kun hyung
K: peki
Seni seviyorum haechan
Hae: peki
seni seviyorum Hendery
...
...
M:Seni seviyorum haechan
Hae: tamam
Seni seviyorum jungwoo
Jw: bende seni hyuck
seni seviyorum Lucas
.
.
.
Kazanan şaşırtıcı bir şekilde Taeil oldu ve çok geçmeden program  bitmişti.

Herkes arabalara binip yurda doğru yola koyulacakları sırada mark haechan in onların arabasına gelmediğini fark edince Taeyong un yanına gitti.
"Hyung haechan yok" Dedi endişe ile Taeyong gülümsedi ve içinden ' çok sürüneceksin mark' diye geçirdi ve kendisine endişe ile bakan çocuğu yanıtladı.
"Dream arabasında o merak etme. " Dedi ve Ten' in yanına gitti.
Arkasında ne yaptığını düşünen bir adet mark bırakarak...
.
.
.

Herkes yurda dönmüştü. Yurt girişinin yakınında mark in mesajlaştığı kızı görmesi ile morali tabiri caizse tekrar bok gibi oldu ve içeriye yıkık bir şekilde girdi.
Jaemin dayanamayarak sordu.
" Hyuck dışarıdaki kız kim? Tanıyor musun?"dedi. Haechan arkasını dönerek odalarına çıkmalarının gerektiği ile ilgili bir şeyler fısıldadı.
Lucas  tabii ki de diplerinde bitti.

" Bensiz bir Dream toplantısı olamaz. Bende geliyorumm" Dedi ve önden çıktı.
" Çok düşünceli ve yakışıklı değil mi ama? " Dedi jungwoo Lucasın arkasından hayran olmuşcasına.
Renjun sakinleşmek için derin bir nefes aldı . Jaemin ve jeno' nun elinden tutup onların odasına doğru ilerledi. Bu hareketi bir kişiyi kıskançlık krizine sokmuştu.
Jisung ve Chenle  artık onlar için vazgeçilmez ve klasik  olan tavuğun mu yumurtadan yoksa yumurtanın mı tavuktan çıktığını ciddi bir siyasetçi modu ile tartışarak yukarı çıltılar. Haechan da hızlıca onları takip etti ve sonunda toplandılar.
.
.
.
_johnny_
Taeil' in şu anda kiminle konuştuğunu merak ediyordum. Eunwoo olayından sonra umarım onunla görüşmüyordur.

Ne kıskançlığı canım ben kıskanır mıyım hiç hah! Dedi aynaya bakarak içinden.
O sırada içeriye minicik olan Taeil girdi ve odanın balkonuna çıkıp koltuklardan birine kendini attı. Üstünde 'İ am a bee' yazan bir kazak giyiyordu. Bunu hatırlıyorum çünkü bunu ona ben seçmiştim...

"Taeil üstündeki yakışmış! " Dedim ve cevap alamadım.
"Taeil?" Diye sorunca uyuduğunu anladım ve gülümsedim onu rahatsız etmemeye çalışarak kucağıma aldım.
Kucağıma cidden yakışıyordu. Minicik bir şey zaten. Sanırım ben Taeil' den hoşlanıyorum onun deyimi ile hoşlaşıyorum.
Onu kendi yatağına yerine benimkine yatırıp üstünü örtüyle. Yatağa onu bırakmamla yastığıma sarıldı. Ben  ise onu büyülenmeyi bir şekilde izliyordum.
Taeil. Benim. Yastığımı. Koklayıp. Gülümsedi.
AMAN TANRIIIM!
Neden yükseldiğimi bilmiyorum.
Tam onu rahatsız etmemek için çekilecektim ki onun sesini duydum.
" Niye dikiliyor şunu gelsene. Yastığına sarılacağıma sana sarılayım." Dedi uyku sersemi  şekilde.  Ben se winwin' İ görmüş yuta gibi sırıtıyordum. (Hepiniz o yüz ifadesini biliyorsunuz... )
Yanına yattım ve kollar hemen beni sardı yatağına ve Taeil in sıcaklığı beni mayıştırmıştı.
Taeil uykuya dalarken ona sihirli cümleleri söyledim.
" Senden çok hoşlaşıyorum Taeil. " Dedim ve dudağının kenarını yanağını öpmek bahanesi ile öptüm. Huzurla uykuya dalarken Taeil in sesini duydum. " Sanırım aşık oluyorum sana " Dedi ve kafasını boynuma gömdü. Sabaha kadar bu şekilde uyuduk...
.
.
.
_jeno_

Jaemin ile aynı yatakta yatıyorduk ve  oyun oynarken jaemin edenler elindeki konsolu bıraktı ve bana sarıldı.
" Jaemin bir sorun mu var? İyi misin? "
" Evet sadece sarılmak istedim. "
Dedi sakince. Bu lafından sonra ben de elimdeki konsolu bıraktım ve onun sarılmasına karşılık verip saçlarını okşadım. Saçları pamuk şekere benziyordu.
" Sen beni bırakmazsın değil mi? "
Diye fısıltıyla sordu.
Bu soruya şaşırmıştım.
" Hayır nana seni bırakmam, bırakamam" Dedim ve demekle güzel yüz bana döndü ve beni öptü.
Benim için şok gibiydi. Ondan de derecede hoşlanıyordum ve onun da benden hoşlandığını öğrenmek benim için bir ödül gibiydi açıkçası.
  Ona takılı kalmışken o benim bu halime kahkaha attı ve ben de onu kahkahasından öptüm. Şimdi öyle kalma sırası ondaydı.

"Seni yendim jaemin."
"Ha? "
"Oyun diyorum ben kazandım"
"Lee jenoo!"
.
.
.
_yazardan_
Akşam olmuş ve herkes eve akın etmişti.
Mark sürekli haechan a bakıyordu ama o mark ı görmezden gelerek yangyang ile konuşuyordu.
" Donghyuck seninle dışarıda konuşabilir miyiz? " Diye sordu mark dayanamayarak.
" Tabii" Dedi hyuck ve odalarına çıktılar.
Herkes neler olacağını biliyormuş gibi çaktırmadan bakıyorlardı. Haechan tüm üyelerin onlar konuşurken kapıyu dinleyeceğim emindi.
Mark ise o sırada konuşacağı konuyu düşünüyordu. Sorun şu ki ne konuşacağını o da bilmiyordu.
.
.
.
.
Okuduğunuz için teşekkür ederim
Lütfen oy verin ( yıldızcığa basınn)
Sizi seviyorum💕💕

Perfect Places•NCT•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin